Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki mehir senedinden kaynaklı ziynet eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı erkek vekili tarafından 01.06.2022 tarihinde istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince 02.06.2022 tarihli ek kararı ile sürede olmayan istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Ek kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 15.09.2022 tarihli kararı ile esastan ret kararı verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 13.10.2022 tarihli ek kararı ile kesin nitelikli verilen 15.09.2022 tarihli esastan ret kararın temyiz yolu açık olmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir....

    Dava, mehir senedinden dolayı ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Dava konusu mehir eşyaları senede bağlanmış olup, senette davacının senede bağlanan eşyaları teslim aldığına dair imzasının bulunmadığı da gözetildiğinde, davalı senette belirtilen yükümlülüklerini yerine getirdiğini ispatlamak zorundadır. Senet gereğinin yerine getirildiği konusunda tanık dinlenmesi ve tanık beyanlarının hükme esas alınması mümkün değildir. Mahkemece; uyuşmazlıkta ispat külfetinin davalı tarafta olduğu gözetilmeksizin, davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken düzenlenen mehir senedi ile davalının 200 gram 22 ayar altını mehir olarak vermeyi kabul ettiğini ancak bunun hiçbir zaman ifa edilmediğini, düğünde takılan ziynet eşyaları ve paranın ise davalı tarafından iş yerinde bulunan kasada muhafaza edileceği söylenerek müvekkilinden alınıp iade edilmediğini belirterek mehir ve düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla mehir alacağı için şimdilik 1.000,00 TL, düğünde takılan altınlar için şimdilik 4.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 186.142,50 TL olarak ıslah etmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; A- Davanın KISMEN KABULÜ ile; 1- Mehir senedinden kaynaklı ziynet ve eşya alacağı yönüyle;100 gram altın 2 adet altın yüzük 1 çift altın küpe 1 adet altın set ,koltuk takımı aynen iadesine, 2- Düğünde takılan ziynet eşyaları ve nakit para yönüyle ; 18 çeyrek altın , 1 yarım altın , 1 cumhuriyet altını , 1 adet bilezik ve 650.TL nakit paranın aynen iadesine , Mehir senedinden kaynaklı ziynet ve eşya alacağı ile düğünde takılan ziynet eşyaları ve nakit paranın aynen iadesinin mümkün bulunmaması halinde 1.000 TL'sinin dava tarihi olan 30/10/2017 tarihi itibari ile 32.210.TL'sinin ıslah tarihi olan 13/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte toplam 33.210.TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine , B-Müşterek çocuğa doğumda takılan altın ve takılar ile ilgili talebin REDDİNE , C-Davacı tarafından ıslah dilekçesi ile talep edilen 1 adet 22 ayar ortası...

      Aile Mahkemesinin 2014/603 Esas, 2015/1042 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, kararın 22.02.2016 tarihinde kesinleştiği, taraflar arasında evlendikleri gün itibari ile mehir senedi düzenlendiği, davalı tarafın mehir senedindeki davaya konu eşyaları davacıya evlilik birliği içerisinde öncesinde ve sonrasında teslim etmediği, her ne kadar mehir senedinde davacının tüm mehir senedine tabi ziynet ve eşyaları teslim aldığına dair ibare bulunsa da dinlenen tanık anlatımları ve davacı tarafın beyanı ile teslim yapılmadığının anlaşıldığı, bu halde mehir senedinden kaynaklı alacak talebine ilişkin davadaki uyuşmazlığın Aile Hukukundan değil Borçlar Hukukuna tabi sözleşmeden kaynaklandığı ve davayı görmeye genel mahkeme sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Konya 1....

      Somut olay bu ilke ve kavramlar ışığında değerlendirildiğinde, Eldeki dava mehir senedinden dolayı ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğuna göre, konunun ispat hukuku açısından ve yukarıdaki açıklamalar ışığında ele alınması gerekir. Davalılar 13.10.2011 günlü celsede senetteki imzaları kabul etmişler, davacı tarafın mehir senedindeki altınların takılmadığına yönelik beyanı karşısında teslim şartının gerçekleşmediğinden dolayı geçerli bir bağış aktinden söz edilemeyeceğini iddia etmişlerdir. Yukarıda vurgulandığı üzere, senede karşı senetle ispat kuralı gereğince, davalıların davaya konu mehir senedinde yazılı ziynet eşyalarına ilişkin taahhüdü yerine getirdiklerini yazılı delille kanıtlamaları gerekir. Ancak davalılar iddialarını yasal olarak ispatlayacak yazılı bir delil dosyaya sunmamışlardır. Mehir senedinden vazgeçildiğinin ancak aynı kuvvetteki belge ile kanıtlanması gerekir....

        hususların ileriye yönelik bir anlaşma olduğuna dahi taraflar arasında bir görüşme veya iletişimin bulunmadığını belirttiklerini, mehir senedinde ziynetlerin mehri müeccel olduğuna ilişkin görgüye dayalı bilgilerinin olmadığını, sadece bu şekilde düşündüklerini ayrıca davalı tanıklarının davacıya taktıklarını belirttikleri 10 bileziğin mehir senedinde kararlaştırılan 200 grama tekabül ettiği de gözetildiğinde ilgili talep yönünden davacı tarafın mehir senedinde yazılı ziynetin mehri müeccel olduğunu ispatlayamadığının kabulü gerektiği gerekçesi ile, mehri müeccel ziynet talebi yönünden davanın esastan reddine, düğünde takılan ziynet talepleri yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senette belirtilen eşya ve altınların düğün sırasında alınmak suretiyle davacıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, her ne kadar davacı mehir senedindeki altınların davalı tarafından harcandığı, eşyaların ise davalı tarafta kaldığından bahisle işbu davayı açmış ise de, 26/10/2017 tarihinde düzenlenen ve belge altındaki imzanın bilirkişi raporu ile davacıya ait olduğu tespit edilen ibraname içeriği ile davacının mehir senedinde adı geçen bütün alacak kalemlerinin tamamının bedelini davalıdan teslim aldığı ve mehir senedinden kaynaklı hiçbir hak ve alacağının kalmadığının belirtildiği, hal böyle olunca mevcut ibraname gereğince davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken düzenlenen mehir senedi ile davalının 200 gram 22 ayar altını mehir olarak vermeyi kabul ettiğini ancak bunun hiçbir zaman ifa edilmediğini, düğünde takılan ziynet eşyaları ve paranın ise davalı tarafından iş yerinde bulunan kasada muhafaza edileceği söylenerek müvekkilinden alınıp iade edilmediğini belirterek mehir ve düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla mehir alacağı için şimdilik 1.000,00 TL, düğünde takılan altınlar için şimdilik 4.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 186.142,50 TL olarak ıslah etmiştir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/601 ESAS DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Eşya Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı Yusuf ile evlenirken mehir senedi imzalandığını, boşanma davasının derdest olduğunu, mehir senedinden kaynaklı alacağının aynen ya da bedelinin tarafına verilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi; Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Ziynet eşyalarını evi terk eden davacının yanında götürdüğünü belirterek açılan davanın reddini talep etmişlerdir....

          UYAP Entegrasyonu