Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "Somut olayda da ayıpsız misliyle değişimine karar verilen araca ilişkin ayıp nedeniyle değer kaybı delil tespiti dosyasında alınan bilirkişi raporunda miktar olarak belirtilmiş ise de Dolayısıyla aracın ayıplı olması sebebi ile değer düşümü; =(212.631,00- - 190.517,38)=22.113,62 TL olarak belirlenmiştir....

hususlarda bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle davanın kabulü ile aracın ayıpsız misli ile değişimine ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

    Somut olayda; eldeki davanın tarafları ile Antalya 1.Tüketici Mahkemesi'nin 2016/1295 Esas sayılı dosyasının taraflarının aynı olduğu, davacıların murisinin ölümü ile sonuçlanan olayın konu edilmesi sebebiyle dava konusu olayın ve dolayısıyla dava sebebinin aynı olduğu, her iki davada da manevi tazminat istendiği, belirtilen Yargıtay uygulaması gereğince manevi tazminat talebinin eldeki davada artırılmış olmasının sonucu değiştirmeyeceği, her iki davada da manevi tazminat isteminde bulunulması sebebiyle dava konusunun aynı olduğu, buna göre eldeki dava ile Antalya 1.Tüketici Mahkemesi dosyasının tarafları, konusu, dava sebebinin aynı olması ve Antalya 1.Tüketici Mahkemesindeki dosyanın eldeki davanın açıldığı tarihte derdest olması karşısında mahkemece derdestlik sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın değiştirilmesi veya mal bedelinin iadesi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilince 19.10.2010 tarihinde davalı şirketten alınan ... marka aracın sol arka çamurluk kısmının boyanmış olduğunun öğrenildiğini, 01.11.2010 tarihinde yetkili servise götürülerek tespit yaptırıldığını, yapılan ihtarlara rağmen ayıplı malın değiştirilmediğini ileri sürerek, söz konusu ayıplı malın yenisiyle değiştirilmesi veya araç bedelinin geri ödenmesi ve zararın karşılanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davada, davalı yüklenici tarafından yapılan bazı işlerin sadece ayıplı olduğu ve bazı işlerin ise eksik yapıldığı ileri sürülerek 10.000,00 TL eksik ve kusurlu işler bedelinin; 20.000,00 TL de manevi tazminatın davalıdan tahsili istenmiş; 09.07.2009 tarihinde davacı vekilince dava ıslah edilmiş ve maddi tazminat davasının konusu olan tazminat miktarı 86.840,00 TL'ye yükseltilmiştir. Ayıp, bir mal ya da eserde sözleşme veya yasa hükümlerine göre normal olarak bulunması gereken niteliklerin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bozuklukların bulunmasıdır. Eksik işler ise, yanlar arasındaki sözleşme gereğince, yapılması gereken işlerin hiç yapılmamasıdır. Özetle, ayıplı işler yapılan işlerdendir; eksik işler ise, yapılmayan işlerden sayılmaktadır. 818 Sayılı BK'nın 360. maddesi hükmü gereğince, yapılan şey iş sahibinin kullanamayacağı ve nısfet kurallarına göre kabule zorlanamayacağı ölçüde kusurlu veya sözleşmeye önemli ölçüde aykırı olursa iş sahibi, bu eseri kabulden kaçınabilir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat hukukuna ilişkin davada Bursa 1. Asliye Hukuk ile Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, sıfır km. olarak aldığı aracın henüz üçüncü gününde yolda seyir halindeyken yanmaya başlayıp yandığı gerekçesiyle ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesini ya da kasko bedeli ile manevi tazminat ödenmesini talep etmektedir. Dosya kapsamından, davanın sigorta şirketine değil, satıcı şirkete açıldığı, davacının tüketici konumunda olup, aracın özel otomobil olduğu, alındıktan sonra 3. günde sebebi belli olmayan şekilde yandığı, davacının talebinin gizli ayıba dayalı olduğu anlaşılmakla, 4077 Sayılı Yasa kapsamında olduğu anlaşılan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....

          Dairemizce bozma ilamı doğrultusunda ve bozmanın kapsamına göre davacının dava dilekçesinde harçlandırdığı ayıba dayalı 1.000,00-TL maddi tazminat istemi bakımından yapılan değerlendirmede, ışıklı tabelaların sararması nedeniyle gizli ayıplı oldukları, davalının ayıplı tabelalar nedeniyle 1.000,00 maddi zararı olduğunu ispatladığı ve bu zararını 6098 Sayılı Kanunun 227/2 fıkrası uyarınca davalıdan talep edebileceği sonucuna ulaşılmıştır. Davacının bozma kapsamında olmayan cari hesap alacağı ve manevi tazminat istemleri yönünden önceki hüküm aynen ve tekrar kurularak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

            Davalı vekili, müvekkilince satılan malın ayıplı olmadığı gibi, ayıp ihbarının da süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacı yanca davalıdan satın alınan malzemelerin gizli ayıplı olduğunun kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 40.070.84 YTL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya dair talep ile maddi tazminat ve koşulları oluşmayan manevi tazminat istemlerinin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 17.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ayıplı koltuk takımı için ödenen 7.409,00TL fatura bedelinden davacının kullanım bedeli olarak takdir edilen 2.000,00TL nin mahsubu suretiyle bakiye 5.409,00TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, satın alınan koltuk takımının ayıplı olduğu iddiasına dayalı, ayıplı mal bedelinin iadesine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli, ihtilaflı konuları değerlendirir mahiyet arz etmekte olup, davaya konu maldaki ayıpları üretimden kaynaklanan gizli ayıp olarak mütalaa etmiştir. Bu halde, tüketici sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, ayıp oranında bedel indirimi veya malın ücretsiz onarımını isteme şeklindeki seçimlik haklara sahiptir....

                Somut olayımızda; davacının şahsiyet haklarına bir saldırı bulunmadığının açık olduğuna göre; davaya konu satış sözleşmesine konu aracın ayıplı olmasının şahsiyet haklarına saldırı niteliğinde olmadığı, manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak, manevi tazminat isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                UYAP Entegrasyonu