(BK m.238/1) Taraflar arasındaki davanın dayanağı olan sözleşme (mehir senedi) yazılı olarak düzenlenmiş olup, mehirde belirlenen bedelin ne zaman ödeneceğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı, davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, bila tarihli şahitler huzurunda düzenlenen ve dosyada sureti bulunan mehir senedinde de "mihri müeccel" ibaresinin yazılı olduğu, dava dilekçesi ekinde olan sözleşmedeki ziynetlerin ise mehir alacağı olmayıp, ziynet eşyalarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır....
Eldeki dava, mehir senedinden dolayı ziynet eşyalarının teslimi ya da bedellerinin tahsili istemine ilişkin olduğuna göre; konunun ispat hukuku açısından ele alınması gerekir. Dava konusu eşyaları taraflar arasında senede bağlanmış olup davalıyı bağlar. Taraflar arasında düzenlenen çeyiz senedinde açıkça, davacı ve davalıya ait olduğu kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıya teslim edildiği belirtilmiştir. Dolayısıyla, çeyiz senedindeki bu beyanların aksini, ziynet eşyalarının davacıda olduğu iddiasını davalı ispatlamakla yükümlüdür. Dava konusu uyuşmazlıkta, mahkemece ispat külfetinin davalı tarafta olduğu gözetilmeksizin; davacının ziynet eşyalarına dair iddialarını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı T5 evlilikleri sırasında çeyiz eşya senedi düzenlendiğini, senede konu eşya ve altınların davalıların yanında kaldığını, çeyiz eşya senedinde geçen altın ve paraların rayiç bedellerinin yasal faiziyle birlikte alınmasını talep ederek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL'nin davalılardan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının çeyiz eşya senedinde bulunan tüm ziynet eşyalarının davacıda olduğunu, ziynet dışındaki eşyaların ise hazır olup davacı yana teslim edebileceklerini beyan etmişlerdir. Davalı T5 vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacının çeyiz eşya senedinde yazılı tüm ziynet eşyalarını beraberinde götürdüğünü, davacının hiçbir eşyasının kendilerinde kalmadığını, ziynet dışındaki eşyaların ise hazır olduğunu, davacı yana teslim edebileceklerini beyan etmişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi olmazsa bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine kararı verilmesine üzerine hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, tarafların boşandıklarını, davalının 23.8.2002 tarihli mehir senedi ile davacıya 250 gram altın ödeyeceğini taahhüt ettiğini ancak boşanmanın kesinleşmesine rağmen davalının davacıya 250 gram altını ödemediğini belirterek 250 gram altının aynen verilmesini, aynen verilmesi mümkün olmadığı takdirde bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline mehir olarak vadedilen 300 gram altının düğünde takıldığını, bunun haricinde düğünde davacıya 17 adet bilezik, 1 adet tuğra, 1 adet set takımı ve 60 adet çeyrek, yarım ve tam altın ile yüzükler ve 3.000,00 TL civarında para takıldığını, müvekkilinin müşterek haneden hastaneye kaldırılmak sureti ile olağanüstü şartlarda ayrıldığını, ziynet eşyalarını yanına alamadığı gibi baba evinden çeyiz olarak götürdüğü çeyiz eşyaları ve kişisel eşyaların da davalıda kaldığını, ayrıca evlenirken davacının babası tarafından davalıya çeyiz parası olarak verilen 40.000,00 TL'nin de iade edilmediğini belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, düğünde takılan paraların faiziyle birlikte davalıdan tahsili, baba evinden getirilen çeyiz eşyalarının dava tarihindeki bedelinin faiziyle birlikte tahsili ve davacının babasının çeyiz için verdiği 40.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren...
Asliye Hukuk Mahkemesince; borcun kaynağının mehir senedi olduğu, mehir senedinden kaynaklı alacak davalarında görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Dava, evlilik birlikteliğinden kaynaklanan mehir senedine dayalı alacak istemine ilişkindir. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesinde; 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun İkinci Kitabındaki Üçüncü Kısım hariç olmak üzere, TMK’nın 118- 395 maddelerinden kaynaklanan bütün davalara Aile Mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır....
Aile Mahkemesi'nin 2020/728 Esas Sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 21/09/2021 tarihinde tarafların boşanmasına karar verildiğini, boşanma davasında verilen kararın davalı tarafça temyiz kanun yoluna başvurulması nedeniyle henüz kesinleşmediğini, taraflar arasında 18.08.2000 yılında yapılan imam nikahı sırasında 22 ayar 160 gram altın miktarı yazılı çeyiz (mehir) senedi orada bulunan şahitler huzurunda imzalanarak müvekkiline verildiğini, söz konusu senedin 7. maddesinde mehir olarak belirlenen 22 ayar 160 gram altın miktarının yazılı olarak bulunduğunu, davalı tarafından taahhüt edilen 22 ayar 160 gram altın müvekkiline ödenmediğini, çeyiz (mehir) senedi yazılı delil başlangıcı olduğunu, senede karşı senetle ispat kuralı gereğince, davalının davaya konu mehir senedinde yazılı ziynet eşyasına ilişkin taahhüdü yerine getirdiklerini yazılı delille kanıtlaması gerektiğini, 18.08.2000 tarihli çeyiz (mehir) senedinin 7. maddesinde belirtilen davalı tarafından taahhüt edilip ödenmeyen...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/1954 KARAR NO : 2020/1661 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NEVŞEHİR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2018 NUMARASI : 2016/203 ESAS - 2018/226 KARAR DAVA KONUSU : Mehir Senedinden Kaynaklı Ziynet ve Çeyiz Eşya Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalılardan Şevket ile üç yıl önce evlendiğini, 15/06/2013 tarihli ziynet eşyası senedindeki altın ve eşyaların davalılar dan Şevket'in evinde kaldığını, iade edilmediğini, her iki davalının da senedi birlikte imzalayıp müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını belirterek çeyiz senedinde yer alan altınlar dışındaki eşyaların aynen olmadığı takdirde bedellerinin müştereken...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mehir Senedi Alacağı, Çeyiz Eşyası Alacağı, Katılma Alacağı,Eşya Alacağı, Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin katılma alacağı ve tüp bebek tedavisi için yapılan masrafın tahsiline yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava, davacı ile davalılar arasında düzenlenen mehir senedinden kaynaklanan ziynet ve eşya alacağı istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 21.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....