Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Liman Turizm ve Ticaret Merkezi Projesi) hazırlanarak müvekkili tarafından projenin hayata geçirilmesi için 2002 yılında çalışmalara başlandığını, projenin “...” olarak adlandırıldığını ve bu isimle özdeşletiğini, müvekkili tarafından “...” isminin marka olarak tescili için başvuruda bulunulduğunu, “TDİ ...” ibareli markanın 2013/08898, “... İSTANBUL” ibareli markanın ise 2013/08899 başvuru numarası ile koruma altına alındığını ancak, marka başvuruları sırasında “...” ibaresinin davalı adına 2010/ 03265 no ile, 18, 35, 36, 37, 39, 41 ve 43. sınıflarda tescil edildiğinin öğrenildiğini, anılan ibare üzerindeki gerçek hak sahibinin ve öncelik hakkının müvekkiline ait olup, bu proje ve ismin tanınmış marka statüsünde olduğunu, davalının kötü niyetli olup, markanın fiilen de kullanılmadığını ileri sürerek, davalı adına tescilli 2010/03265 no'lu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE : Dava, davalı ..... ait ... tescil nolu markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir. Türk Patent ve Marka Kurumu'ndan gelen kayıtlardan, ... tescil numaralı markanın 14/05/2015 tarihinden itibaren on yıl müddetle davalılar adına tescilli olduğu anlaşılmıştır. Taraf delilleri toplanmış, bildirilen tanıklar dinlenmiştir. 6769 Sayılı SMK'nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez....

      nin tek ortaklı yetkilisi olduğunu, müvekkilinin "...... " ve "..... " ibareli markalarının TPMK nezdinde tescilli sahibi olduğunu, müvekkilinin bu markalar ile sektörde başarılı ve tanınan bir konumda olduğunu, davalının TPMK nezdinde tescilli ...... tescil numaralı "...... " ibareli markasının, müvekkilinin tescilli "..... " ve "...... " ibareli markalarıyla görsel, işitsel ve kavramsal olarak ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, davalının marka tescilinin kötü niyetli olduğunu, davalının, müvekkilinin bilirliğinden ve güvenirliğinden faydalanmak amacıyla, davaya konu markayı haksız ve hukuka aykırı olarak tescil ettirdiğini ve bu nedenle müvekkilinin markadan doğan haklarının ihlal edildiğini iddia ederek, davalı adına TPMK nezdinde tescilli ..... tescil numaralı markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir....

        Sözleşmesine göre menşe ülkede tescil edilmiş markanın ve ayrıca müvekkilinin "..." unsurlu ticaret unvanın korunacağını, müvekkili markasının Türkiye'de de tanındığını ileri sürerek ... ...'nun 2013-M-1517 sayılı kararının iptalini, davalı adına kayıtlı "...+ŞEKİL" markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkili kurumun kararının yerinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ..., davanın reddini istemiştir....

          "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davad verilen 10/07/2013 tarih ve 2012/214-2013/145 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, 1910 yılında kurulan ve İtalya'da yerleşik bir şirket olan müvekkilinin sıl ve ayırt edici unsurlu tanınmış markalarının olduğunu, birçok yerel ve bölgesel tescillerle birlikte uluslararası marka tescillerinin bulunduğunu, davalınıareli markayı 3, 30 ve 32. sınıflarda adına tescil ettirdiğini, ancak markayı kullanmadığını ileri sürerek, davalıya ait 2002/32049 sayılı markanın 556 sayılı KHK’nın 14 ve 42/1-c. maddeleri uyarınca hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            markalarının müvekkilinin markalarına ve ticaret unvanına tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğini, davalının kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, davalının 2009/19129 no'lu “...” ve 2009/09811 no'lu “... ...” markalarının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini, 2009/09811 no'lu markanın tamamen terkin edilmemesi halinde “...” ibaresinin markadan çıkartılmasını, haksız rekabetin tespiti ile durdurulmasını ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir....

              Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, çekişmeli başvurunun standart karakterle yazılmış "...." ibaresinden oluştuğu, itiraza dayanak markaların ise, standart karakterle yazılmış..... ibarelerinden oluştuğu, taraf işaretlerinde başkaca bir şekil unsurunun olmadığı, ortalama tüketicilerin en azından taraflara ait çekişmeli marka ve işaretleri taşıya....’nun 2013-M-7390 sayılı kararının iptaline, 2011/31365 sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir. -/- 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, .... kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü davasıdır. Mahkemece, yukarda özetlendiği gibi davanın kabulüne,....kararının iptaline ve markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiştir....

                , davalının kötü niyetli olduğunu, 23/11/2001 tarih ve ... numarası ile davalı şirket adına tescilli markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE : Dava, davalı yana ait .... tescil nolu markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir. Türk Patent ve Marka Kurumu'ndan gelen kayıtlardan, ..,..,..,... ve .... tescil numaralı markaların davacı adına kayıtlı olduğu, hükümsüzlüğü talep edilen .... tescil numaralı markanın ise davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır. 6769 Sayılı SMK'nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Aynı kanunun 6/9 maddesi uyarınca kötü niyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir....

                    G E R E K Ç E:Davalı markasının hükümsüzlüğü ve sicilden terkini talepli davada, mahkemece davacı vekilinin markanın yargılama süresince üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönündeki tedbir talebi kabul edilmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda ticaret unvanını markalaştırmak üzere marka olarak da tescil ettirdiklerini beyanla tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir. Dava markanın hükümsüzlüğü talebiyle açılmış olup, usul ekonomisi ve yargılamanın taraf değişikliği nedeniyle sürüncemede kalmaması açısından, dava konusu markanın yargılama süresince üçüncü kişilere devrinin, tedbiren engellenmesine ve teminat alınmasına ilişkin kararı yerinde olmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.'...

                      UYAP Entegrasyonu