Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı tarafından, haksız fiil teşkil eden trafik kazasından kaynaklı manevi tazminat taleplerine ilişkin olarak araçların sigortacısı olan sigorta şirketlerine karşı dava açılmamıştır. Bu nedenle, davacıların gerçek kişi olduğu, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı, sigorta hukukundan kaynaklanan bir talep olmadığı, davanın mutlak ticari dava olmadığı anlaşılmakla uyuşmazlığın genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kanaatine varılmıştır....

    Somut olayda; davacı tarafından, haksız fiil teşkil eden trafik kazasından kaynaklı manevi tazminat taleplerine ilişkin olarak araçların sigortacısı olan sigorta şirketlerine karşı dava açılmamıştır. Bu nedenle, davacıların gerçek kişi olduğu, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı, sigorta hukukundan kaynaklanan bir talep olmadığı, davanın mutlak ticari dava olmadığı anlaşılmakla uyuşmazlığın genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kanaatine varılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/06/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve davalılardan ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. K A R A R Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

        Manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Manevi tazminatın nasıl belirleneceği konusu Yargıtay HGK.'nun 24.12.2014 tarih ve 2014/21-872 E., 2014/1086 K. sayılı kararında belirtilmiştir. Gerçekten de söz konusu karara göre; “...Manevi tazminat isteminin temelinde, davalıların haksız eylemi yatmaktadır. Bilindiği üzere, haksız eylemin unsurları; zarar, fiil ile zarar arasında illiyet bağı, fiilin hukuka aykırı olmasından ibarettir. Öte yandan, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 47. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.) maddesinde düzenlenen manevi tazminatta kusurun gerekmediği, ancak takdirde etkili olabileceği, 22.6.1966 tarih ve 1966/7 Esas 1966/7 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıkça vurgulanmıştır. Bu kararın gerekçesinde, taktir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir....

          Mahkemece, toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulüne maddi tazminat talebi yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat talebi yönünden 6.000 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 13/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi 6110 sayılı değişik Yargıtay Kanunu'nun 14/a maddesine göre dairelerarası işbölümünün belirlenmesinde mahmeke kararındaki nitelendirme esas alınacağından ve mahkemece uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklı tazminat olarak nitelendirilmesi nedeniyle dosyanın Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 22.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde: Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, dava dilekçesinde 750,00TL maddi tazminat, davacı ... için 3.000,00TL manevi, davacı ... için 3.000,00TL manevi, davacı ... için 3.000,0TL manevi, davacı ... için 3.000,00TL manevi tazminat olmak üzere toplam 750,00TL maddi tazminat ve 12.000,00TL manevi tazminatın davalıdan tahsili istenmiştir....

                Dava trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, davalılar arasında sigorta şirketi bulunmamaktadır. 6102 sayılı TTK 4.maddesi kapsamında söz konusu dava mutlak ticari dava olmadığı gibi, her iki tarafın tacir olmaması sebebiyle dava nispi ticari dava niteliğinde de değildir. Salt haksız fiilden kaynaklı davada mahkememizin görevsiz olduğu ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, Yargıtay ......

                  TTK m. 56/1-e uyarınca, “Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, mesleki itibari, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse, Türk Borçlar Kanunu’nun 58’inci maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini isteyebilir.” TBK m. 58/1’e göre, “Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Haksız rekabete maruz kalan mağdurun manevi tazminat isteyebilmesi için, haksız rekabet eylemin kişilik haklarına bir tecavüz teşkil etmesi, bu tecavüz nedeniyle manevi bir zarar doğmuş olmalıdır....

                    vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/12/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 08/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, ancak kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına, davacının manevi tazminat talebi üzerinden nispi vekalet ücreti hesaplanarak hükmedilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu