"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, boşanma davasının ve ziynet alacağı talebinin reddi ile mehir senedine bağlı talepler ile kına gecesi masrafı talebinin tefriki yönünden; davalı erkek tarafından ise, kadının kabul edilen çeyiz eşyası talebi, yargılama giderleri ile reddedilen ziynetlerin vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının mehir senedine bağlı talepler ile kına gecesi masrafı talebinin tefrikine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının boşanma davası ve ziynet alacağı talebine yönelik temyiz itirazları bakımından yapılan incelemede; a-Yapılan yargılama ve toplanan delillerle, davalı erkeğin güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Mehir Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece; mehir senedine gerek olmadığı ve tanık ...'ın beyanına itibar edilerek davacının mehir alacağı talebinin ispatlandığı gerekçesiyle mehir alacağına yönelik davanın kabülüne karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı kadının mehir alacağının varlığını ispatlayamadığı ve delil listesinde "yemin" deliline de dayanmadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, harici mehir senedine dayalı muhdesatın aidiyetinin tespiti ve teslimi, mümkün olmadığı taktirde tazminat isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
(BK m.238/1) Davacı davalının mehir senedindeki taahhütlerini yerine getirmediğini iddia etmektedir. Davacının talebi mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde mehri müeccel niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Bu durumda uyuşmazlık; aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd) bir alacak talebi niteliğinde olup Asliye Hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilmesi hatalı olmuştur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Mehir senedi konusunda hüküm kurulmamasını, bu konuda davanın kabul edilmemesini, istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davanın boşanma ve ferilerine ilişkin olduğu, mehir senedine yönelik her hangi bir talepte bulunmadığı gibi ön inceleme duruşmasında davacı vekilinin mehir talebimiz yoktur şeklindeki beyanıyla dava dilekçesinde mehir talepleri olmadığını dile getirdikleri, mehir alacağına ilişkin her hangi bir dava değeri de belirtmedikleri, tüm bu açıklamalar ışığında mehir senedine yönelik alacak talebi olmadığından bu hususa yönelik her hangi bir hüküm kurulmaması doğru ve yerinde olduğundan davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı ile davalının oğlu Sefer evlenirken 26/07/2007 tarihli mehir senedi düzenlendiği, mehir senedinin davalı tarafından imzalandığı, davalının, davacının kayın pederi olduğu bu nedenle taraflar arasında Aile Hukuku'ndan kaynaklı bir ilişkiden bahsedilemeyeceği, mehir senedine dayalı olarak davalı kayın peder aleyhine açılan işbu davada verilen kararın istinaf inceleme görevinin Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesine ait olduğu anlaşılmakla dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- İstinaf incelemesinin Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2- Dosyanın istinaf incelemesi için, görevli Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 6100 sayılı HMK.nın 352/1- a maddesi gereğince, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda OYBİRLİĞİ ile KESİN olarak karar verildi....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/ karşı davalı kadın vekili hükmün; müşterek çocuk lehine hükmolunan iştirak nafakasının miktarı, reddedilen ziynet alacağı ve mehir senedine ilişkin alacak davasının reddi, ziynet alacağı davası yönünden harç ve yargılama giderleri ile nispi vekalet ücretine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı/ karşı davacı erkek hükmün; asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, velayet ve reddedilen tazminat talepleri yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ileri ile altın alacağına ilişkindir. Karşı dava; davalı/ karşı davacı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanmave fer'ilerine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 31.12.2010 gün, 7070-6449 sayılı, 13.Hukuk Dairesinin 10.11.2010 gün 6714-14897 sayılı 6.Hukuk Dairesinin 22.4.2010 gün 13631-4854 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava,mehir senedine dayalı eşya iadesi isteğine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle,hükmün temyiz inceleme görevi 6.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:6.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,dosyanın bu Daireye gönderilmesine 26.5.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Konya 2.Aile Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 2.4.2006 gün, 16281-4528 sayılı, 2.Hukuk Dairesinin 30.4.2007 gün 6842-6978 sayılı 4.Hukuk Dairesinin 28.2.2008 gün 5736-2571 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, mehir senedine dayalı eşya ve ziynet alacağına ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 13.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 15.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, çeyiz senedine dayalı alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı; davalının oğlu ... ile evlendiğini, evlenirken çeyiz senedi düzenlediklerini, 08/07/2005 tarihinde boşandıklarını, eski eşinin boşandıktan sonra vefat ettiğini, davalı tarafından çeyiz senedinde bulunan altın ve eşyaların kendisine verilmediğini belirterek senette yazılı eşya bedelinin ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasındaki "Mihir Senedi" başlıklı belgenin 23/09/1997 tarihinde düzenlendiğini, düzenlenme tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesine göre “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.”...