Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2019 NUMARASI : 2017/251 ESAS, 2019/170 KARAR DAVA KONUSU : Manevi Tazminat (Kişilik Haklarına Saldırı Nedenli) KARAR : Adana 7....

Davacının dava dilekçesinde kişilik haklarına saldırı sebebiyle 10.000,00 TL manevi tazminat ve kararın yayınlanması isteminde bulunduğu, mahkemece davanın kısmen kabulü ile 7.500,00 TL manevi tazminatın tazmini ile fazlaya ilişkin talep ve istemlerin reddine karar verildiği, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 15/03/2018 gün, 2016/4870 Esas ve 2018/1917 Karar sayılı ilamı ile dava konusu olayın kişilik haklarına saldırı bulunmadığından davanın tümden reddedilmesi gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Şu halde, davacının kararı temyiz etmediği dikkate alındığında lehine hükmedilen 7.500,00 TL manevi tazminat kabulündedir. Buna göre; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 5236 sayılı Yasa ile eklenen Ek Madde 4’e göre karar düzeltmeye konu edilen bölümünün 15.910,00TL’den az olması durumunda karar düzeltilmesi yoluna gidilemez. Somut olayda karar düzeltmeye konu olan tutar bu düzeye ulaşmadığından dilekçenin reddine karar vermek gerekmiştir....

    Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 31/12/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/07/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçeleri kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davacıların talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. Davacılar vekili; davalı şirketin imtiyaz sahibi olduğu ......

      Devlet, bireyin manevi varlığının bir parçası olan kişisel şeref ve itibara keyfi olarak müdahale etmemek ve üçüncü kişilerin saldırılarını önlemekle yükümlüdür. ( Anayasa Mahkemesi Başvuru No: 2013/1123, 02/10/2013, paragraf 33) İlgili diğer kanun maddeleri şöyledir. Türk Medeni Kanunu 24. madde, “Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hakimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir. Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır." Türk Borçlar Kanunu 58. madde, “Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir....

      Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça kişilik haklarına her türlü saldırı hukuka aykırıdır." Yine BK.nun 49/1 maddesi "şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir" düzenlemesi bulunmaktadır. BK.nun 98.maddesi delaletiyle haksız fiiller babında yer alan 49.maddesinin sözleşme ilişkilerine de uygulanabileceği konusunda bir duraksama olmamalıdır. Ne var ki, manevi tazminata hükmedilirken şahsiyet haklarına hukuka aykırı şekilde bir saldırının varlığı da aranmalıdır. Sözleşme ilişkilerinde manevi tazminatın kabul edilebilmesi için salt sözleşmeye aykırı davranmak yeterli değildir....

        ın haberinde davacının kişilik haklarının ağır biçimde ihlal edildiğini, haberde davacının organize bir suç örgütü gibi gösterilerek hukuka aykırı yayın yapıldığını, aynı haberin davalıların sahibi olduğu internet sitesinde de yayınlandığını ileri sürerek gazete ve internet yayınlarının her biri için ayrı ayrı 10.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece dosya üzerinden, davanın basın yoluyla kişilik haklarına saldırı olduğu iddiasıyla manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, tarafların şirket olup, somut uyuşmazlıkta 6102 sayılı Yasa'nın 55. vd maddelerinin uygulama yeri olup olmadığının tartışılması gerektiği bu nedenle aynı Yasa'nın 4/a maddesi ve 5. maddesine göre görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir....

          Davacı, dava konusu yazının yer aldığı gazetenin 11.07.2010 tarihli nüshasında “Hayırcılar'dan hayır gelmez...” başlığı ile yayımlanan yazıyla kişilik haklarına saldırı yapıldığını ileri sürerek, davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir. Davalı taraf ise, yazıda basın özgürlüğü çerçevesinde eleştiri ve açıklamalar yapıldığını, yazının haksız saldırı teşkil etmediğini, istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; dava konusu yazıda geçen ibarelerin davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu gerekçesiyle istemin bir bölümü kabul edilmiştir. Basın özgürlüğü, Anayasanın 28. maddesi ile 5187 sayılı Basın Yasasının 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde basının özgürce yayın yapmasının güvence altına alındığı görülmektedir. Basına sağlanan güvencenin amacı; toplumun sağlıklı, mutlu ve güvenlik içinde yaşayabilmesini gerçekleştirmektir....

            yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir....

              Davacı, davalının içerik sağlayıcısı olduğu internet sitesinde kendisinin kişilik haklarına saldırı oluşturan ifadeler kullandığını, daha önce davalı aleyhine sitedeki yayınlar nedeniyle bir manevi tazminat davası açtığını ancak davalının bu yayınlara son vermediğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, kullanılan ifadelerin eleştiri niteliğinde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, kullanılan ifadelerin davacının mesleki saygınlığını zedelediği ve kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle istem kısmen kabul edilmiştir. Dosya kapsamından; davacının avukat olması nedeniyle davalı aleyhine vekil sıfatıyla açmış olduğu davalar bulunduğu gibi bizzat taraflar arasında görülmüş bazı davalar olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafından internette yayınlanan yazılar, taraflar arasındaki yargısal süreç hakkındaki eleştiriler ve değer yargısı niteliğindeki yorumları içermektedir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/12/2013 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/06/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, .... kaymakamı olarak görev yaptığını, ...'...

                  UYAP Entegrasyonu