Sayılı davamız her ne kadar reddedilmiş olsa da İcra Hukuk Mahkemesince şekli bir inceleme yapılmış olup takibe dayanak senet işçi-işveren ilişkisi bağlamında değerlendirilmediği , takip dayanağı senet , müvekkile işe girerken teminat amacıyla imzalatıldığı , imzalı senet müvekkilden habersiz ve hukuka aykırı bir şekilde doldurulup takibe konulduğu , müvekkil ... ile alacaklı ... arasında işçi - işveren ilişkisi dışında herhangi bir hukuki ilişkisi olmadığı , bu nedenlerle ivedilikle senedin ödenmesini engeller mahiyette teminatsız veya uygun görülecek bir teminat mukabilinde ihtiyat-i tedbir kararı verilmesini, senedin işçi-işveren ilişkisi kapsamında hukuka aykırı bir şekilde imzalatılıp tanzim edildiğinin tespiti ile müvekkili senede dayalı borcu bulunmadığının tespitini , davacı müvekkil lehine kötüniyetli davalı hakkında %20'den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, ayrıca davalı taraf aleyhine olacak şekilde yargılama giderleri ve karşı vekalet ücretinin davalılar...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava; hukuki niteliği itibariyle menfi tespit davasıdır. HMK nın 4/1.a maddesi uyarınca kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere kira sözleşmesinden doğan tüm uyuşmazlıkları konu alan davalara bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Somut uyuşmazlığında davalı tarafça davacıya kiralanan kule vincin kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine konu çekten dolayı borçlu olunmadığı iddiasıyla açılan menfi tespit davası olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı açık ve ihtilafsızdır....
İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hizmet sözleşmesinin sona ermesi ve haksız rekabet nedeniyle cezai şartın tahsili istemine karşı açılan menfi tespit davasıdır. Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın davacı işveren ile davalı işçi arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İş Mahkemesince ise, taraflar arasındaki iş akdinin sona erdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava tarihinde geçerli olan 6102 sayılı TTK’nın 54 ve devamı maddelerinde haksız rekabete ilişkin hükümler düzenlenmiştir....
Somut olayda dava, davacı ile davalı arasında işçi ve işveren ilişkisinden kaynaklanmadığı, davalının toptancı olduğu, davalının da kendisinden satın aldığı sebzeleri pazarda sattığı, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, dava dilekçesi, ... C. Başsavcılığı'na yapılan 24/04/2009 tarihli şikayet başvurusu ile tanık beyanları ile anlaşılmıştır. Bu durumda, İş Kanundan kaynaklanmayan uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince ... Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 21/09/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, iş sözleşmesinin teminatı olarak alınan bononun kambiyo senedi vasfında olmadığı, işçi-işveren ilişkisinden doğan uyuşmazlıkta iş hukuku hükümlerinin uygulanması gerektiği, görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 14.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yukarıda yapılan açıklama ve tespitler doğrultusunda; dosyadaki deliller değerlendirildiğinde; her ne kadar ilk derece mahkemesince taraflar arasındaki hukuki ilişkinin işçi sayılan kimselerle işveren ve/veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yerinin İş Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş ise de; taraflar arasındaki hukuki ihtilafta davacının dava dışı işvereni olduğu belirtilen... Ltd. Şti'ne işçi olarak çalışmaya başlamadan davaya konu senedin boş olarak teminat amaçlı olarak verildiği, davalı alacaklının da dava dışı işveren şirketin yetkilisi ve ortağı olduğu, davalının teminat için verilen boş senedi doldurarak icra takibine konu ettiği iddia edilmekle, uyuşmazlığın davalının işveren olmaması sebebiyle iş akdinden kaynaklanmadığı, taraflar arasında işçi ve işveren ilişkisi sebebiyle menfi tespit iddiasında bulunulmadığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davada Ankara 2. Asliye Ticaret ve 9. İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalı tarafından icraya konan bononun iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın işçi işveren arasında olması nedeniyle uyuşmazlığın İş Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Ankara 9.İş Mahkemesi de, davacılar ile davalı arasında hizmet akdi bulunmayıp, taraflar arasında , uyuşmazlığın bonodan kaynaklanan alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava,davacı ... davalı ... proje Isı Sistemleri Sanayii ve Ticaret Ltd.Şti.'...
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece iş mahkemesinin görevli olabilmesi için tarafların işçi ve işveren olması ve ayrıca uyuşmazlığın iş sözleşmesinden veya iş kanunundan kaynaklanmasının gerektiği, somut olayda davacılar ile davalılar arasındaki ihtilafın işçi işveren ilişkisinden kaynaklanmadığı gerekçesiyle Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davacılar temyiz etmiştir. E) Gerekçe: Uyuşmazlık taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacılar davalıların ortak ve müdürü oldukları .... Şti.' nin işçisi olarak çalışmışlardır. Davacıların iddiası, davalıların anılan işyerini devir ile işlettiklerine yönelik olup, talepleri de hizmet ilişkisinden kaynaklanan kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarına yöneliktir....
Taraflar arasında işçi-işveren ilişkisinin olduğuna dair dosyada bir delil bulunmadığı gibi, taraflar da temyiz dilekçelerinde bile uyuşmazlığın işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanmadığını belirtmiş olmalarına göre, uyuşmazlığın bonoya dayalı olması nedeniyle davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle her iki taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine,15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/11/2021 NUMARASI : 2019/173 2021/331 DAVA KONUSU : Menfi Tespit (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize gönderilmekle incelendi: GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirketin işçisi olduğunu, 07.06.2018 düzenleme tarihli ve 07.07.2018 vade tarihli 65.000,00TL bedelli bononun davalı şirket tarafından işten çıkarılma tehditi ile davacıya zorla imzalatıldığını, davacıya ait Garanti Bankası 6876392 nolu hesaba tazminat -yıllık izin-toplu maaş ödemesi şeklinde 07.06.2018 tarihinde senedin ayrı ayrı kalemler şeklinde havale edilerek davacının işten ayrılması halinde davalı şirkete işçilik alacağına ilişkin dava açmasının engellenmeye çalışıldığını, akabınde de anlaşmalı olarak davacının işten çıkarıldığını, banka hesabına yatırılan paralara da hileli beyanda bulunarak...