Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesindeki talep, davalının savunması, Mahkeme gerekçesi karşısında taraflar arasında çözümlenmesi gereken öncelikli sorun edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde bir eşin diğer eşe tapuda “satış” göstererek yaptığı pay devrinin mal rejiminin tasfiyesi bakımından nasıl anlaşılması gerektiği, bu devredilen pay üzerinde değer artış payı veya katılma alacağı doğup doğmayacağı, hesaplama gerekip gerekmediği üzerinde toplanmaktadır. Kural olarak, dava konusu paylar 01.01.2002 tarihinden sonra edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde davacı eş tarafından davalı eşe devredildiğine göre TMK.nun 219. maddesi uyarınca edinilmiş mal oldukları konusunda duraksamamak gerekir. TMK.nun 222/1. fıkrası uyarınca, belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Aynı maddenin son fıkrasında ise, bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir....

    Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM m. 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202/1). Tasfiyeye konu 511 parsel sayılı taşınmazın tamamı, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 19.02.2008 tarihinde, 473 parsel sayılı taşınmazın 1/4 hissesi, 30.04.2008 tarihinde, 474 parsel sayılı taşınmazın 1/4 hissesi, 30.04.2008 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179)....

      Hukuk Dairesinin 15.12.2016 tarihli ve 2015/8701 E., 2016/16995 K. sayılı kararı ile; “…İddianın ileri sürülüş şekline göre; dava, mal rejiminin tasfiyesi ile artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Artık değere katılma alacağı, eklenecek değerlerden (TMK 229) ve denkleştirmeden (TMK 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin yarısı üzerindeki diğer eşin hakkıdır....

        Tasfiyeye konu taşınmazın kooperatif üyeliği yoluyla edinilmesi halinde, kooperatife yapılan ödemelerden ve bu ödemelerin isabet ettiği dönemlerden hareketle, mal rejiminin tasfiyesi ile eşlerin alacak miktarları belirlenir. Kooperatif ödemelerin 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170.maddesi gereğince mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden önceki dönemde tamamlanması durumunda eşler lehine katkı payı alacağı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden sonraki dönemde tamamlanmasında ise değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakkı doğabilecektir. Kooperatif ödemelerinin bir kısmının mal ayrılığı bir kısmının da edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemlerde yapılmasında; mal ayrılığı dönemindeki ödemelere her bir eşin yaptığı katkı oranı, daha sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimine kişisel mal olarak geçeceği kabul edilmektedir....

          Davacı vekili tarafından temyiz itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde Daire'nin 2016/21959 Esas, 2019/1018 Karar sayılı ilamıyla, tarafların boşanma dava dosyasındaki 18.11.2014 tarihli oturumdaki beyanları ve kesinleşen boşanma ilamı incelendiğinde, anlaşma boşanmanın fer'i niteliğindeki mali konulara yönelik olduğu, mal rejiminin tasfiyesi dolayısı ile eldeki dava konusu yapılan malvarlığına ilişkin bir açıklama içermediği, mal rejiminin tasfiyesi boşanma davasının ferisi niteliğinde olmadığından; boşanmayla birlikte karara bağlanması zorunluluğu bulunmadığına işaret edilerek mahkemece davanın kaldığı yerden devamı ile iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak tartışılması ve tüm deliller değerlendirildikten sonra talebin esası hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

            Sadece mal rejimi sona erdiğinde, eşlerin edinilmiş mallara ilişkin artık değerler üzerinde karşılıklı alacak hakkı vardır.Bu nedenle katılma alacağı ile ilgili talep bakımından ayın isteme imkanı bulunmayıp alacak istenebildiğine, katılma alacağının tahsili bakımından satışın iptali davasının dinlenebilme imkanı bulunmakta ise de az yukarıda açıklandığı üzere davacı koca katılma alacağı isteğinde bulunamayacağından katılma alacağı isteği redde mahkum olup, bu alacağın tahsilini sağlama, taşınmazdaki payını alma amacına yönelik TMK’nun 229.maddesi kapsamında açılan satışın iptali davasının da bu sebeple reddi gerekmektedir....

              Tasfiyeye konu aracın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 sayılı TMK'nun 202/1.maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu aracın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir. Yukarıda açıklandığı gibi iki döneme yayılan kredi borcu ödeme tablosu mevcut olduğunda; öncelikle, mal rejiminin sona erdiği tarihte henüz vadesi gelmediği için ödenmemiş kredi borç miktarının, toplam kredi borcuna oranı bulunur....

                Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202.m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır(TMK 179.m). Tasfiyeye konu 21 nolu mesken, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 12.08.2010 tarihinde satın alınarak, davalı adına tescil edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi ile Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 13.03.2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden gelmedi, karşı taraftan ... bizzat vekili Avukat ... geldi....

                    Aile Mahkemesi ise, eldeki davanın davacı ile dahili davalının evliliklerinin devamı sırasında ve eşler arasındaki mallara yönelik katılma rejiminin tasfiyesi veya katkı payı alacağı olmadığı, muvazaa nedeni ile Tapu İptali ve Tescil davası olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından, davacının boşandığı eski eşi...'in taşınmazdaki 1/10 payını çocuğunu mağdur etmek amacı ile davalı kardeşi ...'e tapuda devir ettiğini ileri sürerek, 1/10 pay satışına dair 02.09.2008 tarihli akdin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespiti ile eski eş... adına tapuya tescili istemine ilişkin dava olduğu , dava konusu taşınmazın, aile konutu niteliğinde olmadığı,isteğin aralarındaki edinilmiş mallara Katılma rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir istek mevcut olmadığı anlaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu