WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davanın mehir senedinden kaynaklı alacak ve kişisel eşyanın iadesi talebine ilişkin olduğu, mehir senedi yönünden her iki davalıya, kişisel eşyanın iadesi yönünden ise sadece davalı Volkan'a davanın yönlendirildiği, davacının mehir senedinin ifa edilmediği iddiası ile açtığı işbu davanın dayanağı olan mehir senedi incelendiğinde herhangi bir ihtilaf halinde Konya Mahkemelerinin yetkili olacağının kabul edildiği, işbu davada yetkinin kesin ve kamu düzenine ilişkin olmaması sebebiyle tarafların yetki sözleşmesi yapabilecekleri, hal böyle olunca mehir senedinden kaynaklı talep yönünden yetkili mahkeme Konya Mahkemeleri ise de HMK'nın 110....

KARAR Davacı, davalıların murisi ... ile evlenmesi nedeniyle 7.2.2003 tarihli mehir senedi düzenlendiğini, senetteki eşyalar ile ziynetlerin kendisine verileceğinin taahhüt edilmesine rağmen verilmediğini belirterek mehir senedinde yazılı aşyaların aynen iadesini, olmadığı takdirde bedelleri olan 10.000,00 YTL'nin tahsilini istemiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, 6531,90 YTL'nin davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı eldeki davada mehir senedinde yazılı olan eşyaların ve ziynetlerin aynen iadesini, olmaz ise bedellerinin tahsilini istemiştir. Davaya konu mehir senedi 7.2.2003 tarihli olup yeni medeni kanun zamanında düzenlenmiştir. davacı miras hukuku hükümlerine göre davalılardan talepte bulunduğu için açılan davanın niteliği itibariyle evlilik birliğine özgülenen malların tasfiyesine yönelik olduğu anlaşıldığından davaya bakmakla görevli olan mahkeme Aile Mahkemesidir....

    Davacının mehir senedi ile kararlaştırıldığını iddia ettiği bir adet umre bedeli için de talepte bulunduğu, cevaba cevap dilekçesi ekinde mehir senedinin fotokopisini dosyaya sunduğu, ön inceleme duruşmasında HMK 140/5'e göre verilen kesin süre içerisinde mehir senedi aslını dosyaya ibraz etmediği, cevaba cevap ekinde sunulan mehir senedi fotokopisi içeriğinde de bir adet umre bedeline ilişkin anlaşılır bir ibare olmaması sebebi ile bir adet umre bedeli yönünden de davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

    .- 2013/808 K. sayılı ilamı ile tarafların boşanmalarına karar verildiğini, tarafların 1991 yılında evlendiklerinde adet olduğu üzere davacı kadın lehine "mihir senedi 8.000 TL bağlanmıştır" ibaresinin yazıldığı bir mehir senedi düzenlendiğini, tarafların 2013 yılında boşandıklarını, ancak davalının mehir senedinden kaynaklanan yükümlülüğünü bugüne kadar yerine getirmediğini, mehir senedinde müvekkili lehine 8.000 TL mehir bedelinin kararlaştırıldığının anlaşıldığını, uygulamada ve adetlere göre, mehir senedinin evlenen kadını evlilik birliğinin ileride bozulması halinde bir nebze de olsa, maddi yönden güvence altına almak olduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, mehir senedinden kaynaklanan alacak için şimdilik 500 TL nin boşanma tarihi olan 03.09.2013 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ederek dava açmıştır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı ile davalı Ali evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senet metninde mehirde belirtilen eşyaların davacıya teslim edildiği belirtilmek suretiyle davacının senedi teslim alan sıfatıyla imzaladığı, bundan sonra davacının, senet içeriği ile teslim aldığı belirtilen eşyaların aslında kendisine hiç teslim edilmediğini yani senedin ifa edilmediğini ispat külfetinin senet kuvvetindeki bir belge veya yemin delili ile davacıya ait olduğu, davacının senet kuvvetindeki bir belge ibraz edemediği gibi yemin delilini de kullanmadığı, davacı ile davalı Ali'nin davalı Ahmet ile aynı evde oturmadıkları, davacının baba evinden getirdiği şahsi eşyalarının da tarafların bağımsız konutunda tarafların kullanımında olduğu, müşterek haneden en son davalı Ali'nin ayrıldığı, taraflar arasında görülen boşanma davasında da davacının müşterek hanedeki eşyaların tamamını taşıyarak kusurlu bulunduğu ve bu kusurun kesinleştiği, dolayısıyla mehir senedi içeriği ile...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken çeyiz ve mehir senedi düzenlendiği, davacının, dava dilekçesinde mehir altınlarının ifa edilmediğini, çeyizlerin ve mehir eşyalarının ise davalıda kaldığını iddia ettiği, 07/06/2022 tarihli vakıa ıslahı dilekçesi ile de, mehir altınlarının davalının annesi tarafından çalınabileceği gerekçesi ile muhafaza için alındığını, davalının bu durumu onayladığını, altınların annesine verilmesini istediğini söylediğinin ileri sürüldüğü, hem mehir senedi, hem de çeyiz senedindeki altınların davalının annesine verildiğine dair vakıa ıslahı yapıldığı, buna göre altınların davalı eşin isteği ile dahi olsa davalının annesine verilmesi halinde husumetin davalı eşe yöneltilemeyeceği, bu hususun Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/3- 451 Esas 2019/355 Karar sayılı ilamında da açıkça belirtildiği, dolayısıyla ziynetler için her iki davalıya husumet yöneltilemeyeceği, her iki davalı için ziynet yönünden açılan davanın husumet nedeni ile...

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 27/07/2015 tarihinde evlendiklerini, aynı tarihte düzenlenen mehir senedinin davalılar tarafından imzalanarak müvekkiline teslim edildiğini, henüz 1,5 aylık evli iken boşanma davası açıldığını, mehir senedinde yer alan eşyaların bundan sonra müvekkili tarafından kullanılmayacağını, kendisine sürekli olarak yaptığı, kısa ve hayal kırıklıkları ile dolu olan evliliğini hatırlatacağını bu nedenle öncelikle eşyaların parasal değerlerini talep ettiklerini, mehir senedi gereğince senette belirtilen eşyaların bedelinin ödenmesi veya aynen teslim edilmesinin davalılarca imzalanan belgede de evliliğin olumsuzluğa düşmesi halinde kabul edildiğini, boşanma davası açıldığına göre bu şartın da gerçekleştiğini belirterek mehir senedinde yazılı olan eşyaların bedeli olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000TL'nin davalılardan tahsilini veya dava konusu...

    Asliye Hukuk Mahkemesince; borcun kaynağının mehir senedi olduğu, mehir senedinden kaynaklı alacak davalarında görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Dava, evlilik birlikteliğinden kaynaklanan mehir senedine dayalı alacak istemine ilişkindir. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesinde; 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun İkinci Kitabındaki Üçüncü Kısım hariç olmak üzere, TMK’nın 118- 395 maddelerinden kaynaklanan bütün davalara Aile Mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır....

    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalı ... hakkındaki davanın reddine, keşif sırasında varlığı tespit edilen ev eşyalarının aynen iadesine, mehir senedinde yer aldığı halde mevcut olmadığı belirlenen eşya, ziynetler ile düğünde takılan altınların bedeli 8.704.50 TL'nin davalı eş ...'den tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin davalı ... ile evlenmesi sırasında diğer davalı kayınpeder ...'in mehir senedi verdiğini, senette ...'...

      CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; olayda geçerli bir mehir senedinden bahsetmenin mümkün olmayacağını, mehir senedi olarak 2 evrak bulunduğunu, 400 gr altının kimin lehine verileceğinin hüküm altına alınmadığını, söz konusu sayfadaki yazıların davalıya ait olmadığını imzanın davalıya ait olduğunu, davalının hiçbir şekilde mehir senedi imza altına almadığını, davalının resmi olarak evli olduğunu, mehir senedinin hukukta "İslam hukukunda erkeğin evlenirken kadına verdiği veya vermeyi taahhüt ettiği para, mal veya menfaat hediyesidir" şeklinde tanımlandığını, davalının hukuken evlenemeyecek olması karşısında mehir senedinin geçerli olduğunun düşünülemeyeceğini beyan ederek davanın reddi ile alacaklının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir....

      UYAP Entegrasyonu