Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava, takibe konu icra dosyasına ödenen 753,58 TL'nin istirdatının şartlarının oluşup oluşmadığına dair istirdat davası ile 1,00 TL tutarında manevi tazminat davasıdır.Mahkememizce dava dilekçesi, gelen müzekkere cevapları, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir....
Maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari ticari davalardan , konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında arabuluculuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. Kabul tarihi 28.03.2023 olan 7445 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 31.maddesi ile de 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiş olup ayni yasanın geçici 1. Maddesi ile "... 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrası ile 7036 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen menfi tespit ve istirdat davaları hakkındaki hüküm, 1/9/2023 tarihinde ve sonrasında açılacak davalar hakkında uygulanır. " hükmü getirilmiştir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki menfi tespit, maddi / manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı menfi tespit davası yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, maddi / manevi tazminat davası yönünden davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Dava konusu senede ilişkin menfi tespit talebine ilişkin olarak, senedin teminat senedi olduğunun davacı tarafından yazılı delille kanıtlanmadığı gerekçesiyle yerel mahkemece bu talebin reddine karar verilmiş ise de, ...Mahkemece senedi ciro yoluyla elinde bulunduran ve icra takibi yapan davalı ...'ın, davalı işveren ...'in faaliyet gösterdiği dükkanın sahibinin oğlu olup olmadığı yönünde alınacak tanık beyanlarından elde edilecek sonuca göre karar verilmesi" gerekçeleriyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, asıl davanın kısmen kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, yıllık izin, ücret ve maddi tazminat istemlerinin davalı ...'den tahsiline, menfi tespit ve manevi tazminat talepli birleşen dava yönünden ise, istirdat davası olarak icra dosyasına yapılan ödemelerin davalı ...'dan tahsiline, ayrıca manevi tazminat isteminin de kısmen kabulüne hükmedilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalılar ... ve ... temyiz etmiştir....
Dosyanın incelemesinde, davacı vekilinin 23/03/3023 tarihli dilekçesinin ekinde İstanbul Arabuluculuk Bürosu'nun ... numaralı, 16/03/2023 tarihli 31.10.2019 Tarihli arabuluculuk anlaşmazlık tutanağının sunulduğu, arabuluculuk görüşmelerinin 24/02/2023 tarihinde başladığı ve 16/03/2023 tarihinde sonuçlandığı, davanın 01/02/2023 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK' nın 4. maddesinde belirtilen uyuşmazlıklardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri olan davalarda, arabuluculuk dava şartı olarak belirlenmiştir. Somut olayda; borçlu tarafından açılan menfi tespit ve istirdat davasında, istirdat talebi bir miktar paranın ödenmesi talebini içerdiğinden, arabuluculuk dava şartına tabi olmakla birlikte, menfi tespit davası konusu bir miktar paranın ödenmesi olan bir alacak ya da tazminat davası olmadığından arabuluculuğa tabi değildir. Bu durumda, Yargıtay 11....
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5/A. maddesinde yer alan; "Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır." hükmündeki "paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında" ibarelerinin, 28/03/2023 tarihli 7445 sayılı İcra Ve İflas Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 31. maddesinde yer alan; ''6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiştir.'' hükmü çerçevesinde "para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında," şeklinde değiştirildiği...
İİK'nın 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa, açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (İİK m. 72/6). Bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına gerek yoktur....
Maddesi ile 6102 sayılı TTK’nın 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiştir. Ancak, yapılan değişiklik, 7445 sayılı Kanun’un 43/1-a maddesi uyarınca 1 Eylül 2023 tarihinde yürürlüğe girecektir. Bu nedenle, 01.09.2023 tarihine kadar ticaret mahkemeleri nezdinde açılacak itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında zorunlu arabuluculuğa başvurulmasına gerek bulunmayacaktır....
Dava, davalı ... şirketinin ödemek zorunda kaldığı tazminat bedelini, sigortalısı olan davacı aleyhine alkol nedeniyle rücu istemiyle başlattığı icra takibine ilişkin olarak davacının borçlu olmadığının tespiti (menfi tespit) ile davanın devamı sırasında ödenen bedellerin istirdatı istemine ilişkindir. Davacı taraf, menfi tespit ile birlikte alacağın tahsili halinde istirdadına ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiş; davanın devamı sırasında, davalının başlattığı icra takibi kapsamında, ödeme yaptığını belirterek bu bedel için istirdat kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacı tarafın talebinin yerinde olduğu sonucuna varılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulü ile davacının ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2013/1330 esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takip konusu alacak sebebiyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır....
TTK'nın 5/A maddesi metni göz önüne alındığında, zorunlu arabuluculuğun "ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri" yönünden dava şartı olarak öngörüldüğü düşünülebilir ise de, anılan maddede "talep sonucu" olan alacak ve tazminat istemlerine değil "dava konusuna" vurgu yapılarak, "konusu bir miktar paranın ödenmesi olan davalar" için dava şartı olan arabuluculuğun öngörüldüğünü belirtmek gerekmektedir. Alacak ve tazminat davaları yanında, menfi tespit davalarının da konusu bir miktar paranın ödemesine ilişkindir. Bu husus, alacak ve tazminat davalarında bir miktar paranın ödenmesi olarak tezahür ettiği gibi, menfi tespit davalarında ise bir miktar paranın ödenmemesi olarak ortaya çıktığından konu itibariyle menfi tespit davasının da dava şartı olan zorunlu arabuluculuk kapsamında kaldığının kabulü gerekir. Aksinin kabulü halinde kanun koyucunun amacına aykırı yorum yapılmış olacağından, bu yorum tarzı hukuka uygun düşmeyecektir....