Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 22/09/2014 gününde verilen dilekçe ile yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat, yapılan saldırının önlenmesi ve yayın istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, diğer taleplerin reddine dair verilen 08/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, internet yoluyla kişilik haklarına yapılan saldırının önlenmesi, maddi ve manevi tazminat ve yayın istemlerine ilişkindir. Mahkemece, manevi tazminata ilişkin istemin kısmen kabulüne, diğer istemlerin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı vekili; davalıların içerik sağlayıcısı oldukları “www.olay53.com” isimli internet sitesinde “......

    tazminat şartlarının oluştuğu gerekçesi ile davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü cihetine gidilmiştir....

      Şti. ve diğeri aleyhine 17/08/2010 gününde verilen dilekçe ile basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 21/12/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, mahkemenin yetkisizliği nedeniyle dava dilekçesi reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur....

        Somut olayımızda davacının şahsiyet haklarına bir saldırı bulunmadığından, manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak manevi tazminat isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 21.15 TL temyiz harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24.6.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Somut olayımızda davacının şahsiyet haklarına bir saldırı bulunmadığından, manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak manevi tazminat isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 21.15 TL temyiz harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24.6.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 15/08/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istem kısmen kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kendisi ile evli olduğunu bildiği halde dava dışı eşi ile birlikte olduğunu, eyleminin kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğunu iddia ederek, uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur....

              Davacı, davalı Şirket'e ait gazetenin 03.12.2009 tarihli nüshasında “....ç'ın ikinci pilot bölgesi” başlığı ile ve 30.12.2009 tarihli nüshasında “O Savcıya 26 Yıl İstendi” başlığı ile yayımlanan haberlerle kişilik haklarına saldırı oluştuğunu ileri sürerek, davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir. Davalı ise, haberde davacının kişilik haklarına herhangi bir saldırı söz konusu olmayıp; hakaret, iftira niteliği taşıyan ve gerçeğe aykırı beyanlarda bulunulmadığını, gazetede yayımlanan haberin o tarihte gündemde olan olay ve iddialara ilişkin ve hukuka uygun olduğunu belirterek, istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; bahse konu tarihte davacı hakkında.......

                Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi için yasalar manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (TBK 56) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (TBK 58). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile TBK’nın 58. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında TBK’nın 58. maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve TBK’nın 58. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....

                  DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen nafakalar ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı-davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için tazminat talep eden tarafın kusursuz veya az kusurlu olması yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı teşkil eder nitelikte olması gerekir (TMK m. 174/2). Boşanmaya sebep olan olaylar bu nitelikte değilse manevi tazminata hükmedilemez. Davacı-davalı erkeğin boşanmaya neden olan kusurlu davranışları davalı-davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kişilik haklarına saldırı nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen 29/06/2021 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. K A R A R Hükmüne uyulan Dairemiz 13/10/2020 gün ve 2020/2230 E.- 2020/3352 K. sayılı ilamında "…mahkemece uyulan Dairemizin son bozma ilamında açıkça ifade edildiği üzere, dava konusu söz ve ifadeler bir bütün halinde değerlendirildiğinde, ifade özgürlüğü kapsamında korunması gereken kişisel değer yargısı niteliğinde olmayıp, eleştiri sınırlarını aşan, davacının kişilik haklarını zedeler nitelikte olup, kişilik haklarına saldırı mahiyetindedir....

                      UYAP Entegrasyonu