DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken çeyiz ve mehir senedi düzenlendiği, davacının, dava dilekçesinde mehir altınlarının ifa edilmediğini, çeyizlerin ve mehir eşyalarının ise davalıda kaldığını iddia ettiği, 07/06/2022 tarihli vakıa ıslahı dilekçesi ile de, mehir altınlarının davalının annesi tarafından çalınabileceği gerekçesi ile muhafaza için alındığını, davalının bu durumu onayladığını, altınların annesine verilmesini istediğini söylediğinin ileri sürüldüğü, hem mehir senedi, hem de çeyiz senedindeki altınların davalının annesine verildiğine dair vakıa ıslahı yapıldığı, buna göre altınların davalı eşin isteği ile dahi olsa davalının annesine verilmesi halinde husumetin davalı eşe yöneltilemeyeceği, bu hususun Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/3- 451 Esas 2019/355 Karar sayılı ilamında da açıkça belirtildiği, dolayısıyla ziynetler için her iki davalıya husumet yöneltilemeyeceği, her iki davalı için ziynet yönünden açılan davanın husumet nedeni ile...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 27/07/2015 tarihinde evlendiklerini, aynı tarihte düzenlenen mehir senedinin davalılar tarafından imzalanarak müvekkiline teslim edildiğini, henüz 1,5 aylık evli iken boşanma davası açıldığını, mehir senedinde yer alan eşyaların bundan sonra müvekkili tarafından kullanılmayacağını, kendisine sürekli olarak yaptığı, kısa ve hayal kırıklıkları ile dolu olan evliliğini hatırlatacağını bu nedenle öncelikle eşyaların parasal değerlerini talep ettiklerini, mehir senedi gereğince senette belirtilen eşyaların bedelinin ödenmesi veya aynen teslim edilmesinin davalılarca imzalanan belgede de evliliğin olumsuzluğa düşmesi halinde kabul edildiğini, boşanma davası açıldığına göre bu şartın da gerçekleştiğini belirterek mehir senedinde yazılı olan eşyaların bedeli olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000TL'nin davalılardan tahsilini veya dava konusu...
Asliye Hukuk Mahkemesince; borcun kaynağının mehir senedi olduğu, mehir senedinden kaynaklı alacak davalarında görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Dava, evlilik birlikteliğinden kaynaklanan mehir senedine dayalı alacak istemine ilişkindir. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesinde; 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun İkinci Kitabındaki Üçüncü Kısım hariç olmak üzere, TMK’nın 118- 395 maddelerinden kaynaklanan bütün davalara Aile Mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır....
Dosya içerisinde bulunan Mehir senedi incelendiğinde mehir senedinde davacı ve davalının imzalarının bulunmadığı, yalnızca nikah şahitlerinin imzalarının bulunduğu, imzasız senede dayalı olarak davalının sorumlu tutulamayacağı, davacının davasını ispat edemediği anlaşılmakla; Davanın Reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. " şeklindeki gerekçe ile "Davanın reddine" karar verilmiştir....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalı ... hakkındaki davanın reddine, keşif sırasında varlığı tespit edilen ev eşyalarının aynen iadesine, mehir senedinde yer aldığı halde mevcut olmadığı belirlenen eşya, ziynetler ile düğünde takılan altınların bedeli 8.704.50 TL'nin davalı eş ...'den tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin davalı ... ile evlenmesi sırasında diğer davalı kayınpeder ...'in mehir senedi verdiğini, senette ...'...
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; olayda geçerli bir mehir senedinden bahsetmenin mümkün olmayacağını, mehir senedi olarak 2 evrak bulunduğunu, 400 gr altının kimin lehine verileceğinin hüküm altına alınmadığını, söz konusu sayfadaki yazıların davalıya ait olmadığını imzanın davalıya ait olduğunu, davalının hiçbir şekilde mehir senedi imza altına almadığını, davalının resmi olarak evli olduğunu, mehir senedinin hukukta "İslam hukukunda erkeğin evlenirken kadına verdiği veya vermeyi taahhüt ettiği para, mal veya menfaat hediyesidir" şeklinde tanımlandığını, davalının hukuken evlenemeyecek olması karşısında mehir senedinin geçerli olduğunun düşünülemeyeceğini beyan ederek davanın reddi ile alacaklının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir....
Davalılar, davacı ile evlenirken 300 YTL. bedelli mehir karşılığı olarak , şarta bağlı ve boş senet alındığını, davacının sonradan istediği gibi doldurup, haksız olarak senedi takibe koyduğunu savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ... ile evlenirken takılacak olan altınlar yerine dava konusu senedin kendisine verildiğini ileri sürerek bu davayı açmış olup, davalı şikayeti ile sahte senet düzenlemekten açılan ve beraatine karar verilen ceza dosyasındaki beyanında , davalılar tarafından çeyiz senedi olarak boş şekilde bu senedin verildiğini, boşanma halinde bir ev parası kadar bedel kararlaştırıldığını, boşandıktan sonra da doldurup icra takibi yaptığını açıklamış, davalı da aynı dosyadaki beyanında, mehir eşyası yerine 300 YTL. bedelli senet düzenlendiğini ancak senede ne yazıldığını bilmediğini açıklamıştır....
Aile Mahkemesinin 2014/603 Esas, 2015/1042 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, kararın 22.02.2016 tarihinde kesinleştiği, taraflar arasında evlendikleri gün itibari ile mehir senedi düzenlendiği, davalı tarafın mehir senedindeki davaya konu eşyaları davacıya evlilik birliği içerisinde öncesinde ve sonrasında teslim etmediği, her ne kadar mehir senedinde davacının tüm mehir senedine tabi ziynet ve eşyaları teslim aldığına dair ibare bulunsa da dinlenen tanık anlatımları ve davacı tarafın beyanı ile teslim yapılmadığının anlaşıldığı, bu halde mehir senedinden kaynaklı alacak talebine ilişkin davadaki uyuşmazlığın Aile Hukukundan değil Borçlar Hukukuna tabi sözleşmeden kaynaklandığı ve davayı görmeye genel mahkeme sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Konya 1....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/646 KARAR NO : 2022/736 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2022 NUMARASI : 2021/117 ESAS - 2022/132 KARAR DAVA KONUSU : MEHİR ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıyla Rize Aile Mahkemesi'nin 2018/44- 71 E-K sayılı ilamıyla boşandıklarını, düğün öncesinde imam nikahında davalının kendisine 200 gram altın mehir bedeli olarak belirlediğini, mehir senedinin de bulunduğunu, ancak davalının bu bedeli tarafına ödenemediğini belirterek, açılı davanın kabulü neticesinde mehri müeccel olarak belirlenen 200 gram altının boşanma ilamının kesinleşme tarihi olan 07/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Mehmet evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, davalı İbrahim'in de senedi kefil sıfatı ile imzaladığını, mehir senedinde belirtilen 150 gram altının evlilik birliği içinde müvekkilinden borç ve ihtiyaçlar için alınıp, daha sonra verilmediğini, yine mehir senedinde belirtilen eşyaların da evlilik birliği içerisinde müvekkiline verilmiş ise de, tarafların, davalının ailesiyle birlikte yaşaması sebebi ile davalının ailesi tarafından eşyaların kullanımının engellendiğini ve taraflar ayrı yaşamaya başladıktan sonra da müvekkiline verilmediğini belirterek eşya ve altınların bedeli için şimdilik 2.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 80.950,00 TL olarak ıslah etmiştir....