FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/374 Esas KARAR NO: 2021/4 DAVA: Markaya Tecavüzün Önlenmesi ve Men'i ile Manevi Tazminat KARŞI DAVA : Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti ve Önlenmesi ile Manevi Tazminat, Markanın Hükümsüzlüğü DAVA TARİHİ: 31/08/2018 KARŞI DAVATARİHİ: 26/10/2018 KARAR TARİHİ: 12/01/2021 Davacı-karşı davalı vekili tarafından davalı-karşı davacı aleyhine açılan markaya tecavüzün önlenmesi ve men'i ile manevi tazminat davası ile davalı-karşı davacı vekili tarafından davacı-karşı davalı aleyhine açılan markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi, manevi tazminat ve markanın hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılama sonucunda; İSTEM / Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı şirketin ---- ibaresini marka olarak ---- ettirdiğini, ---- tanıttığı ve bilinen bir marka haline geldiğini, davalı şirketin de bu durumdan haberdar olarak benzer markayla aynı tip ürünlerin piyasada satım ve pazarlamasını...
de üretim imkanı bulunması ve tecavüzün önlenmesi bakımından imhanın kaçınılması ispatlanamadığından reddine, davacının manevi tazminat talebinin kabulü ile 1.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 16.303,74 TL maddi tazminatın 2.000,00 TL'sinin dava tarihinden, 14.303,74 TL'sinin ıslah tarihi olan 10.10.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir....
İSTANBUL 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/147 KARAR NO : 2023/1 DAVA : MARKAYA TECAVÜZ - HAKSIZ REKABETİN TESPİTİ, DURDURULMASI, ÖNLENMESİ, ORTADAN KALDIRILMASI VE MANEVİ TAZMİNAT DAVA TARİHİ : 14/09/2018 KARAR TARİHİ : 02/01/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Markaya Tecavüzün - Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi, Ortadan Kaldırılması ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda....
kabul edilemeyeceği, dolayısıyla terkin talebinin yerinde olduğu, TTK'nun 52.maddesi uyarınca ticaret unvanını kullanma hakkının münhasıran sahibine ait olup terkin edilinceye kadar kullanılmasının marka hakkına tecavüz teşkil etmeyeceği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, davalının ticaret unvanında yer alan "..." sözcüğünün terkinine, davacının markaya tecavüzün tespiti ve önlenmesi ile manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir....
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Asıl dava, davacının marka ve isim hakkına yönelik tecavüzün tespiti, önlenmesi, durdurulması ve maddi manevi tazminat istemine ilişkin olup mahkemece markaya tecavüzün tespitine, maddi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile 956.380,14 TL maddi tazminatın, manevi tazminatın kısmen kabul kısmen reddi ile 15.000.- TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmiştir....
teşkil etmediği, bu nedenle talep edilen maddi ve manevi tazminat tutarlarının iki markaya tecavüz eidlmiş olması nedeniyle buna göre belirlenmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile talep edilen tazminatlardan 1/3 oranında indirim yapılarak------- manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir....
KARŞIOY Dava, davacıya ait tescilli "..." ibareli markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespit ve men'i ile maddi-manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Dairemizin yerleşik uygulaması gözetildiğinde, tescilli ticaret unvanındaki kılavuz sözcüklerin unvanın olağan kullanımı dışında "markasal olarak kullanılması" ve 556 sayılı KHK'nın 7. ve 8. maddesi hükümleri gereğince diğer koşulların varlığının saptanması halinde, bu olgu tescilli markaya tecavüz olarak değerlendirilebilir. Böyle bir durumun varlığı halinde, mahkemece, davalının unvanını tescilsiz marka olarak kullanmak suretiyle tescilli markaya tecavüzde bulunduğunun saptanması ve bu durumun doğal sonucu olarak unvanın "markasal olarak kullanımının önlenmesine" karar verilmesi ile yetinilmesi gerekir....
P." markalarının bulunduğunu, davalının bu markaları şirket faturaları üzerinde haksız ve izinsiz olarak aynen kullandığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla markaya tecavüzün ve TTK hükümlerinin ihlali ile haksız rekabet yapıldığının tespitini, tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulması ve ortadan kaldırılmasını, davalının haksız ve kanunsuz bir şekilde ürettiği ürünlerin ve piyasa arzının durdurulmasını ve önlenmesini, hükmün ilanını, dava tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek avans faiziyle birlikte yoksun kalınan kazanç ve itibar tazminatı da dikkate alınarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalının 1.000 TL maddi, 7.500 TL manevi tazminata hükmedilmesini, tespit dosyasında yapılan masrafların da davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir....
tespiti, önlenmesi ve şimdilik 5.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sabit olmayan markaya tecavüzün önlenmesi, haksız rekabet ve tazminat davalarının ayrı ayrı reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce kısmen bozulmuştur. Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir. ...-Dava, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi tazminatın tahsili, ticaret unvanın terkini istemlerine ilişkindir....