Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/501 Esas KARAR NO : 2022/29 DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) DAVA TARİHİ : 11/06/2021 KARAR TARİHİ : 25/02/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/03/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin "..." markasının salt ve mutlak sahibi olduğunu, başka hiç kimsenin bu markayı kullanamayacağını, davalının bu markanın başına ... ibaresini ekleyerek asla hukuki ve cezai mesuliyetten kaçamayacağını, davalının müvekkili markasını uzun süredir bildiğini, bu işyerini açmadan evvel ve açtıktan sonra da müvekkilinin alışveriş yaptığı, yani ekler siparişi verip düzenli ticaret yaptıkları bir ticari partneri olduğunu, ihtilafın hem cezai hem de hukuki boyutu olduğunu, davalının markayı hem işyerinde hem tabelada hem de sanal ortamda noter ihtarlarına rağmen ısrarla kullanmaya devam ettiğini, markalarına...

    Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez....

      Davacı vekili bu kez karar düzeltme talebinde bulunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen aşağıdaki bent dşında kalan sair karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, marka hakkına tecavüzün önlenmesi, haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve sonuçlarının ortadan kaldırılması ve davalı markasının hükümsüzlüğü talebine ilişkin olup mahkemece, davacının 5 yıldan daha uzun bir süredir sessiz kaldığı, bu sürenin hükümsüzlük davası açılmasında hak düşürücü süre olduğu ve davalının kötüniyetinin de ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

        Davacının marka haklarına tecavüz edildiğinin tespiti ve önlenmesi davasıyla ilgili yapılan incelemede ise; Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinin yollamasıyla SMK'nun 7/2-b maddesinde tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir....

          Davacının marka haklarına tecavüz edildiğinin tespiti ve önlenmesi davasıyla ilgili yapılan incelemede ise; Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinin yollamasıyla SMK'nun 7/2-b maddesinde tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir....

            Dava, marka sahibi tarafından davalı marka sahibi aleyhine açılan marka hakkına tecavüzün men ve refi, marka hakkına tecavüz oluşturan fiillerin durdurulması, tecavüzün giderilmesi, bu fiillerden kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası ile davalı adına tescilli bulunan markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Davacı vekili tarafından, hükümsüzlük talebi yanında, marka hakkına yönelik tecavüzün giderilmesi de talep edildiğine göre, 6769 sayılı Kanunun 156/3. maddesi uyarınca dava davacının yerleşim yeri veya hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yahut bu fiilin etkilerinin görüldüğü yerde açılabilir. Davacı işbu davayı kendi ikametgâhı mahkemesinde açtığından İlk Derece Mahkemesi yetkili olup, yerinde olmayan gerekçeyle ve 6769 sayılı Kanunun 156/3. maddesi uyarınca hükümsüzlük davalarında uygulanabilen yetkinin ortak yetkili Mahkeme olduğu değerlendirilerek yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bu sebeple davacı istinaf başvuru sebebi yerinde görülmüştür....

            Dava, marka sahibi tarafından davalı marka sahibi aleyhine açılan marka hakkına tecavüzün men ve refi, marka hakkına tecavüz oluşturan fiillerin durdurulması, tecavüzün giderilmesi, bu fiillerden kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası ile davalı adına tescilli bulunan markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Davacı vekili tarafından, hükümsüzlük talebi yanında, marka hakkına yönelik tecavüzün giderilmesi de talep edildiğine göre, 6769 sayılı Kanunun 156/3. maddesi uyarınca dava davacının yerleşim yeri veya hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yahut bu fiilin etkilerinin görüldüğü yerde açılabilir. Davacı işbu davayı kendi ikametgâhı mahkemesinde açtığından İlk Derece Mahkemesi yetkili olup, yerinde olmayan gerekçeyle ve 6769 sayılı Kanunun 156/3. maddesi uyarınca hükümsüzlük davalarında uygulanabilen yetkinin ortak yetkili Mahkeme olduğu değerlendirilerek yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bu sebeple davacı istinaf başvuru sebebi yerinde görülmüştür....

            Dava, markanın hükümsüzlüğü, marka hakkına tecavüzün tespiti, men'i ve ref'i ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

              Maddesinde düzenlenmiş bulunan hükümsüzlük koşullarının dava konusu olayda mevcut olmadığı, davalının kullanımının marka tesciline uygun kullanım olması nedeniyle marka tecavüzü ve haksız rekabet eyleminin koşulları da somut olayda bulunmadığından davacının tüm istemlerinin reddine" karar verilmiştir....

                Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, ticaret unvanına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men’i ile ticaret unvanına dayalı tescilli markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen 21.05.2019 tarihli karar Dairemizin 24.05.2018 tarih 2016/12574 Esas 2018/3933 Karar sayılı ilamı ile hükümsüzlük yönünden bozulmuş, sair temyiz istemleri ise reddedilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu