Davalı vekili; aynı konuda itirazın iptali davasının bulunduğunu bildirerek derdestlik itirazında bulunmuş, kabul edilmemesi halinde bu davanın hukuki yarar yokluğundan reddini savunmuş aksi halde birleştirme karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, derdestlik itirazı ve birleştirme istemi reddedilerek davacı iddiasının hukuken geçerli olmadığı ve kredi limitinden ve kendi temerrütünden dolayı davacının takip tarihi itibarıyla 35.984 TL borçlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı yanca temyiz edilmiştir. Yanlar arasında aynı konudaki uyuşmazlıkla ilgili olarak davalı banka tarafından davacı aleyhine ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/170 E sayılı dosyasında itirazın iptali davası açılmıştır. Derdest bulunan bu davada davalı sıfatıyla yer alan ...'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki karşılıklı itirazın iptali- menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı- karşı davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Birleşen davada davalılar vekili,davacı tarafından müvekkilleri aleyhine başlatılan faturaya dayalı icra takibine dayanak faturalardan dolayı davacı tarafa borçlarının olmadığını, bu nedenle icra takibine itiraz ettiklerini ve aynı mahkemenin 2015/255 Esasına kayıtlı menfi tespit davası açtıklarını, taraflar arasında 07/05/2013 tarihli mutabakat anlaşması ve 30/10/2013 tarihli ortak girişim anlaşması mevcut olduğunu, ancak ticari ilişkinin adi ortaklık hükümlerine göre yürütülmediğini, takibe dayanak faturaların tamamının kapalı fatura olup peşin ödeme ibaresi içerdiği, ticari teamüle göre faturanın kapalı düzenlenmiş olmasının fatura bedelinin ödendiğine karine teşkil ettiği, davacı tarafın delil olarak dayandığı e - posta yazışmalarının seçilerek ve çarpıtılarak eksik tercümeyle dosyaya delil olarak sunulmaya çalışıldığını, müvekkillerinin açtığı menfi tespit davasının itirazın iptali davası için bekletici mesele yapılmasını, itirazın iptali davasının reddiyle her bir müvekkil lehine...
Noterliği 21.02.2022 tarih ve ...yevmiye numaralı ihtarname ile kendisine ayıp ihbarında bulunulmadığı ve sair itirazlar bildirildiğini, aynı zamanda işbu ihtarname ile davalı borçlu temerrüde de düşürüldüğünü, birleşen dava davacısı şirketin aleyhine başlatılan takibe itirazının iptali için açılan dava derdest iken, davacı işbu menfi tespit davasını ikame ettiğini, bu aşamada açılan hukuki yarar koşulu bulunmayan davanın hukuken kabulünün mümkün olmadığını, nitekim birleşen dava davacısı şirket, kendisi aleyhine takip başlatıldıktan önce/sonra menfi tespit davası açmamış olup taraflarınca 12.05.2022 tarihli itirazın iptali davası açıldıktan sonra işbu dava ikame edildiğini, itirazın iptali davası yargılaması halen devam etmekte iken borçlu davalı, menfi tespit davası açtığını, söz konusu davanın HMK m. 114/1-h-ı uyarınca usulden reddi gerektiğini, zira ... kararlarında da itirazın iptali davası açıldıktan sonra menfi tespit davası açılması durumunda menfi tespit davasının, HMK m. 114/1...
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/304 esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığı, yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği, alacaklının itirazın iptali davası açmasından sonra borçlunun menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 03.11. 2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali ve menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR - Davacı ve davalı taraf 01.06.2012 tarihli protokol ile görülmekte olan itirazın iptali ve menfi tespit davası konusunda anlaşmışlardır. Taraflar arasındaki anlaşmaya göre davacı yararına vekalet ücreti verilmeyeceği kararlaştırılmış ve mahkeme gerekçesinde de bu yön belirtilmiş olmasına rağmen hüküm fıkrasının 1 nolu bendinin 2. paragrafında davacı yararına vekalet ücreti hükmedilmiş olması gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişkiye neden olmuştur....
söz konusu olmadığını,bu nedenle birleştirme kararının kaldırılarak davanın,ihtiyati haciz talebinin ve birleştirme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;Dava itirazın iptali ve ihtiyati haciz talebine ilişkindir.Ancak daha önce davalı tarafça davacı aleyhine aynı tutanak ve tahakkuk nedeniyle menfi tespit davası açıldığı,buna dair kararın Yargıtay tarafından bozulduğu ve dosyanın yeni esasa kaydedildiği,itirazın iptali davasında ise her iki dosyanın temyiz sonucu bozulan ilk açılan menfi tespit davasında birleştirilmesine ve itirazın iptali davasında istenilen ihtiyati haciz talebini birleştirilen dosyada değerlendirilmesine karar verildiği görülmekle,itirazın iptali davasında ihtiyati haciz kararı verilmediği için ortada istinafa konu ihtiyati haciz kararının bulunmadığı anlaşılmıştır.Ayrıca HMK 166.madde gereği verilen birleştirme kararı ise HMK 168.madde kapsamında...
Ancak daha önce davalı tarafça davacı aleyhine aynı tutanak ve tahakkuk nedeniyle menfi tespit davası açıldığı,buna dair kararın Yargıtay tarafından bozulduğu ve dosyanın yeni esasa kaydedildiği,itirazın iptali davasında ise her iki dosyanın temyiz sonucu bozulan ilk açılan menfi tespit davasında birleştirilmesine ve itirazın iptali davasında istenilen ihtiyati haciz talebini birleştirilen dosyada değerlendirilmesine karar verildiği görülmekle,itirazın iptali davasında ihtiyati haciz kararı verilmediği için ortada istinafa konu ihtiyati haciz kararının bulunmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca HMK 166.madde gereği verilen birleştirme kararı ise HMK 168.madde kapsamında ancak esas hükümle birlikte istinaf edileceğinden bu yönüyle de ortada istinafı kabil karar olmadığı açıktır. Kısaca davalı yönünden istinaf edilen hususlarda HMK 341.madde kapsamında istinafı kabil bir karar olmadığı belirlenmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 25.02.2010 Nosu : 46/95 Taraflar arasındaki karşılıklı menfi tespit-itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın reddine karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı-karşı davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı-karşı davalı vek.Av.... ile davalı-karşı davacı vek.Av....'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Asıl dava, 26.07.2005 tarihli 299.666,73 TL’lik sanayi kaçak gaz bedeli ile borçlu olunmadığının tespiti, birleşen dava ise anılan fatura alacağının tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir....
yapılmış olmasının itirazın iptali ve menfi tespit davası yönünden dava şartı niteliğinde bulunduğunu, husumet ehliyeti bulunmayan adi ortaklığa karşı takip başlatıldığı ve icra takibindeki bu eksikliğin bu aşamada tamamlanamayacak olduğu gerekçesiyle; asıl ve birleşen davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir....