DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Her ne kadar ilk derece mahkemesi tarafından davacının altınları davalıya verdiğine dair yazılı belge ibraz edemediğinden bahisle davanın ziynet eşyaları yönünden reddine karar verilmiş ise de, davacının dava ve cevaba cevap dilekçesindeki anlatımı ile mehir senedinde belirtilen ziynet eşyalarının davacıya teslim edildiğinin anlaşıldığı ancak bu ziynet eşyalarının daha sonra davalı tarafça ev yapılırken davacıdan alındığının tanık Bekir'in beyanı ile sabit olduğu, tanık Harun'un beyanın da altınların davalı tarafından alınıp davacıya iade edilmediğini desteklediği, hal böyle olunca altınlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, buna göre mehir senedinde belirtilen eşya ve altınların taraflara müşterek olarak bağışlandığı, davacının mehir senedindeki altınların dava tarihindeki değerinin yarısı olan 55.562,50 TL üzerinden hak sahibi olacağı, davanın kısmi dava olarak açıldığı, ziynet...
Davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde, mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Bu sebeple, uyuşmazlık, aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı ( TBK 286 vd.) alacak istemi niteliğindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. Bu nedenle 20.000,00 TL mehri müeccel bedeli yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken aile mahkemesi sıfatı ile bakılarak davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu görülmüştür....
Aile Mahkemesinin 2020/635 esas sayılı dava dosyası ile boşanma davalarının olduğunu, davalının annesinin müvekkiline takılan altınları rızası dışında aldığını bir daha geri vermediğini, ayrıca taraflar evlenirken mehir senedi ve çeyiz senedi düzenlediklerini, çeyiz eşyalarının da evde kaldığını, mehir senedindeki ziynetleri de vermediklerini, tüm bu kişisel eşyaların müvekkiline iadesinin gerektiğini, aksi halde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 10.000,00 TL'nin işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderlerinin davalıya tahmilini talep ve dava etmiştir....
Dava, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri ve ziynet-mehir alacağına ilişkindir. Davacının, ziynet ve mehir alacağına yönelik davasının bu dosyadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine ve istinaf itirazların tefrik edilen dosya üzerinden yapılmasına karar vermek gerekmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Osman evlenirken düzenlenen mehir senedindeki eşyaların davacıya verilmediğini, altınların davalı Osman tarafından ektiği tarlaların masrafına harcandığını, mehirdeki eşyaların ise davalının yeni eşiyle birlikte yaşadığı evde kullanıldığını belirterek mehir senedinde yazılı ziynet ve eşyaların bedeli için şimdilik 5.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, 20/10/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile de dava değerini 35.749,00 TL olarak ıslah etmiştir....
CEVAP: Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan 10/05/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, miras bırakanın sağlığında mallarını mirasçıları arasında makul ölçüler içerisinde, dengeli bir biçimde paylaştırmışsa artık mirasçıdan mal kaçırmak onları aldatmak kastı ve iradesi bulunmadığından muris muvazaasından söz edilemeyeceğini, murisin sağlığında davalı dışındaki mirasçıları arasında dengeli tasarruflarda bulunduğunu, dava konusu taşınmazların davalıya mehir olarak verildiğini, dava konusu taşınmazların devrinin mehir olarak gerçekleştiğini, müvekkilinin murisin ikinci eşi olduğunu, murisin davacının saklı payını ihlal ve mal kaçırma kastı ile hareket etmediğini, evlilik birliği devam ederken dava konusu taşınmazları davalıya mehir olarak devrettiğini, bu nedenle davacının haksız ve yasal dayanaktan yoksun davasının reddine, yargılama giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
, YILLIK İZİN ÜCRETİ ALACAĞI, FAZLA MESAİ ALACAĞI, HAFTA TATİL ÜCRETİ ALACAĞI, ULUSAL BAYRAM VE TATİL ÜCRETİ ALACAĞI, SAĞLIK HARÇAMALARI, EK ÜCRET ALACAĞI, HİSSE SENEDİ ALACAĞI, PRİM İKRAMİYE, JESTİYON , HARCIRAH, AGİ VE YOL ALACAKLARI istemine yönelik davaların REDDİNE" şeklinde karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davanın davalı Ayhan yönünden REDDİNE, 2- Mehir senedinde geçen 150 gram ziynet ve mehir senedinde yazılı eşyalar yönünden davalı Recep'e karşı açılan davanın husumetten REDDİNE, 3- Mehir senedinde yazılı ziynet eşyaları yönünden davalı Ahmet'e karşı açılan davanın REDDİNE, 4- Mehir senedinde yazılı eşyalar yönünden davalı Ahmet'e karşı açılan davanın KABULÜNE, a) Buzdolabı Beko marka 1 adet 800- TL, b) Çamaşır makinası Beko marka 1 adet 1.200- TL, c) Bulaşık makinası 1 adet 1.100- TL, d) Fırın Beko marka 1 adet 850- TL, e) Yatak odası(Demonte şeklinde gardrop, 2 parçalı baza, 1 adet şifonyer, 2 adet Komidin, 2 adet yatak 1.500- TL, f) Oturma grubu, (2 adet 3'lü koluk, 2 adet tekli koltuk) 1.400- TL, g) Salon grubu (2 adet 3'lü koltuk, 2 adet berjer) 1.500- TL, h) Halı...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının, davalılar aleyhinde açtığı davada 02/03/2019 tarihinde düzenlenen senette davalılarca yerine getirilmeyen 350 gram mehir altınının iadesi için dava açtığı, davaya dayanak senedin mehri müeccel senet olması nedeni ile Dairemizin 2021/2173 Esas 2021/1650 Karar sayılı ilamı ile HMK 353/1- a-3 maddesi gereğince görev yönüyle İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırıldığı, bunun üzerine Konya 2.Aile Mahkemesinin 2021/764 Esas 2021/674 Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın Konya 8.Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği ve yargılama yapılarak karar verildiği, talep konusu 350 gram mehir alacağının mehri müeccel olması sebebi ile yargılamanın genel görevli mahkemelerde yapılması gerektiği, bu nedenle dosyanın istinaf incelemesi görevinin Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Mustafa evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, senedin davalı Nasır tarafından da kefil olarak imzalandığını, senetteki edimin davalılarca yerine getirilmediğini belirterek 300 gram 22 ayar altının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 50.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir senedine konu altınların bir kısmının düğün esnasında davacıya takıldığını, bir kısmının da daha sonra davacıya verildiğini, ayrıca bağıştan rücu koşullarının oluştuğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir....