Talep; mal rejiminin tasfiyesi davasında verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. HMK 389- 399 maddelerinde ihtiyati tedbir konusu düzenlenmiştir. Bu maddeler kapsamında ilk derece mahkemesi tarafından nelere ilişkin tedbir kararı verileceği hususu ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu maddeler kapsamında ilk derece mahkemesi tarafından üçüncü kişi adına tapuya kayıtlı bulunan taşınmaz üzerine konulması talep edilen ihtiyati tedbirin reddine ilişkin verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacı kadın vekilinin ilk derece mahkemesi tarafından ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....
, araçlar, TL, altın, döviz, kasa ve diğer mal rejimi davasına konu değerlerin sorgulanması ve sorgu sonrası çıkan gayrimenkuller- menkuller ve araçlar, tl, altın, döviz, kasa yahut diğer değerlerden davalının mal kaçırmak gayesiyle akrabaları üzerine tescil ettirdiği- veya devrettiği malvarlıkları ve değerler üzerine değerleri tespit edilmekle ivedilikle ihtiyati tedbir tesis edilmesine ve mal rejimi tasfiyesine tabi tutulmasına, davalı tarafın ihtiyati tedbir taleplerine ve ihtiyati tedbir kararlarına karşı itirazlarının reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Hâl ve şartlarda değişiklik bakımından o anda kanun yoluna başvurulamaması, daha sonra işin esasıyla ilgili kanun yoluna başvurulması durumunda, bu hususun incelenmeyeceği anlamına da gelmez.” ifadesi karşısında, ihtiyati tedbire ilişkin tüm kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceği kabul edilemez. 7251 sayılı yasayla değişik HMK.nun 341 inci maddesinin 1 inci fıkrası da HMK’nun 391 ve 394 üncü maddelerine paralel bir düzenleme getirmiş ve “ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara" karşı başvurulabileceğini düzenlemiştir. Sonuç itibarıyla kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; dava ile alacağın sürüncemede bırakılmaması ve alacağın semeresiz kalmaması adına ihtiyati tedbir konulması gerektiğini, ihtiyati tedbir kararının verilebilmesi için aranan koşulların talepte bulunan müvekkili tarafından sağlandığını, yerel mahkemenin vermiş olduğu söz konusu karara dayanak gösterdiği gerekçelerin hukuki bir isnadının bulunmadığını, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin zorlaşması veya tamamen imkansız hale gelmesi ihtimalinin söz konusu olduğunu, yerel mahkemece ihtiyati tedbir taleplerinin ve ihtiyati haciz taleplerinin reddedilmesinin son derece hatalı olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkemece verilmiş olan 28/09/2020 tarihli ara kararın kaldırılmasına, ivedilikle ihtiyati tedbire veya ihtiyati hacze karar verilmesini talep etmiştir....
miktarda mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir konulduğundan Ziraat bankasında bulunan mevduat üzerindeki ihtiyati tedbir ve blokenin de kaldırılmasını talep ettiğini bildirmiştir....
HMK.nun 391 inci maddesinde sadece ihtiyati tedbir isteminin reddine ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceği öngörülmüşken, HMK.nun 394 üncü maddesinde ise sadece ihtiyati tedbire itiraz üzerine verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurulacağı düzenlenmiştir. 7251 sayılı yasayla değişik HMK.nun 341 inci maddesinin 1 inci fıkrası da HMK’nun 391 ve 394 üncü maddelerine paralel bir düzenleme getirmiş ve "ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara" karşı başvurulabileceğini düzenlemiştir. Sonuç itibarıyla kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....
gerekçesiyle; İhtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verilmiş, ara karar davacı vekilince istinaf edilmiştir....
İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....
Aile Mahkemesi’nin 2021/693 Esas sayılı boşanma davası görülmekte olup, evlilik birliği sırasında satın alınan birçok menkul ve gayrimenkul bulunduğunu, bunların bir kısmı halen davalı yan adına kayıtlı olup, bazıları ise davalı tarafça müvekkilinden mal kaçırmak maksadıyla muvazaalı olarak devredildiğini, taraflar arasında yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olduğunu, evlilik birliği sırasında edinilmiş bulunan menkul ve gayrimenkul malların hepsi davalı eş üzerine kayıtlı olduğunu, müvekkili, davalı eş üzerine kayıtlı olan menkul ve gayrimenkullerin tescil vb. bilgilerini bilemediğinden mahkeme aracılığıyla aktif ve pasif mal varlığı sorgulaması yapılmasını talep ettiklerini, bu sorgulama sonucu tasarrufun iptali davasına da konu edileceğini, ayrıca davalının banka hesaplarına da ihtiyati tedbir konulması için bankalara müzekkere yazılmasının talep olunduğunu bildirerek davalarının kabulü ile mal rejiminin tasfiyesi sonucu fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı...