CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu aracın muhtelif tarihlerde yetkili servise getirilerek tespit edilen arızalar yönünden gerekli tamirlerin yapıldığını ve teslime hazır halde davacıya teslim edildiğini, ancak arızaların devam etmesi üzerine davacının satılan malın ayıplı olmasından doğan seçimlik haklarından satılanı ayıpsız bir benzeri ile değiştirme hakkını kullandığını ve bu kapsamda davacıya benzer bir aracın teslim edilmek üzere davacının da kabulü ile taraflar arasında 19.03.2018 tarihinde sulh ve ibra protokolü imzalandığını ancak akabinde söz konusu araç davacıya teslime hazır hale getirilmiş olmasına rağmen ve aracın teslim olduğu davacıya bildirilmesine rağmen davacının aracı almaya gelmediğini, davacıya sulh ve ibra protokolü ekli gerekli ihtarları içeren 26.03.2018 tarihli ihtarname ile ihtar çekildiğini, bu kapsamda müvekkilinin üstüne düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini talep ettiği görülmüştür....
Sıra no'suna kayıtlı ihtarname ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin talep edildiğini, dava konusu araç lüks, motor gücü yüksek bir araç olduğundan motordaki arızanın sürüş emniyeti açısından çok ciddi sakıncalar doğurmakta olduğunu, bu nitelikteki bir araçta motor arızasının önemli nitelikte ayıp olarak değerlendirilmesi gerektiğini, aracın gizli ayıp olduğunu ve giderilemediğini, müvekkilinin araçtan beklediği faydayı da sağlayamadığını ileri sürerek ayıplı malın yenisiyle değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. 6502 sayılı Kanun'un 11/1. maddesinde tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiş olup, buna göre; malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur....
Sigorta tarafından karşılandığını, aracı yeni aldığını, bu kadar kısa sürede böyle bir olayın meydana gelmesinin, lastiğin sahip olması gereken asgari özellikleri taşımadığı, ayıplı olduğu anlamına geldiğini ileri sürerek; Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan kaynaklanan seçimlik haklarından ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, bunun kabul edilmemesi halinde tespit edilecek değer kaybı bedelinin ve bunun yanında 15.000 TL de manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir....
ve de OPEL markasına ait diğer servislerden yapılan müdahalelere rağmen arızanın giderilemediğinin açık olduğunu, Kemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından da yaptırılan tespit bilirkişi raporunda da malın ayıplı olduğunu beyan edildiğini, müvekkilinin ayıpsız misli ile değiştirme talepli noter ihtarlarının da sonuçsuz kaldığını, müvekkilinin aracını ayıplı olması nedeni ile aracını kullanamadığını ve bu nedenle de araç kiralamak zorunda kaldığını belirterek, ayıplı malın ayıpsız misli ile değişimini, müvekkilinin ayıplı mal nedeni ile uğramış olduğu zararların davalıdan tahsilini, 2.478,00 TL araç kiralama masraflarının ve şimdilik 1000 TL maddi zararın davalı tarafından ödenmesini talep ve dava etmiştir, CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin yetkisiz olduğunu, müvekkilinin adresinin ve davacının aracı satın aldığı yerin Manisa olduğunu, bu nedenle Manisa Mahkemeleri'nin yetkili olduğunu, aracın müvekkili şirkete en son servis girişinin 09.04.2018 olduğu ve bu dava...
Davacının davalıdan satın aldığı aracın defalarca servise götürüldüğü halde onarılmadığı, arızanın sürekli tekrarlandığı, otomobilin üretimden kaynaklanan gizli ayıplı olduğu ve ayıbın devam ettiği, davacının değişim talebini noter ihtarı ile davalıya bildirmesi ile ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullandığı anlaşılmaktadır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunun 246 kıyas ve 227 maddelerinde ayıp halinde alıcının seçimlik hakları açıkça düzenlenmiştir. Davacının 6098 Sayılı yasa gereği ayıpsız misli ile değişim hakkı mevcut olup araçtaki arıza nedeni ile aracın mevcut hali ile kullanılmasının tehlike arz ettiği, ve ayıbın esasa etkili nitelikte olduğundan misli değişim talebinin kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir." gerekçesi ile "Davanın Kabulüne" karar verilmiş ve verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2022 NUMARASI : 2021/300 2022/167 DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : Mersin 2. Tüketici Mahkemesi ile Mersin 9....
saklı kalmak kaydıyla 100TL kısmi ayıplı malın satım bedeli ve satım tarihinden itibaren hesaplanacak en yüksek mevduat faizi ile birlikte olmak üzere toplam davalıdan tahsilini, taleplerinin kabul edilmediği takdirde ürünün misliyle değişimini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
Tüketicinin seçimlik hakkını hangi yönde kullandığı hususunda tereddüt var ise de, davacıya bu talebi hakkında değişim hakkını mı, ya da sözleşmeden dönme hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekir. Somut olayda ilk derece mahkemesince bedel iadesine karar verilmiş davacı, dilekçesindeki ilk talebi olan ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi talebiyle istinaf talebinde bulunmuş Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf talebinin reddine karar verilmiş davacı yine aynı talepte bu kez temyiz isteminde bulunmuştur. Bu minvalde davacının istinaf ve temyiz taleplerinde misliye değişim talep ettiği gözetildiğinde tüketicinin seçimlik hakkını misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunun kabulü gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya incelendi; Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece misli ile değişim yönünde davanın kabulüne karar verildiği, davalının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. (I)Servis kayıtlarına göre araçtaki yağ eksilmesinin ilk kez 15/12/2017 tarihli bakımda ileri sürüldüğü, davanın ise 26/06/2019 tarihinde açıldığı ve ayıbın gizli olduğu dikkate alındığında davalının zamanaşımına yönelik savunması yerinde görülmemiştir....