(BK m.238/1) Taraflar arasındaki davanın dayanağı olan sözleşme (mehir senedi) yazılı olarak düzenlenmiş olup, mehirde belirlenen bedelin ne zaman ödeneceğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı, davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, bila tarihli şahitler huzurunda düzenlenen ve dosyada sureti bulunan mehir senedinde de "mihri müeccel" ibaresinin yazılı olduğu, dava dilekçesi ekinde olan sözleşmedeki ziynetlerin ise mehir alacağı olmayıp, ziynet eşyalarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, eşler arasında boşanma davasından bağımsız olarak açılmış; mehir senedinden kaynaklanan altın iadesi ve tedbir nafakası talebi olup, Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin bozma kararına uyulmak suretiyle verilmiştir.Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 6.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 6.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 10.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R Davacı, davalıların murisi olan Hulusi Badem ile evlenirken düzenlenen 22.12.1996 tarihli mehir senedi ile murisin kendisine 500 gram 22 ayar altın bilezik bağışlamayı taahhüt ettiğini, zaman içersinde nakit para bularak bu altınları temin edemediği için murisin kendisine ait olan taşınmazının ½ payını tapuda satış göstermek suretiyle kendisine devrederek borcunu ifa ettiğini, ancak murisin ölümünden sonra mirasçıları olan davalılar tarafından açılan muvazaa nedeniyle tapu iptal davası sonucu adına olan ½ payın iptal edildiğini, bu durumda mehir senedinden dolayı alacağı olan altınlardan mahrum kaldığını, murisin borcundan dolayı mirasçılarının sorumlu olması gerektiğini, diğer davalı ... ...’ın ise mehir senedini kefil olarak imzaladığını ileri sürerek 500 gram 22 ayar altın bilezik olarak belirlenen alacağının davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir....
Taraflar arasındaki mehir senedinden kaynaklı ziynet eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı erkek vekili tarafından 01.06.2022 tarihinde istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince 02.06.2022 tarihli ek kararı ile sürede olmayan istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Ek kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 15.09.2022 tarihli kararı ile esastan ret kararı verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 13.10.2022 tarihli ek kararı ile kesin nitelikli verilen 15.09.2022 tarihli esastan ret kararın temyiz yolu açık olmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/06/2014 NUMARASI : 2013/436-2014/762 Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı K.. Ç.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davalı Kenan'ın davacının boşandığı eşi, davalı Selettin 'in ise davalı Kenan'ın babası olduğunu, her iki davalının taraflar evlenmeden önce 24/07/2007 tarihli mehir senedini imzaladıklarını, mehir senedinde yazılı olan ve evlilik nedeni ile davacıya verilmesi gereken ziynetlerin davacıya teslim edilmediğini ileri sürerek; ziynetlerin bedeli olan 25.000.00 TL nin yasal faizi ile müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2015 NUMARASI : 2013/716-2015/257 Uyuşmazlık, mehir senedinden kaynaklanmaktadır. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 05.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davalı Hasan Hüseyin yönünden açılan davanın HUSUMETTEN REDDİNE, 2- Mehir senedinden kaynaklı ziynet alacağı yönünden davalı Mahmut'a karşı açılan davanın KABULÜNE, 22 ayar 50 gram altının aynen veya mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 18.550- TL'nin 15.000- TL'sinin dava tarihi olan 24/06/2020 tarihinden, 3.550- TL'sinin ıslah tarihi olan 24/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Mahmut'tan alınarak davacıya verilmesine, 3- Mehir senedinden kaynaklı eşyalar yönünden davalı Mahmut'a karşı açılan davanın KABULÜNE, Mobilya takımı 10.500- TL, beyaz eşya 6.000- TL olmak üzere toplam 16.500- TL'nin 200- TL'sinin dava tarihi olan 24/06/2020 tarihinden, 16.300- TL'sinin ıslah tarihi olan 24/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Mahmut'tan alınarak davacıya verilmesine, 4- Çeyiz eşyaları yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜNE, 3'lü koltuk takımı...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davalının mehir senedinden kaynaklı taşınmaz vaadi ile sigarayı bırakma vaadini yerine getirmemiş olmasının boşanma sebebi oluşturmadığı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davanın reddini istinaf etmiştir....
Yapılan yargılama,toplanan deliller,tanık anlatımları,istinaf mahkemesi kaldırma ilamı,bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davalı tarafça TBK 296/2. maddesine dayanılarak murisin mali durumunun bağışlamayı yerine getiremeyecek duruma geldiği,ifa yükümlülüğünün ortadan kalktığı savunmasında bulunulmuş ise de toplanan deliller ile tanık anlatımlarından murisin bağışlama sözleşmesinden sonra mali durumunun iddia edildiği şekilde kötüleşmediği,TBK 296/2 maddesi koşullarının gerçekleşmediği,davacı tarafın iddiasını yazılı mehir senedine dayandırmasına karşılık,davalı tarafın mehir senedinden kaynaklanan borcun ifa edildiğinin geçerli bir delille ispat edilemediği,davalı mirasçıların miras hisseleri oranında senette yazılı ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarından hiç alınmayanlar ile icra dosyasından haczedilip iade edilmeyenlerden sorumlu oldukları,istinaf mahkemesi karar sonrasında alınan bilirkişi raporu ile mehir senedinde ve dava dilekçesinde belirtilen ziynet...
Davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, herhangi bir ayrılık halinde ödeneceği taahhüt edilen bağışlama vaadi şeklinde (mehri muaccel) niteliğinde, mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi vardır. Uyuşmazlık, Aile Hukukundan dayalı alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd., eBK m. 234 vd.) bir alacak talebi niteliğindedir. Hal böyle olunca, davayı görmeye genel mahkemeler görevlidir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen merci tayini kararı mahkeme açısından bağlayıcı olmakla her ne kadar karar aile mahkemesi tarafından bu nedenle verilmiş ise de, taraflar arasında sözleşme ilişkisi olması sebebi ile dosyanın istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesine ait olmakla dosyanın aidiyet gereği ilgili daireye gönderilmesine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....