"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki malin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılardan ... ve ..., süresi içinde diğer davalılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile ... arasında imzalanan finansal kiralama sözleşmesi uyarınca traktörün davalıya teslim edilmesine rağmen, finansal kiralamadan kaynaklanan borcun ödenmediğini, gönderilen ihtara rağmen 60 günlük süre içinde kalan borcun asıl borçlu ile kefil olan diğer davalılar tarafından tediye edilmemesinden dolayı akdin feshedildiğini belirterek, sözleşme konusu traktörün iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/61 Esas KARAR NO : 2023/20 DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 11/11/2019 KARAR TARİHİ : 17/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan alacak (ticari satımdan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; ----- plaka nolu -----model ----- model tek katlı aracın 11.09.2018 tarihinde tarafından davalılardan ----- satın alındığını. aracın periyodik bakımlarını zaman geçirmeden yaplırdığını....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2021 NUMARASI : 2017/406 ESAS - 2021/163 KARAR DAVA KONUSU : HİZMETİN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kredi kartından rızası ve bilgisi dışında 11.973,00 TL tutarında işlem gerçekleştirildiğini beyanla, 11.973,00- TL tazminatın reeskont faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP :Davalı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin görevli ve yetkili olmadığını, müvekkiline husumet düşmediğini, işlemlerin şifre kullanılarak gerçekleştirildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir....
Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misliyle değişimini mümkün olmadığı taktirde bedelden indirim talebiyle eldeki davayı açmıştır....
Ancak; 1)Dava, üzerinde kat irtifakına tabi yapı bulunan taşınmazın el atılan bahçe bölümüne ilişkin olduğundan bu husus, objektif değer azaltıcı unsur olarak kabul edilip, takdir edilen bedelden indirim yapılması için bilirkişi kurulundan ek rapor alınması gerektiği düşünülmeden fazla bedele hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, 2)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21.maddesi ile "kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespit davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir. ... açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır." hükmünün getirilmiş olduğu gözetildiğinde, harç ve vekalet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğinden; Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazı doğrultusunda BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine...
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile davacının sigortalısının %30 oranında kusurlu hareketi sebebiyle zararın oluştuğunun anlaşıldığı gerekçesiyle ödenen bedelden %30 oranında indirim yapılarak hesaplanan 6.809,60 TL'nin 01/08/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 495,16 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 18/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu sebeple davalının sözleşmenin 16.3. maddesi hükmü uyarınca bedelden indirim yaparak kira bedeli ödemesinde somut olay açısından yasaya aykırılık yoktur. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacının bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 04.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, davacının ayıp oranında bedelden indirim talebinin kabulü ile dava konusu araçtaki ayıplı navigasyon nedeniyle bedelden indirim olarak tespit edilen 7.069,44.TL bedelin 5000.TL sinin dava, 2.069,44.TL de ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ve feri müdahilden müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ve feri müdahil tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, ayıplı ürün dolayısıyla bedel indirimi talebine ilişkindir. Mahkemece verilen ayıplı ürünün satış bedelinden indirim yapılmasına dair verilen kabul kararında feri müdahil aleyhine de tahsil yönünde hüküm kurulmuştur. Oysaki 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 69/1. maddesinde; feri müdahilin de yer aldığı bir davada, hükmün ancak taraflar hakkında verileceği düzenlemesine yer verilmiş olup, davanın tarafı olmayan fer'i müdahil hakkında da hüküm kurulmuş olması nedeniyle kararın bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olduğu aşikardır....
Maddesinde düzenlenen '' Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir.'' hükmünden kaynaklı olarak ayıp oranında bedelde indirim incelemesi yapıldığı bu sebeple davanın ilk talep yönünden reddi ile terditli talebe geçilmesi şeklinde uygulama yapılmadan, davacının ayıp oranında bedelde indirim bedeli talebi olarak dosya ele alınarak delillerin toplanması ile devamla bilirkişi tarafından hazırlanan teknik rapor ile belirlenen davacının onarım(araç boyama) bedeline konu 15.00,00 TL'nin ve ayrıca 6502 Sy. Kn. 11....
Davacının dava dilekçesinde 11.000,00 TL, 06/04/2021 tarihli ıslah dilekçesiyle 1.366,50 TL "bedelden indirim" talebinde bulunduğu ve miktarı da belirtildiğinden, 11.000,00 TL'na dava tarihinden, 1.366,50- TL'na da ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir. Ayrıca dava konusu bağımsız bölümdeki ayıbın kullanıma engel teşkil etmediği, davacının satın aldığı tarihten itibaren taşınmazı kullandığı anlaşılmakla Davacının, "satış tarihinden itibaren faiz" talebinin REDDİNE karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar davacı "avans" faize hükmedilmesini talep etmiş ise de; Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere davalı TOKİ Başkanlığı tacir olmadığından yasal faize hükmedilmiştir. (Yargıtay 13....