Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu ----- plakalı aracın ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliğinin ne olduğu, davacının süresinde ve usulüne uygun yolla ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, davacının ayıptan kaynaklanan satış bedelinin indirilmesi seçimlik hakkını kullanıp kullanamayacağı noktalarında toplanmaktadır. Tüm Dosya Münderecatı Kapsamında; 27.07.2020 tarihinde ----- plakalı minibüsün davalı tarafından, davacıya ------.Noterliği kanalıyla 100.000,00 TL bedelle satıldığı, noter kayıtları ile sabittir.Davacı taraf minibüsü satın aldıktan sonra, minibüste çıkan ayıp nedeniyle 16.250,60 TL masraf yaptığına dair 19.06.2020 tarihli fatura sunmuştur. Fatura kalemlerinden biride 4.000,00 TL enjektör takımı olduğu görülmüştür....
Hukuk Dairesi tarafından mahkememiz kararının kaldırıldığı, kaldırma ilamında belirtilen hususlar çerçevesinde davacı vekiline sözleşmeden dönme mi yoksa ayıp oranında bedelden indirim mi talep ettiğinin sorulduğu, davacı vekili tarafından sunulan 18/03/2021 tarihli dilekçe ile, "ayıp nedeniyle bedelde indirim talebinde bulunduklarını " beyan ettiği, bunun üzerine daha önce rapor düzenleyen bilirkişiye dosyanın tevdii ile eserin kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olup olmadığı hususunda ve bedel indirimi gerekecekse nisbi metoda göre değerlendirme yapması hususunda ek rapor talep edildiği, bilirkişinin hazırladığı ek raporda; yapılmış olan imalatların kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olmadığı, sökülüp kaldırılması sonucunda sıva ve boya tamiratı gerektirecek hasarlar oluşacağı, ancak aşırı zarar doğurmayacağı yönünde görüş bildirdiği, ayrıca nisbi metoda göre bedelde indirim miktarını hesapladığı, hazırlanan ek raporun mahkememizce de hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/17 Esas KARAR NO : 2021/485 DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 11/01/2021 KARAR TARİHİ : 18/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: ------- aldığını, ------ ekinde sunulan ------ göre------ başlayacağı belirtilmiş olmasına rağmen sonrasında, sözleşme taraflarına haber verilmeden ve rızası hilaflarına -------- ulaşımın sağlanacağı şeklinde değiştirildiğini, turdan yararlanacak taraflar bu değişikliği, kendilerinin istemesi üzerine taraflarına gönderilen --------öğrenmişlerdir....
O halde mahkemece yapılması gereken iş, davalının ayıp ihbarının az yukarıda değinilen makul sürede yapıldığına ilişkin tanıklarını dinlemek, varsa davalının bu konudaki diğer kanıtlarını toplamak, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı anlaşıldığında uzman bilirkişiye tüm katalogları inceletmek, BK'nın 360. maddesi hükmü gereğince eserin tümüyle reddi gerekirse, ayıplı imalâtı davacıya vermek koşuluyla davanın reddine karar vermek, kabul edilebilecek nitelikte ise ayıp oranında bedelden indirim yaparak ve ayrıca ödenen bedel de düşüldükten sonra kalana hükmetmekten ibarettir. Bu hususlar üzerinde durulunmadan eksik inceleme ve çelişkili ifadeler içeren bilirkişi raporuyla bağlı kalınarak verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğundan bozulmalıdır....
BK'nın 360. maddesinde ayıp halinde iş sahibine, eserin iş sahibinin kullanamayacağı ve nisfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyeceği derecede kusurlu veya sözleşme şartlarına aykırı olması (ayıplı olması) durumunda eseri kabulden kaçınma hakkı, ayıbın bu derecede önemli olmaması halinde bedelden indirim hakkıyla büyük bir masrafı gerektirmediği takdirde onarımını isteme hakkı şeklindeki seçimlik haklar tanınmış ve her üç halde de yüklenicinin kusurunun bulunması koşuluyla iş sahibinin zarar ve ziyan da isteyebileceği de kabul edilmiştir. Somut olayda imalât bedelinin ödendiği konusunda ihtilaf bulunmamakta olup davacı 10.06.2014 tarihli ıslah dilekçesinde terditli olarak sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesini talep etmiş, olmazsa zararlarının giderilmesini istemiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da eserin reddinin gerekmediği, bedel indirimi gerektiği açıklanmıştır....
