Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalıya ait taşınmazın satın alınması için harici sözleşme düzenlendiğini, bu sözleşme uyarınca çekler verdiğini, daha sonra sözleşmenin karşılıklı feshedildiği halde davalının çekleri iade etmeyip takibe geçtiğini,üstelik keşide yerinin sonradan doldurulduğunu bildirerek borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı sözleşmeden dönüldüğünü yeni öğrendiğini, bu yönü ile menfi tesbit talebini kabul ettiğini, takibin iptali talebi için icra mahkemesi de aynı kararı verdiğinden yeniden karar tesis edilmemesi gerektiğini savunmuştur....

    Edimler arasındaki nisbetsizlik ve muzayaka hali gözetilerek bankanın talep edilen faizden sorumlu tutulamayacağına ilişkin kararda bir isabetsizlik bulunmamaktadır. 2- İtirazın iptali davası açıldıktan sonra aynı alacakla ilgili daha sonra menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Mahkemece bu yön gözetilerek menfi tesbit davasının reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulünde isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle itirazın iptali davası ile ilgili hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, fazla ödenen harç ile peşin harcın istek halinde iadesine, 1.2.2007 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Uyuşmazlık somut olayda gabin koşullarının oluşup oluşmadığı, BK.'...

      Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre dava konusu fiş üzerindeki imzanın kart hamiline ait olmadığının Adli Tıp Kurumu raporu ile anlaşıldığı, sözleşme gereğince sorumluluğun üye işyerine ait olduğu, takip talebindeki alacak ve ferilerinin hesabında hata bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne., her iki dava dosyasında ayrı ayrı davacı-karşı davalının % 40 tazminattan sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı-karşı davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-... tarafından açılan menfi tesbit davasında İİK.nun 72.maddesi gereğince verilen ve uygulanan bir tedbir kararı bulunmadığı, bir başka deyişle verilen tedbir kararı ile alacaklının alacağını almasının geciktirilmediği gözetilmeden menfi tesbit davasının reddine ilişkin kararda davalı alacaklı...

        Davalı vekili, taraflar arasında yazılı bir sözleşme yapılmadığını, davacının fiyat ve hizmet için müvekkilinden teyit almadan fahiş miktarda fatura düzenlediğini, ayrıca davacının bazı hizmetleri içinde sonradan fatura düzenlediğini ve bazı fatura bedelleri kadarda hizmet vermediğini kendileri tarafından menfi tesbit davası açıldığını öne sürerek davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir. Taraflar arasında aynı konuda İstanbul Asliye 3.Ticaret Mahkemesinde açılan menfi tesbit davasının bu dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir....

          Dosya kapsamında; dava, telefon abonelik borcundan kaynaklanan menfi tesbit istemine ilişkin olup,dosya arasında davacı... ile davalı ... tarafından düzenlenen abone sözleşmesinin bulunmadığı anlaşılmakla, söz konusu sözleşme getirtilerek dosya arasına konulması, ondan sonra merci tayini incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE 07/11/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            HMK'nın 106 ve İİK'nın 72. maddesinde düzenlenen menfi tesbit davalarında bir miktar paradan borçlu olunmadığının tesbiti talep edilmektedir. Bu davalar sonucunda borçlu olunmayan kısımla ilgili olumsuz hüküm kurulmaktadır. Kurulan bu hüküm taraflar arasında kesin hüküm teşkil etse de ifa imkanı bulunmayan bir tesbit hükmü niteliğindedir. Bu itibarla, kanun koyucunun TTK’nın 5/A maddesinda amaçladığı “alacağa bir an önce kavuşma” gerekçesi menfi tesbit davaları için geçerli olmayacağından, menfi tesbit davalarında dava açılmadan önce arabulucuya başvurmanın dava şartı olmadığı sonucuna varılmaktadır. Somut olayda davacı, davalıyla yapmış oldukları sözleşme gereği siparişi iptal edilen ürün bedeli için verilen çeklerden dolayı başlatılan icra takibine dayalı menfi tesbit davası açmıştır....

              Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi kurulu raporuna göre; sabit ve peşin ödemeli üye olduğuna dair genel kurul kararı olmayan davacının, eşitlik ilkesi gereği diğer ortaklarla aynı parasal yükümlülükleri olduğu, davacının ödediği altı adet bono bedeli düşüldükten sonra şerefiye ve aidat borcu toplamının 70.580,00 TL olduğunun sübut bulduğu gerekçesiyle davacının menfi tesbit isteminin 24.780,00 TL'lik kısmının kabulüne, kooperatifin itirazın iptali isteminin 70.603,00 TL üzerinden kısmen kabulüne, kısmen reddine davalı ... Ltd. Şti.'nin menfi tespit davasında husumet ehliyeti olmadığından bu şirket aleyhine açılan menfi tespit davasının reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı kooperatif vekili temyiz etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... 5. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, telefon abonelik borcundan kaynaklanan menfi tesbit istemine ilişkin olup,dosya arasında davacı .... ile davalı ... arasında düzenlenen abone sözleşmesinin bulunmadığı anlaşılmakla, söz konusu sözleşme getirtilerek dosya arasına konulması, ondan sonra merci tayini incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit istemine ilişkin davada .... Asliye Hukuk ve ... .... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, menfi tesbit istemine ilişkindir. .... Asliye Hukuk Mahkemesi, davalının ikametgahının ... olduğu, taraflar arasında imzalanan ve yetkili mahkemenin kararlaştırıldığına ilişkin hüküm ihtiva eden bir sözleşmenin de bulunmadığı davalı vekilinin süresi içinde yetki itirazında bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. ... .......

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit hukukuna ilişkin davada ... 5. Asliye Ticaret ile 2. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, yazılı sözleşme ile davalı şirketten aldığı konuta ilişkin inşaat yapımının durduğu, davalı şirket hakkında bir çok icra takibi yapıldığı gerekçesiyle konut alımı için verilen senetlerin iptalini talep etmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu