Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca gerek 4077 sayılı, gerekse 6502 sayılı yasalarda tüketiciye bilerek hatasız veya kusursuz göstererek ayıplı mal satan üreticiye(bayiye) hiç bir taviz verilmemiştir. Ancak özellikle ayıplı malın mislinin temininin veya tamirinin mümkün olmaması veya çok güç olması hallerinde kötü niyetli tüketicinin haklarını suistimal etmesini önlemek için yalnız bedel iadesi veya bedelde indirim isteyebileceği (somut olayda uygulama imkanı olmayan ) 6502 sayılı yasa ile düzenlenmiş ki elimizdeki somut olayda tüketici zaten bedel iadesi istediği için bu yola gidilmesi de mümkün değildir. Diğer yandan Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “Yargılamaya Hakim Olan İlkeler” başlıklı ikinci bölümü “Taleple bağlılık ilkesi” başlığı altında 26/1.madde ile “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmünü getirmiştir....

    . - K A R A R - Davacı vekili, davalıya ara dinlendirme ve boston işleme makinesi satıldığını, mal bedeli 17.000,00 TL’nin mahkemenin ayıplı olduğu ileri sürülerek ödenmediğini, sözleşme konusu alacağın tahsili için başlatılan ilamsız takibe davalı borçlunun itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptalini ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, müvekkilinin taraflar arasında yapılan sözleşme gereği satın aldığı makineyi davacının sağlam ve çalışır vaziyette teslim edeceği, müvekkilinin de mal bedelini taksitler halinde ödeyeceğini, ancak davacının zamanında makineyi teslim etmediğini, daha sonra ayıplı ürün teslim ettiğini, müvekkilinin ayıplı mal nedeniyle bedelde indirim talep ettiğini ve ödemezlik def'ine bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davacı tüketicinin satın almış olduğu aracın ayıplı olması nedeniyle ayıplı olan aracın ayıpsız misli ile değişimi olmadığı takdirde ayıplı olan aracın iadesi ile ödediği bedelin iadesini talep etmiştir Mahkemece, satışa konu aracın ayıplı olduğu ancak ayıpsız misli ile değişim veya bedel iadesi yerine nispi metoda göre hesaplanan bedelden indirim tutarına karar verilmesinin hakkaniyete uygun olacağı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile ayıp oranında indirim bedeli olan 3.023,00- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir....

      Tüketici Mahkemesi’nin 2013/81 D.iş sayılı dosyası yapılan delil tespiti sonucu alınan bilirkişi raporunda bağımsız bölümdeki eksik ve ayıplı olduğu ileri sürülen hususlar belirtilmekle birlikte bunların giderilmesi için ne kadar masraf yapılacağı hususunda zarara yönelik hesaplama yapılmamış, mahkemece alınan bilirkişi kök raporu ve ek raporunda tespit dosyasında belirtilen eksik ve ayıplı imalat konusu hususlar aynen tekrarlanmış ve bu raporlarda da eksik ve ayıplı olduğu ileri sürülen hususlara ilişkin yeterli bir açıklama ve zararın giderilmesi için ne kadar masraf yapılacağı hususunda bir belirleme yapılmamış olup, soyut bir şekilde mevcut eksik ve ayıplı işler nedeniyle satış bedelinde 37.500,00 TL indirim yapılması yönünde rapor düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda verilen karar eksik incelemeye dayalı olup varılan sonuç hatalıdır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : ...Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıların yaptığı “Ispartakule” adlı projeden dava konusu bağımsız bölümü 09.09.2008 tarihinde satın aldığını, konutun 03.12.2008 tarihinde teslim edildiğini, ancak gerek daire içi alanlarda gerekse dış cepheye ilişkin ortak alanlarda eksik ve ayıplı işler olduğunu ileri sürerek, asıl davada daire içi alanlardaki eksik ve ayıplı işler nedeni ile uğradığı zararın tazmini için başlattığı takibe vaki itirazın şimdilik 5000 TL üzerinden iptaline, birleşen davada ise ortak alanlardaki eksik ve ayıplı işler için uğradığı zararın şimdilik 5000 TL sinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

          Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Yukarıda da ayrıntısı ile açıklandığı üzere; malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, 4822 sayılı Kanun’la değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4.maddesinde düzenlenmiş; ayıbın gizli ya da açık olması halleri için ayrı ihbar süreleri getirilmiş; hatta ayıbın ağır kusur veya hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, açıkça ifade edilmiştir....

            Davalı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişkide davacı tarafından bir kısım malın teslim edilmediğini, teslim edilen malın bir bölümünün de ayıplı olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, usulüne uygun tutulan, birbirini teyit eden taraf defterlerinde davacının davalıdan 14.890,70 TL bakiye fatura alacağının bulunduğunun tespit edilmesine, davalının TTK’nun 25/3.maddesi gereği süresinde ayıp ihbarında bulunmaması nedeniyle malı ayıplı hali ile kabul etmiş sayılacağından ödediği bedeli geri isteyemeyecek olmasına, davalının geç teslim edildiğini savunduğu malın teslim tarihi belli olduğu halde sözleşmenin feshine dair iradesini davacıya bildirmemesine, davacının ödemezlik def’inin şartlarının oluşmamasına, toplanan delillerle göre, davanın kısmen kabulüne, 14.890,70 TL’nin dava tarihinden işleyecek değişen oranda yasal faiz ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

              olduğu, ayıbın kullanım hatasından kaynaklandığının davalılar tarafından ispat edilemediği, bu sebeple davacı tüketicinin 6502 Sayılı yasanın 11/ç maddesi uyarınca ayıplı mal nedeniyle seçimlik haklarından ayıplı malın misliyle değiştirilmesini talep etmekte haklı olduğu, ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkının üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabileceği, bu nedenle ayıplı üründen dolayı davalıların davacı tüketiciye karşı müteselsilen sorumlu oldukları anlaşılmıştır....

              Maddesinde ayıplı mal tesliminde Tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiş olup, buna göre, malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir, düzenlemesi yer almıştır....

                Malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 8. maddesinde düzenlenmiş; hatta ayıbın ağır kusur veya hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, açıkça ifade edilmiştir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı TKHK.’nun 10. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre; teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir, bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bir malın altı ay boyunca sorunsuz çalışması, hayatın olağan akışına uygun olarak kabul edilmiş ve bu süre içinde mal yine de bozulmuşsa, kaynağında yani teslim anında var olan bir ayıbın yattığı sonucuna varılmıştır. Kuşkusuz satıcının bunun aksini ispat etmesi imkânı her zaman vardır....

                UYAP Entegrasyonu