taşkın haciz nedeni ile müvekkilinin uğramış olduğu manevi zararın tazmini için 10.000,00 TL manevi tazminatın haksız haciz tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz şartları huzurda bulunan dosyada oluşmamış olup, yerel mahkemece hüküm altına alınan ihtiyati haciz kararının yapılacak olan istinaf incelemesi neticesinde kaldırılması talep edildiğini, müvekkilin tüm malvarlığı üzerinde ihtiyati haciz uygulanması hukuka aykırı olduğu gibi yapılan haciz işleminin de açıkca taşkın haciz mahiyetinde olduğu aşikar olduğunu, manevi tazminat tutarının kabul edilebilirliği söz konusu olmadığını, istinaf taleplerinin kabulune karar verilmesi ile öncelikle şartları oluşmayan hukuka aykırı olarak yerel mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının tümden kaldırılmasına, daireniz aksi kanaatte ise taşkın haciz hususu göz önüne de alarak ilgili ihtiyati hacizlerin müvekkilin gayrimenkulleri ve arsaları üzerinden kaldırılmasına karar verilerek yalnızca müvekkilin 11 adet plakası üzerinden devamına karar verilmesini vekaleten talep ettiğini, taşkın haciz durumunun da göz önüne alınarak ilgili ihtiyati hacizlerin...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Davacı vekilinin ihtiyati haciz konulması talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar vekilinin süresi içerisinde vermiş olduğu istinaf dilekçesi ile; ihtiyati haciz için tam ispat koşulunun gerekmediğini, yaklaşık ispatın yeterli olduğunu, ihtiyati haciz kararı için yaklaşık ispatın sağlandığı, tarafların kusur durumu eldeki veriler ile dahi anlaşıldığını, mağdurların manevi zararların aşikar olduğu gibi nedenlerden dolayı ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
un taşınır ve taşınmaz mallarına maddi tazminat talebi ile sınırlı olarak ihtiyati haciz konulması gerekirken, talebin reddi usul ve yasaya aykırı olup, davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, 6100 sayılı HMK'nun 353/1.b.2 maddesi gereğince; teminat karşılığı ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin manevi tazminat istemine ilişkin ihtiyati haciz talebinin reddine dair istinaf itirazları yönünden yapılan incelemede; Davacı vekili müvekkilinin kaza nedeniyle ağır şekilde yaralandığını, ruhsal durumunun bozulduğunu, günlük hayatında zorluklar yaşadığını vs. belirterek 80.000,00-TL manevi tazminatın davalılar ... ve ...’dan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir....
Bu sebeple davacıların manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceğinden göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 Sayılı HMK'nun 36/1- b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla, ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İBK'da göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür....
Maddesi uyarınca haksız haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalının icra takibinde kötü niyetinin ve ağır kusurunun varlığı ile buna bağlı olarak zararının oluşması gerektiği, somut olayda davalının iptal yazısı ile iptal edilen davacıya vermediği senetlerin iptal yazısını silerek kötü niyetli veya ağır kusuru ile icra takibine giriştiği, davacının taşınmazları üzerine kaydi haciz koyduğu, her ne kadar fiili haciz uygulanmamış ise de, davalının açılan senedin iptali davası nedeniyle fiili haciz imkanı bulamadığı gibi borç miktarının düşüklüğü, taşınmazlara konan haciz nedeniyle taşınmazların vasıf ve cinsi gözetildiğinde, borcun çok çok üzerinde olduğu anlaşılmakla, ayrıca dinlenen tanık anlatımlarına göre, davalının davacıyı icraya verdiği ve haciz geldiği yönündeki dedikoduların da oluştuğu anlaşılmakla, Açıklanan nedenlerle davalının kusuru, Yargıtay 4....
ın yaralandığını ve bu kaza nedeniyle uzun süre çalışamamış iş gücü kaybına uğramış olduğunu, gerek yaralanması, gerekse tıbbi müdahaleler nedeni ile büyük bedeni acılar yaşamış olduğunu, bu durumun kendisinde büyük manevi acı ve ızdıraba neden olduğunu, halen sağlığına kavuşamamış olduğunu beyan ederek 50,00 TL geçici, 50,00 TL kalıcı iş gücü kaybı olmak üzere 100,00 TL tazminatın davalılardan, 100.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsil edilmesine karar verilmesini, kazaya karışan ... plaka sayılı aracın kaydına teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasını talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, ... tarihli ara karar ile davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği görüldü....
TL geçici, 50,00 TL kalıcı iş gücü kaybı olmak üzere 100,00 TL tazminatın davalılardan, 100.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsil edilmesine karar verilmesini, kazaya karışan 34 XX 826 plaka sayılı aracın kaydına teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasını talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili, davacının usulsüz ödeme emri tebligatının iptali için İcra Hukuk Mahkemesinde açtığı davanın reddedildiğini, tebligatın usulsüz olmadığını, tebligatın yapıldığı adresin daha önce faturaların tebliğ edildiği adres olduğunu, davacının itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleşerek haciz işleminin yapıldığını, borçlu şirketin haciz edilen malları teslim almak için icra dosyasına ödemede bulunduğunu, bankaya müvekkili adına davacı tarafından haciz günü para yatırıldığını, icra dosyasına yapılan ödemeyi müvekkilince çekilmeden önce öğrendiklerini, söz konusu havale ile dosya borcu kapanmadığından dosyaya yatan paradan dosya borcunun kapatılması için gerekli olan rakamın tahsil edilip kalan rakamın iade edildiğini, davacının sırf icra masrafı ve vekalet ücreti ödememek için bu davayı açtığından manevi tazminat şartlarının da oluşmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....
Bu sebeple davacıların manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceğinden göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 Sayılı HMK'nun 36/1- b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İBK'da göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür....