Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, ayıplı mal satışından kaynaklı sözleşmenin feshi, ödenen bedelin iadesi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....

Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır... (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." şeklinde düzenlenmiştir....

Mahkemece davanın kısmen kabulü ile sözleşmenin feshine,noter satış sözleşmesinde yazılı satış bedeli 11.200 TL ile 1.500 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalıdan noterde yapılan sözleşme ile satın aldığı aracın hukuki ayıplı olması nedeniyle satıştan dönerek ödediği satış bedeli ile manevi tazminat talebi ile eldeki davayı açmıştır.Davacının aracın motor ve şasi numarasındaki uygunsuzluk nedeniyle herhangi bir takibata uğramamıştır.Davacının sırf aracın hukuki ayıplı olması nedeniyle derin bir elem ve üzüntü yaşayarak manevi zarara uğradığı kabul edilemez.Bu nedenle ,davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup...

    Bu tür ayıplar genelde malın yapısıyla ilgili olan ve kullanılmasıyla anlaşılan ayıplardır. 20. 4077 sayılı TKHK’nin 4/2. maddesinde malın ayıplı olması hâlinde alıcının seçimlik haklarının nelerden ibaret olduğu belirtilmiş olup, tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm veya yaralanmaya yol açan ve kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hâllerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir. 21....

      TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2019 NUMARASI : 2014/360 ESAS, 2019/187 KARAR DAVA KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat KARAR : Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine yönelik verilen karara karşı Davalılar Aydınlı İnş T12 ... Ltd....

      Maddesinde, ürünün ayıplı olması halinde tüketicinin kullanabileceği seçimlik haklar düzenlenmiş olup ''Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; (1) a)Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz....

      Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....

        (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.... (6)Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir."...

        Mahkemenin kısa kararında ve gerekçeli kararın hüküm kısmında davacı kadın 12.000- TL manevi tazminata hükmedildiği halde; manevi tazminatın gerekçesi yazılırken kadın yararına 10.000- TL manevi tazminata hükmedildiğinin yazılması, hüküm gerekçe arasında çelişki yaratmakta olup, davalı erkeğin bu yöndeki istinaf başvurusu yerinde görülmüş olup, kadın yararına 12.000- TL manevi tazminat hükmedilmesinin yerinde olduğu değerlendirilmekle kararın manevi tazminatın gerekçesinin açıklanan şekilde düzeltilmesine, tarafların manevi tazminat miktarına yönelik istinaf başvurusunun ise reddine karar vermek gerekmiştir. 3- TMK'nın 182. maddesine göre velayet kendisine verilmeyen eş müşterek çocuğun bakım ve eğitim giderlerine maddi gücü oranında katılmak zorundadır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL: Dava cari hesap alacağına dayalı icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. Taraflar arasında sözlü olarak "..." elektrik iletim hattının yapım işini üstlendiğini, bu iş kapsamında kullanacağı "..." malzemesinin temini amacıyla davacı şirket ile sözlü olarak satış sözleşmesi kurulduğu hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf teslim edilen direklerin ayıplı olup olmadığı, ayıbın süresinde yapılıp yapılmadığı, davalının bedelde indirim talep etme hakkının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktır. Bilirkişilerce yapılan incelemede taraf ticari defterlerinin uyumlu ve davacının takip miktarı kadar davalıdan alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Cevap dilekçesi ile sunulan delillerin incelenmesi sözleşme konusu ürünlerin ayıplı olduğu ve davacıya süresinde bildirildiği kabul edilse dahi geçi kabul tarihi itibariyle teslim edilen malların ayıpsız ve sözleşmeye uygun olduğu dava dışı idarenin tespitleri ile sabittir....

          UYAP Entegrasyonu