Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

den veraset ve intikal yoluyla geldiği, davalının kadastro tespiti sırasında dava konusu taşınmazların hepsini kendi adına kaydettirdiği, davalı adına kayıtlı bulunan bu taşınmazların evlilik sırasında edinilmiş mal olmadığı, babasından intikalen geldiği ve davacıdan başka davacının babası..... mirasçıların da bu taşınmazlarda paylarının olabileceği, tüm bu sebeplerle davacının, kadastro çalışmaları sırasında aynı zamanda amcasının kızı olan davalı adına kayıt edilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptalini ve kendi adına tesçilini talep ettiği, bu haliyle uyuşmazlığın TMK 202. vd maddelerinde düzenlenen mal rejimine yönelik olmadığı, tapu iptali ve tescil davalarına bakmanın ise asliye hukuk mahkemelerinin görevi kapsamına girdiği gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda davacı, davaya konu taşınmazların babası....'...

    (X) KARŞI OY : 4458 sayılı Kanun'un 234. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde serbest dolaşıma giriş rejimine veya kısmı muafiyet suretiyle geçici ithalat rejimine tabi tutulan eşyaya ilişkin olarak yapılan beyan ile muayene ve denetleme veya teslimden sonra kontrol sonucunda; 15. maddede belirtilen Gümrük Tarifesini oluşturan unsurlarda veya vergilendirmeye esas olan sayı, baş, ağırlık gibi ölçülerinde aykırılık görüldüğü takdirde ceza uygulanması gerektiğine ilişkin esasların tespit edildiği görülmektedir....

      Dava eşler arasındaki mal rejimine dayalı alacaktan kaynaklanan faiz talebi nedeniyle yapılmış icra takibine itirazın iptali isteminden ibarettir. Dava dosyası temyiz incelemesi için mahal mahkemesince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmiş, adı geçen Daire 20.10.2009 tarihinde davanın boşanma kararına dayalı tazminat istemine ilişkin olduğundan bahisle dosyanın Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar vermiştir. Dairemiz tarafından 2.11.2009 tarihinde icra takibine konu faizin dayanağının eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak olduğu gözetilerek dosyayı inceleme görevinin Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunduğuna karar verilmiş, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi ise davanın icra takibine itirazın iptali ve inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu açıklamasıyla 12.11.2009 tarihinde dosyayı Yargıtay 12. Hukuk Dairesine göndermiştir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 7.12.2009 tarihinde kararın Aile Mahkemesince verildiği gerekçesiyle Yargıtay 2....

        Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkeğin mal paylaşımı talebi hakkında hüküm kurulmamasına ilişkin temyiz sebebine hasren yapılan incelemede; Davacı erkek eş; 12.07.2017 tarihli dava dilekçesi ile davalı kadın eşe, TMK m. 166/1 ve 2’de yazılı evlilik birliğinin sarsılması hukuksal nedeniyle boşanma davası ve yine aynı kanunun 202.vd. maddeleri gereğince eşler arasındaki mal rejimine dayalı alacak davası açmıştır. Mal rejiminden doğan bu istem; boşanmanın eki niteliğinde olmayıp, nispi harca tabi ayrı bir dava olarak, eşler arasında ki mal rejiminin sona ermesine bağlı talep edilebilir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda erkeğin; boşanma davasının reddine karar verilmiş ancak mal rejimine dayalı alacak davası hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamıştır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.10.1995 gününde verilen dilekçe ile kişisel hakka dayalı tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.12.1995 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R 16.9.1993 günlü taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi ile satışı vaad olunan 418 ada 7 parsel sayılı taşınmazda davalı vaad borçluları elbirliği mülkiyet rejimine tabi olarak tapuda maliktir. 418 ada 7 parselin davalılar dışında başkaca iştirakçi malikleri bulunduğundan taşınmaz elbirliği mülkiyet rejiminden paylı mülkiyet rejimine dönüştürülmedikçe satış vaadi sözleşmesi ifa olanağı kazanmaz. Ancak mevcut durum satış vaadi sözleşmesinin geçersizliğini de gerektirmez....

            Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasında evlilik birliğinin halen devam etmekte olup uyuşmazlığın, eşlerin birbirine yönelik görevlerini yerine getirip getirmedikleri hususları ile birlikte mal rejimine dayalı hükümler çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, tarafların halen evli oldukları ve uyuşmazlığın mal paylaşımına ya da malların yönetimine ilişkin olmadığından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı, adına kayıtlı taşınmaz üzerinde davalı eşi lehine tesis ettiği intifa hakkının kaldırılmasını talep etmektedir. Buna göre dava, mal rejimi tasfiyesine ilişkin olmayıp intifa hakkının tapudan terkinine yönelik taşınmaz hukukuna ilişkin bir davadır. Bu durumda, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4....

              Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adli para cezaları için TCK.nun 58. maddeye göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı halde tekerrür hükümleri uygulanmasına karar verilirken hiç bir ayrım yapmaksızın sanığın cezasının TCK.nun 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesi uyarınca, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin hüküm fıkrasında yer alan "cezasının infazının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre yapılmasına" ibaresinin çıkartılarak yerine "hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine" ibaresinin eklenmesi ve sair kısımların ise aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.06.2016 günü oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mal Rejimine Dayalı Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 60.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.03.2010 (Pzt.)...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi K A R A R Dava, evlilik birliği içinde edinilmiş mallara katkı nedenine dayalı tazminat ve tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, hüküm Aile Mahkemesince eşler arasındaki mal rejimine ilişkin olarak değerlendirilmiş olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 8.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    (X) KARŞI OY : 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 235. maddesi 5. fıkrasının fiilin gerçekleştiği tarihteki yürürlük şeklinde; Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen ve transit rejim beyanında bulunulan serbest dolaşımda olmayan eşyanın, beyan edilenden belirgin bir şekilde farklı cinste eşya olduğunun tespiti halinde, farklı çıkan eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idari para cezası alınacağı, hükme bağlanmıştır. 24/10/2019 tarihinde 7190 sayılı Kanun'un 12. maddesi ile yapılan değişiklikle; Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen ve varış gümrük idaresine karayolu ile sevk edilmek üzere transit rejimine konu edilen serbest dolaşımda olmayan eşyanın, yapılan kontrol veya muayene sonucunda, beyan edilenden belirgin bir şekilde farklı cinste olduğunun tahlil, teknik inceleme ve araştırmaya gerek olmaksızın tespiti hâlinde fiilin niteliğine göre bu fıkranın (a) ve (b) bentlerine, transit rejimine konu edilen serbest dolaşımda olmayan eşyanın, hareket gümrük idaresinden sevk edilmesinden sonra varış...

                      UYAP Entegrasyonu