Bu maddeye göre iş sahibinin seçimlik hakları sözleşmeden dönme, bedelden indirim yapılmasını veya ayıbın giderilmesini talep etme haklarıdır. Eserin iş sahibinin kullanamayacağı derecede ayıplı olması veya hakkaniyet kaideleri gereği eseri kabul etmesinin iş sahibinden beklenememesi veya eserin sözleşmede açıkça kararlaştırılan nitelikleri taşımaması halinde iş sahibi eseri kabulden kaçınarak sözleşmeden dönebilir. Eserdeki ayıpların eserin reddini gerektirecek nitelikte önemli olmaması halinde ise diğer seçimlik hakların kullanılması gerekir. Diğer taraftan ayıbın varlığını ihbar şekil koşuluna bağlı olmayıp tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir....
Maddesi uyarınca duruşmalı olarak yapılmasına karar verilerek duruşma açılmış ve dava konusu aracın satış tarihi itibariyle ayıplı ve ayıpsız değerleri arasındaki oranın satış bedeline yansıma miktarı belirlenmek suretiyle nispi metod yöntemi uygulanarak bedelden indirim tutarının tespiti açısından ek rapor alınmıştır. Bilirkişi 29/01/2021 tarihli ek raporunda; satış tarihi itibariyle dava konusu aracın ayıplı değerinin 152.000,00 TL, ayıpsız rayiç değerinin de 160.000,00 TL olduğunu, nispi metod yöntemine göre bedelden indirim tutarının 7.700,00 TL olduğunu bildirmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı T5 Ltd....
O halde mahkemece yapılması gereken iş, makinanın yeniden uzman bilirkişiye incelettirilmesi, ayıbın makinanın tümüyle reddini mi gerektirdiği veya bedelden indirim suretiyle kabule icbar olunacağı hususunun açığa kavuşturulması, reddi gerektiği anlaşılırsa şimdiki gibi davanın reddine bedel indirimiyle kullanılabilecek ise bu miktarın davacı alacağından mahsubuyla sonucuna göre hükme varılmasından ibarettir. Çelişkili bilirkişi raporlarıyla davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ:Yukarıda (1.) bendde açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2.) bent uyarınca hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 06.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Üzerinde kat mülkiyetine tabi bina bulunan taşınmazın bahçesine kısmen el atılmış olup, Kamulaştırma Kanunun 11/1-ı maddesinde belirtilen hususun objektif değer azaltıcı unsur alanı kabul edilmesi ve takdir edilen bedelden belirli bir oranda indirim yapılması için bilirkişi kurulunda ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının ve karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-) Dairemize intikal eden aynı parselin paydaşlarınca açılan dava dosyalarında, davalı idarece el atılan bölümün üzerinde kat mülkiyeti kurulu binanın bahçe bölümünün bulunması ve bu durumun 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11.maddesine göre objektif değer azaltıcı unsur olarak kabul edilerek tespit edilen bedelden % 15 oranında indirim yapılmasının Dairemizin 2015/5280 Esas - 2015/18049 Karar sayılı ve 2012/10989 Esas – 2012/17910 Karar sayılı ilamları ile uygun görüldüğü gözetilerek, hesaplama yapılırken tespit edilen bedelden % 15 oranında indirim yapılması gerekirken, bilirkişi raporunda daha düşük oranda değer azalışının kabul edilmesi ve mahkemece resen değer azalışı uygulanmaması suretiyle fazlaya hükmedilmesi, 2-) Dava konusu taşınmazın el atılan ve bedeline hükmedilen kısmı ile ilgili olarak davacıların paylarının iptali ile davalı idare lehine terkin hükmü kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, 3-) Dava konusu 1191 ada 173/A parsel sayılı taşınmazın, temlik alan sıfatıyla...