WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; 1-Bilirkişi kurulunca dava konusu taşınmazın üzerinde kat mülkiyeti kurulu yapı olduğu ve davalı idarece taşınmazın bahçe bölümüne yol yapılarak idarece el atıldığı gözetilerek bu durumun 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/İ maddesi uyarınca objektif değer azaltıcı unsur kabul edilerek, tespit edilen bedelden bu nedenle % 10 oranında indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Taşınmaz üzerinde ... lehine daha önce kurulmuş irtifak hakkı bulunmaktadır.Bu irtifak hakkının taşınmazın değerine etkisi konusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, bu irtifak hakkının neden olacağı değer düşüklüğünün belirlenen bedelden indirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....

    Ancak; Düzenleme ortaklık payı; emsal imar parseli olup da, dava konusu taşınmaz kadastro parseli olduğunda, dava konusu taşınmazın emsal ile karşılaştırılması sonucu bulunan değerinden yapılması gereken bir indirim olup, bu indirim dava konusu taşınmazın imar parseli haline getirildiğinde uğrayacağı yüzölçüm kaybına eşit olmalıdır. Somut emsalin imar parseli haline gelirken uğramış olduğu kayıp miktarının, dava konusu taşınmazın bulunan değerinden düzenleme ortaklık payı için yapılacak indirimde oran olarak bir etkisi yoktur. Bu sebeple dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle içinde bulunduğu imar planına göre imar parseli olması durumunda uğrayacağı kayıp miktarı Belediye Başkanlığından sorulup tespit edilerek belirlenen bedelden bu oranda indirim yapılması gerekirken, emsalin imar parseli haline gelirken uğradığı kayıp oranında indirim yapılması doğru görülmemiştir....

      Davalı kurumun müterafik kusuru nedeniyle, davacının sorumlu olduğu bedelden, en fazla % 50 oranında indirim yapılması gerektiği kuşkusuz olup; mahkemece; davalının kusuru nedeniyle % 70 oranıda indirim yapılması doğru olmamıştır. Hâl böyle olunca, mahkemece; yukarıda belirtilen ilke ve esaslar doğrultusunda, tüketim bedelinden, davalının da müterafik kusuru nedeniyle TBK'nun 114/2. maddesi delaletiyle 52. maddesi uyarınca uygun bir oranda indirim yapılması suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2020 NUMARASI : 2018/514 ESAS - 2020/261 KARAR DAVA KONUSU : AYIPLI MAL NEDENİYLE BEDELDEN İNDİRİM KARAR : Antalya 1. Tüketici Mahkemesinin 2018/514 Esas, 2020/261 karar sayılı 08/07/2020 tarihli kararı aleyhine davacı vekili ve davalı T3 Ltd.Şti vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; Davacının, ithalatçısının davalı T5 ,yetkili satıcısının T3 Taş. İnş. Özel Eğt. Tar. Tic. San. İth. İhr. Ltd....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/06/2021 NUMARASI : 2020/73 ESAS - 2021/624 KARAR DAVA KONUSU : AYIPLI MALIN MİSLİ İLE DEĞİŞİMİ OLMADIĞI TAKDİRDE BEDELDEN İNDİRİM KARAR : Alanya 2....

        Rizikonun gerçekleştiğine ilişkin bildirimin yapılmaması veya geç yapılması, ödenecek tazminatta veya bedelde artışa neden olmuşsa, kusurun ağırlığına göre, tazminattan veya bedelden indirim yoluna gidilir." Ayrıca yine aynı yasanın 1447. Maddesinde " Sigorta ettiren, rizikonun gerçekleşmesinden sonra, sözleşme uyarınca veya sigortacının istemi üzerine, rizikonun veya tazminatın kapsamının belirlenmesinde gerekli ve sigorta ettirenden beklenebilecek olan her türlü bilgi ile belgeyi sigortacıya makul bir süre içinde sağlamak zorundadır. Ayrıca, sigorta ettiren, aldığı bilgi ve belgenin niteliğine göre, rizikonun gerçekleştiği veya diğer ilgili yerlerde sigortacının inceleme yapmasına izin vermekle ve kendisinden beklenen uygun önlemleri almakla yükümlüdür. Bu yükümlülüğün ihlal edilmesi sebebiyle ödenecek tutar artarsa, kusurun ağırlığına göre tazminattan indirim yapılır."...

          Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır....

          Somut olayda; rehnin satışa konu taşınmazın kalan bedeli için verildiği konusunda uyuşmazlık olmayıp, taşınmazın su baskınına maruz kaldığı anlaşılmakta ise de bu aşamada bedelden indirim talebinin yerinde kullanılıp kullanılmadığı,bedelden indirim gerekiyor ise ne miktar olacağı hususları belirsiz durumdadır.Su baskının sebebi hususunda bir tesbit raporu alınmış ise de yergılama sırasında davalının savunmalarının da değerlendirileceği tabiidir.İnşaat aşamasında taşkını engellemek için su kuyusu yapıldığı ,su baskını riskinin satım sırasında mevcut olup olmadığı yapılacak yargılama sonunda belirlenecek olup ,peşinattan arta kalan miktar kadar bir indirim gerekip gerekmediği de belirsizdir.İhtiyati tedbir isteyen tarafça sunulan delillerin,yargılamanın bulunduğu aşama itibariyle davanın esası itibariyle yaklaşık düzeyde ispatın sağlanmadığının kabulü gerekmektedir.İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir istemin reddine karar verilmesinde sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir...

            Somut olayda iş sahibinin bedelden indirim davası kabul edilerek 4.600,00 TL'ye hükmedilmiş ve karar kesinleşmiştir. İş sahibi eldeki davada takas talebinde bulunmakla birlikte davacı yüklenicinin sözleşme dışı işler bedeli olarak talep ettiği 3.187,00 TL'ye karşı çıkmış, davanın reddini savunmuştur. Bu durumda eldeki dava yönünden deliller toplanarak davacının sözleşme dışı iş yapıp yapmadığı, yapmış ise bedeli bilirkişi incelemesi ile belirlenmeden ve kesinleşen iş sahibi alacağından mahsup edilecek miktar hüküm fıkrasında zikredilmeden eksik inceleme sonucu uyuşmazlığı ortada bırakacak şekilde takas talebi nedeni ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyorum....

              indirim talep ettiği halde mahkemece nesafet farkı yerine yeniden yapım bedeline hükmedilmesi doğru olmamış kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu