"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı ... tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 03/12/2009 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine ve davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... tarafından davacı-karşı davalı ... aleyhine 25/12/2009 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/10/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı-karşı davacı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/02/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 01/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 06/01/2015 tarihli ... TV kanalında yayınlanan "S..." programına konuk olan davalının, davacı hakkında ...'ın 2011 yılında Twitter'dan tanışıp ...'a gelmesini sağladığı ...'in o dönem evli olduğu ...'...
Mahkemenin boşanma sebebi olarak kabul ettiği olaylar, davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı gibi; dosyada kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilebilecek erkekten kaynaklanan başkaca maddi bir hadisenin varlığını gösteren bir kanıt da bulunmamaktadır. Bu durumda, Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları kadın yararına gerçekleşmemiştir. Öyleyse, davacının manevi tazminat isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde manevi tazminata hükmedilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple manevi tazminat yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 30.11.2015 (Pzt.)...
Davacı, davalıya ait otelin kaçak kısımlarının yıkımı sırasındaki beyanlarıyla kişilik haklarına saldırıldığından dolayı 20.000,00 TL manevi tazminat istemiştir. Davalı tarafın ilçe emniyet müdürü olan davacının kendisi aleyhine yaptığı uygulamalar nedeniyle beyanda bulunduğu ancak eleştiri sınırını aşarak rüşvet almakta olduğunun ima edildiği gerekçesiyle yerel mahkemece 15.000,00 TL manevi tazminata hükmolunmuştur. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir....
Gazete Dergi Basım A.Ş. aleyhine 23/06/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/04/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar taraflar vekillerince temyiz edilmiştir....
Gazete Dergi Basım A.Ş. aleyhine 19/06/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. Davacılar vekili; müvekkillerinden ...'in Prof. ... rütbesi ile Genel Kurmay Sağlık Daire Başkanı olarak, diğer davacı ...'nin ise Doç. Sağ. Albay rütbesi ile Genel Kurmay Sağlık Daire Sağ. Per. Pl. TŞK. Ş. Müdürü olarak görev yapan askerler olduğunu, ......
b) Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı ... yönünden istemin reddine, davalı şirket yönünden kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalılardan ... tarafından yazılıp diğer davalı tarafından basılan ““Bi’ Ermeni var” Hrant Dink Operasyonunun Şifreleri” adlı kitabın son sayfasına eklenen şemada davacının organize çete ilişkili polis olarak gösterildiğini, kitabın içerisinde de bu hususun işlendiğini, gerçeğe aykırı bu ifadelerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın davalı ... yönünden reddine, davalı şirket yönünden dava konusu yazının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hakimden saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir (TMK madde 24/I). Borçlar Kanunu’nun 98. maddesinin ikinci fıkrasında aynen “haksız fiillerden mütevellit mesuliyete müteallik hükümler kıyasen akde muhalif hareketlere de tatbik olunur” denilerek sözleşmeye aykırı davranışlar nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunulabileceği belirtilmiştir. Ancak sözleşmeye aykırı davranış manevi tazminat isteminin kabulü için yeterli değildir. Aykırılığın niteliğinden veya özel hal ve şartlar sebebiyle TMK’nın 24. maddesi hükmü ile korunan kişilik haklarına hukuka aykırı olarak haksız saldırı da bulunulması ve dolayısıyla kişilik haklarının zedelenmesi ve ayrıca BK’nın 49. maddesi hükmünde öngörülen yasal sorumluluk koşullarının oluşması durumunda manevi tazminat istenebilir....
Davacı, davalının olay günü alacağa konu senet bedellerini ödeyeceğinden bahisle buluşma teklif ettiğini ancak aralarındaki konuşma sırasında davacıdan aldığı senetleri yırtarak ödeme yapmadığını beyanla, karşılaştığı olumsuz muamele nedeniyle uğradığı manevi zararın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davacının kişilik haklarına herhangi bir saldırı olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacıya karşı ağır suç teşkil eden bir eylemde bulunmak sureti ile manevi üzüntüye uğramasına neden olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ...vd. aleyhine 12/06/2008 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/10/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekilleri taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yayın yolu ile kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Davacı Kanal 32 televizyonunda 06/06/2008 tarihinde yapılan yayında davalıların açıklamalarının gerçeğe uygun olmadığını, haksız, hukuka aykırı olduğunu kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu belirterek davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir....