Esas sayılı icra dosyası, kaçak elektrik tüketim tespi tutanağı,... A.Ş kayıtları celp edilmiş incelenmiştir. Dava, kaçak elektrik tüketim bedelinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın esasına geçilmeden evvel, görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda değerlendirme yapılması zorunludur. Bilindiği üzere, Mahkemelerin görevi Kanunla belirlendiğinden görev kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca her zaman ileri sürülebileceği gibi, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen Mahkemece nazara alınması zorunludur....
TEMYİZ SEBEPLERİ Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle; 1.Atılı suçun maddi ve manevi unsurunun oluşmadığına, 2.Sanığın ByLock kullanmadığına, 3.ByLock kullansa dahi, tespi değerlendirme tutanağında suç unsuru olmadığına, 4.ByLock yazışmalarının yapıldığı dönemde FETÖ/PDY hakkında silahlı terör örgütü olduğuna dair mahkeme kararı verilmediğine, 5.Eksik incelemeyle karar verildiğine, 6.Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebepleri ve sair hususlara, İlişkindir. III. OLAY VE OLGULAR Temyizin kapsamına göre; A....
Ceza Dairesinin 19/12/2012 tarihli ve 2012/24616 esas, 2012/27789 sayılı kararında da belirtildiği üzere, "...Sanıkların, kültür varlıkları bulmak amacıyla, izinsiz olarak, sit alanı veya korunması gerekli olmayan yerde, 180 cm derinliğinde, 230 cm genişliğinde kazı yapmış olmaları, gerçekleştirilen kazının boyutları nazara alındığında, tarım işleme derinliği olarak kabul edilen 40 cm'in üzerinde olup, kültür varlığı bulmaya elverişli boyuta ulaşması karşısında, mahkemenin uygulamasında bir isabetsizlik görülmeyerek, tebliğnamede sanıkların eylemlerinin niteliğinin tespiti amacıyla mahallinde araştırma yapılmasına dair bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir...." şeklinde olduğu nazara alındığında, somut olayda 03/07/2015 tarihli Müze Müdürlüğü raporunda da belirtildiği üzere yargılamaya konu kazının derinliğinin belirlenemediğinin ve bahse konu sondaj deliklerinin derinlik ve genişlik bakımından tehlike arz etmediğinin tespi edildiği, atılı suçun unsurlarının oluşması açısından mevcut...
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 01/04/2022 NUMARASI : 2020/126 2022/229 DAVA KONUSU : İş (Bağ-Kur Sigortalılığının Tespi KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından 08/09/2015 tarihli tahsis talebine göre sigortalık başlangıcının Almanya da işe giriş tarihi olan 04/03/1969 tarihli olarak tespitinin istenildiğini ancak kurum tarafından yanlışlık yapılarak 01/12/1971 olarak sigortalılık başlangıcı kabul edildiğini, 3600 günlük borçlanmasında bulunan davacıya 16/08/2013 tarihinden geriye dönük olarak 16/08/2003 tarihine göre maaş hesaplaması yapıldığını, davacının hak etmiş olduğu emeklilik maaşının hesaplanmasında hata yapıldığını, emsallere yönelik yapılan ödemelerin altında bir ödeme olduğunun aşikar olduğunu, açıklanan nedenlerle davacının yurt dışı borçlanması sonucu kurumca belirlenen ilk işe giriş başlangıç tarihinin 04/03/1969 olarak düzeltilmesini, bu başlangıç tarihi dikkate alınarak hesaplanacak yeni maaşının davacıya bağlanmasını ve tahsis talep tarihinden...
Dairemiz kaldırma kararından sonra yerel mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucu mahkemece; ''...Erbaa İcra Müdürlüğünün 2016/6353 esas sayılı dosyasının 26/01/2022 tarihli dosya hesabı raporunda bakiye borç miktarının 8.275,21 TL, tahsil edilen miktarın ise 38.514,20- TL olduğunun bildirildiği, dosya içinde bulunan davaya konu icra takip dosyası tetkikinden davacı tarafından menfi tespit davası açıldıktan sonra borç tutarına mahsuben ödemeler yapıldığı, davacı vekilinin 26.02.2021 tarihli duruşmadaki beyanında borcun tamamının ödendiği belirtildiği, ancak bahsedildiği üzere bakiye borç miktarının 8.275,21 TL olduğu, menfi tespit davası devam ederken, icra takibi konusu borcun bir kısmı ödenirse, menfi tespit davası ödenen borç kesimi için (kısmi) istirdata dönüşeceği, ödenmeyen borç kesimi için ise menfi tespit davası olarak kalmaya devam edeceği, bu halde işbu menfi tespit davasına kısmi tespit davası ve kısmi istirdat davası olarak devam edileceği, menfi tespit davasında kural olarak...
Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (m.72/6); yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder (Kuru, Baki: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış İcra ve İflâs Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2017, s. 146)....
Borçlular vekili cevap dilekçesinde özetle; menfi tespite ilişkin ilamların kesinleşmeden takibe konulmasının mümkün olmadığını, İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/679 E. sayılı menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir kararının teminatı olarak 5.600.000,00 TL'nin mahkeme veznesine 18/06/2012 tarihinde nakit olarak yatırıldığını, bunun dışında İstanbul 13....
Sayılı menfi tespit davasının kesinleşmediğini, bu nedenle kesinleşmeyen menfi tespit davasına istinaden ödenen paranın iadesi istenemeyeceğinden bahisle davalarının reddine karar verildiğini, İşbu kararın hukuka aykırı olduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini, Yerel mahkemenin, her ne kadar menfi tespit davasına ilişkin davaların kesinleşmeden icra edilemeyeceğini belirtse de; somut olayda menfi tespit kararına istinaden açıldığını ve icrası istenen bir dava olmadığını, menfi tespit davasının kuvvetli delil olarak gösterildiği bir davanın söz konusu olduğunu, davalıya karşı açmış oldukları Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/376E. Sayılı menfi tespit dosyasında yerel mahkemenin kendiliğinden davayı istirdata çevirmediğini, müvekkilinin düzenlediği ve davalının lehtar olduğu (ve borçlu olmadığımız senet) davalı tarafından 3. kişiye ciro edildiğini ve 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit hukukuna ilişkin davada İstanbul 2. Sulh Hukuk ile 4. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira alacağından kaynaklanan menfi tesbit istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacı aleyhine 16.176.00.- YTL. asıl alacak ve 3.152.00.- YTL. işlemiş faiz olmak üzere kira alacağı için icra takibi yapıldığı, takibin kesinleştiği, davanın 06.09.2006 tarihinde menfi tesbit davası olarak açıldığı anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davada Sandıklı Sulh Hukuk ile Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, İ.İ.Y.'nın 72. maddesi uyarınca menfi tespit istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacı hakkında 4.804.98.-YTL. asıl alacak 20.817.46.-YTL. işlemiş faiz için icra takibi yapıldığı, davacının asıl alacak ve faiz toplamı olan 25.622.44.-YTL. değer gösterip, harcını yatırarak Asliye Hukuk Mahkemesinde menfi tespit davası açtığı anlaşılmaktadır. İ.İ.Y.'...