Her ne kadar ilk derece mahkemesince, davalı derneğin malvarlığı bulunmadığı gerekçesi ile tasfiyesi ve malvarlığının devri talebine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de; 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 15. maddesinde, feshedilen veya münfesih hale düşen derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesi tüzüklerinde gösterilen esaslara göre yapılacağı belirtilerek tasfiye hususunda dernek genel kurulu tarafından bir karar alınmamış veya genel kurul toplanamamışsa yahut dernek mahkeme kararıyla feshedilmişse, derneğin bütün para, mal ve haklarının mahkeme kararıyla tasfiye edileceği hükme bağlanmış; derneklerin tasfiyesinin nasıl yapılacağı ise Dernekler Yönetmeliğinde ayrıntılı olarak düzenlenmiş olup Yönetmeliğin 89. maddesinde, genel kurul kararı ile feshedilen veya kendiliğinden sona erdiği tespit edilen derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesi, tüzüğünde gösterilen esaslara göre yapılacağı, derneğin mahkeme kararı ile feshedilmesi halinde, derneğin bütün para...
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk (Aile mahkemesi sıfatıyla) DAVA TÜRÜ : Mal rejiminden kaynaklanan alacak ... (...) ile .... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının reddine dair Elbistan 3. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nden verilen 09.09.2013 gün ve 159/516 sayılı hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de; duruşma isteği değer tutmadığından ve pul yokluğundan reddine karar verilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı .. vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece; davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ölüme Bağlı Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar ve davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı alacağı istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacılar ... ve ..., davacılar ..., ... ve ...’ın tüm , davalı ...’nın aşağıdaki bent kapsamı dışına kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı ...’ün diğer temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle talep edilen ve terekeye ait borç sayılan alacak miktarından, davanın mirasçılar arasında görülmesi nedeniyle, muris ...’in katkı payı alacağı yönünden davacılarda dahil bütün mirasçıların miras payları oranında...
Gebze Aile Mahkemesi ise, davacı ile davalının evliliklerinin devamı sırasında ve eşler arasındaki mallara yönelik katılma rejiminin tasfiyesi veya katkı payı alacağı olmadığı,Tapu İptalive Tescil davası olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda,davacı ... ile davalı ...'ün evli oldukları, aralarında İstanbul 2.Aile Mahkemessinin 2008/1005 esas sayılı dosyasında Mal rejimi tasfiyesi ve Katkı payı alacağına ilişkin derdest davasının bulunduğu, davalının, davacı eşine dava konusu taşınmazın 452 m2 lik kısmını bila bedel vermeyi taahhüt ettiği halde vermediği idiası ile tapu iptal ve tescilin talep edildiği, dava konusu taşınmazın, aile konutu niteliğinde olmadığı, isteğin mal rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir istek mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Dava Borçlar Kanunu’ndan doğmakla genel görevli mahkemede incelenmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak Davacı-birleşen davalı ... ... ile davalı-birleşen davacı ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne ve birleşen davanın usulden reddine dair ... 2. Aile Mahkemesi'nden verilen 04.06.2015 gün ve 324/441 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı-birleşen davalı vekili ile davalı-birleşen davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı-birleşen davada davalı ..., asıl dava dilekçesinde belirtilen mallar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş; davalı-birleşen davada davacı ... vekili, birleşen dava dilekçesinde belirtilen mallar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak talep etmiştir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, birleşen davanın usulden reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal paylaşımı katkı payı ve mal rejimi tasfiyesi Davacı-birleşen dosyada davalı ... ile davalı-birleşen dosyada davalı ... ve... aralarındaki mal paylaşımı, katkı payı ve mal rejimi tasfiyesi davasının asıl dosyada kabulüne, birleşen dosyada kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen 15.01.2014 gün ve 59/13 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı-birleşen dosyada davacı ... vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16.09.2014 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı-birleşen dosya davalısı ... bizzat geldi. Başka kimse gelmedi....
Somut olayda, davacı ....... ile davalı...... arasında......Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/867 Esas sayılı dosyasında boşanma davasının, ........Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/160 Esas sayılı dosyasında da mal tasfiyesi için dava açtığı ve yargılamının devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu davalar sonucunda davacı lehine tazminat hükmedilmesi de mümkün olacağı dolayısı ile alacaklı olabileceğinden bu dosyaların sonuçlanması beklendikten sonra hasıl olacak duruma göre bir karar vermek yerine yazılı gerekçelerle davanın reddi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 29.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Mal rejimi tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejimi tasfiyesi davasının reddine dair ... 7....
-Davacı vekili, dava dilekçesinde, mal rejiminin tasfiyesi sonucunda dava konusu 295 ada 29 parseldeki katkı payı olan %80 mülkiyet hakkının tespitine karar verilmesini istemiş, 09.07.2014 tarihli son oturumda, talebini değiştirmek suretiyle “...katkı payının saptanarak müvekkilim adına kayıt ve tescilini talep ediyoruz” demiştir. Dava, 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girmesinden sonra 06.02.2013 tarihinde açılmıştır. HMK'nun 141/... fıkrasında “iddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakatı hükümleri saklıdır” hükmüne yer verilmiştir. Davacının talep sonucunu değiştirdiği oturumda davalı vekilinin açık muvafakatı olmadığı gibi yerinde görülmeyen talebin reddine karar verilmesini savunmuştur. Buna göre dava, mal rejiminin tasfiyesi ile davacı yanın katkı oranının tespitine ilişkindir. Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır....
Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrığı (TKM'nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK'nın 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK'nın 202.m). Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad. 229) ve denkleştirmeden (TMK mad. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad. 236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....