Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesi 17.02.2023 tarihli ara kararı ile davacının ihtiyati haciz isteğinin teminatsız olarak kabulüne karar verilmiştir. DAVALI CEVABININ ÖZETİ: Davalı vekili ihtiyati haciz kararına itiraz dilekçesinde özetle; teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, adli yardım kararı bulunmasının teminat muafiyeti sağlaması yönünde yasal bir hüküm olmadığını, yaklaşık ispat ve ihtiyati haciz şartlarının da bulunmadığını bildirerek itirazda bulunarak ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı, İDM KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; davalılar vekilinin ihtiyati haciz kararına itirazının davacının adli yardım talebinin kabulü nedeniyle yerinde olmadığından reddine karar verilmiştir....

un taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, 3-İİK'nın 261. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararının infazı için Antalya İcra Dairelerinin yetkili kılınmasına, 4-İİK'nın 261.maddesi uyarınca karardan itibaren 10 gün içinde ihtiyati haciz kararının icrasının istenmemesi halinde verilen ihtiyati haciz kararının hükümsüz kalacağının ihtarına, 5-Kararın ilgililere tebliği ve ihtiyati haciz konulması vs. işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, III-Peşin istinaf ilam harcının talebi halinde davacıya iadesine, 30/12/2022 gününde, oy birliğiyle ve HMK'nın 362/1-f madde ve fıkrası uyarınca kesin olarak karar verildi. ......

    XX 226 plakalı araç üzerine, ayrıca davalıların mal varlıkları ihtiyati haciz konulmasını talep etmiş ve dava etmiştir....

      konulmasına, ihtiyati tedbir taleplerinin kabul görmemesi halinde mahkemece belirlenen bedel üzerinden ihtiyati haciz kararı verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Sadece kusur durumu ve tazminat miktarı çekişmelidir. Davacı vekili dilekçesinde tazminat istemine karşılık ihtiyati haciz yanında ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir. 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz iki ayrı koruma tedbiri olup amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır. Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir....

      İhtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için davacının talep ettiği alacağın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, elde edilmesinin tamamen imkansız hale gelmesi ya da gecikme sebebi ile bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesinin olması gerekmektedir Yapılan inceleme sonunda, her ne kadar mahkemece, iş kazasına dayalı tazminat istemine ilişkin davada, davacı tarafça ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karar üzerine istinaf başvurusunda bulunulduğu, yapılan incelemede kesinleşmiş tahkikat raporu bulunmadığı, kusur ya da maluliyet durumunun netleştirilmediği henüz tanıklar dahi dinlenilmeden yaklaşık ispat kuralı sağlanmadığı aşamada ihtiyati tedbir ya da bu nitelikte bir ihtiyati haciz kararı verilmesi yerinde olmayacağından mahkemenin redde yönelik kararı dosya içeriğine uygundur....

      Manevi tazminat kişinin, kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Yukarıda açıklanan sebeplerle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir." gerekçesi ile; davacı vekilinin ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, verilen ara karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz ve geçici ödeme taleplerinin reddine, manevi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....

        Davacılar vekilinin maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebine gelince; davacı, davalı aleyhinde trafik kazasından kaynaklı olarak tazminat tahsili istemi ile iş bu davayı açtığı, iş bu davada şimdilik tazminat olarak talep ettiği toplam 1.200,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalı tarafınca da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla, (HMK'nın 355. maddesi gereğince davacılar vekilinin istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonunda) davacılar vekilinin bu hususa ilişkin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği görülmüştür....

        Davacının manevi tazminat istemi bakımından ihtiyati haciz talebi bakımından yapılan değerlendirmede; Bilindiği üzere manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebin reddine ilişkin ilk derece mahkemesince red kararı verilmiş olmasında herhangi bir yanlışlık bulunmamaktadır....

        UYAP Entegrasyonu