Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, meydana gelen trafik kazası nedeniyle tazminat alacağının 6098 sayılı TBK 117. maddesi gereğince olay tarihinde muaccel hale geldiği açıktır. Sadece maluliyet oranı, kusur durumu ve tazminat miktarı çekişmelidir. Öte yandan, manevi tazminat isteminde zararın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince kısmi ve belirsiz alacak davası olarak açılmaya elverişli değildir. Bu sebeple davacının manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceğinden göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kabulüne karar verilmiş olması ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 Sayılı HMK'nun 36/1-b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez....

    Adına tescilli olan ... plakalı aracın kaydına teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir....

      Adına tescilli olan 34 XX 265 plakalı aracın kaydına teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir....

      Davalılar ....Şirketi vekili ile .... vekili farklı fakat benzer mahiyetteki istinaf dilekçelerinde; davacı yanın talep ettiği tazminatın davalı sigorta şirketlerince teminat altına alındığını, ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığını, manevi tazminat hakimin takdirinde olduğundan o istem yönünden de ihtiyati haciz kararı verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemişlerdir. Talep, trafik kazası nedenli maddi ve manevi tazminat istemli davada verilen geçici hukuki koruma kararına yöneliktir. Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK'nın 353. Ve 355. Maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür....

        İlk derece mahkemesince 17/03/2021 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz istemli tedbir talebinin kabulü ile İİK 257/1. maddesi uyarınca alacaklının toplam 460.000,00 TL alacağının alınabilmesini sağlamak için davalıların borca yeter miktarda olmak kaydıyla menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına takdiren teminatsız olarak ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. Davalılar vekilleri bu karara itiraz etmiş, duruşmalı incelenen itiraz talebinin reddi kararına verilmiştir. Davalılar vekileri istinaf dilekçesinde özetle; tedbir şartlarının oluşmadığını, verilen ihtiyati haciz kararının orantılılık ilkesine uygun düşmediğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmişlerdir. Dava; iş kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Talep; derdest dosyada davalılar aleyhine geçici hukuki koruma tedbiri olan ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir....

        Ancak ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklının alacağın varlığı ve haciz sebepleri hakkında yaklaşık ispat kuralları çerçevesinde kanaat getirecek deliller sunulması gerekir....

        Davacının manevi tazminat talebi açısından davaya konu olan olayda; manevi tazminat miktarı tümü ile ilk derece mahkemesi tarafından toplanılacak deliller ve yapılacak yargılama sonucunda takdir hakkı da kullanılmak suretiyle tespit edileceğinden bu aşamada, manevi tazminat olarak talep edilen miktar yönünden somut bir miktar belirlenmesinin mümkün olmadığı ve dolayısı ile ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu haliyle, somut olayda manevi tazminat bakımından ihtiyati haciz uygulanması da mümkün olmadığından davacının dava dilekçesindeki talebinin ihtiyati haciz olarak değerlendirilmesi halinde de geçici hukuki koruma talebinin reddine dair ilk derece mahkemesinin ara kararının bu yönüyle de usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı tarafın istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353- 1- b-1. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin uğramış olduğu zararın haksız eylemden kaynaklandığından, maddi ve tazminat alacaklarının haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale (vadesi gelmiş) geldiğini, yani müvekkilin zararının talep ve dava edilebilir hale geldiğini, halen devam eden Bilecik Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2020/3278 soruşturma sayılı dosyası da dikkate alındığında müvekkilinin maddi ve manevi zararlarının olduğunun mezkur ceza dosyası ve bu dosyada alınan kaza tespit tutanağı ve tanzim edilen kolluk tutanakları ile sabit olduğunu, haksız fiil tarihi itibarıyla müvekkilinin maddi ve manevi tazminat alacağının muaccel hale geldiğini ve davacı müvekkilinin tazminat alacaklarının, zararının rehinle temin edilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını ve ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.Dava,yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK'nın 355. maddesine göre...

          Bu durumda, geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde mahkemece davacının ihtiyati haciz isteminin davalı şirkete ait hangi taşınır veya taşınmazlara ilişkin olduğu somut olarak açıklatıldıktan sonra davacının tazminat talebi ile orantılı ve davalının hayatını etkilemeyecek biçimde "tedbirde ölçülülük" ilkesine uygun bir karar verilmesi gereklidir. Davalı T4 tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, davacının dava dilekçesinde davalı şirket hakkında ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu, mahkemece davalı şirket yönünden ihtiyati haciz kararı verildiği, davalı T4 hakkında verilmiş ihtiyati haciz kararının bulunmadığı gözetildiğinde davalı T4'ın istinaf başvurusunda hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmıştır....

          T3 50.000 TL manevi tazminat; çocuğu davacı T2 50.000 TL manevi tazminat ve küçük çocuğu davacı T1 100.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve mütesesilsilen tahsiline,tensiple birlikte özellikle davalı Şenol Mühen....

          UYAP Entegrasyonu