Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 76 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (İzmir Üçüncü Asliye Hukuk Mahkemesi)'nce davanın kısmen kabujüne dair verilen 15.06.2006 gün ve 2004/291 E., 2006/204 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Dördüncü Hukuk Dairesinin 04.07.2007 gün ve 2006/10324 E., 2007/9020 sayılı ilamı ile, (...Davacı vekili, müvekkilinin D... Universitesi'nde profesör olduğunu, Doç.Dr. olan davalının müvekkili hakkında haksız olarak şahsi dava açtığını, müvekkilinin beraat ettiğini, bu dava nedeniyle müvekkilinin manevi olarak çok yıprandığını iddia ederek manevi tazminat istemiştir. Davalı, şikayet hakkını kullandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 03/05/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat, davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davacı-karşı davalı ... aleyhine 20/05/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve karşı davanın reddine dair verilen 22/11/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı-karşı davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının...

      Davalı cevap dilekçesinde özetle, davanın zaman aşımına uğradığını, hak arama özgürlüğü kapsamında şikayet hakkını kullandıklarını, şikayetin emarelere dayalı olduğunu, hırsızlık olayının meydana geldiği gün anahtarın davacıda olduğunu ve kapı ve pencerelerde zorlama olmaksızın suçun işlendiğini, zarar verme amacıyla hareket etmediklerini savunarak yargılama sonunda haksız şikayet nedeniyle kişilik haklarının tecavüz teşkil etmediğinin ve tazminat taleplerinin haksız olduğunun tespiti ile davanın reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 16/06/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine ve birleşen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/184 esas sayılı dava dosyasında, davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 20/07/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem ve haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ... yönünden reddine; diğer davalı ... yönünden kısmen kabulüne ve birleşen davanın reddine dair verilen 12/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi asıl davada davalı, birleşen davada davacı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

        İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE: Dava, haksız şikayet sebebiyle açılan manevi tazminat davasıdır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup karar davacı asil tarafından davalının kendisiyle uğraştığı, bu sebeple şikayet ettiği ileri sürülerek istinaf edilmiştir. Her ne kadar davacı tarafından davalı tarafa karşı haksız şikayet ve iftira eylemleri nedeniyle kişilik haklarının zadelendiğinden bahisle manevi tazminat davası açılmış ise de; davacı tanıklarından mahkemece, dosya kapsamı itibariyle hak arama özgürlüğü sınırları aşılmadığı anlaşılmıştır. Zira davacı ve davalı arasında süregelen şikayet konularında, bunlara dayanarak başkalarının da aynı olay karşısında davalı gibi davranabileceği kanaati mahkemede hasıl olmuştur. (Yargıtay 4....

        Davalılar cevap dilekçelerinde özetle; açılan davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, şikayet haklarını kullandıklarını, şikayet için yeterli delil ve emare bulunduğunu davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir....

        Bölge adliye mahkemesi ilgili dairesince, ilk derece mahkemesince talebin yanlış değerlendirilerek davacının, davalının kendisine hakarette bulunduğu ve müştekisinin davacı, şüphelisinin davalı olduğu soruşturma dosyası içeriğine göre sanki davada haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat talep ediliyormuş gibi şikayet için yeterli emare bulunduğu, bu nedenle davanın reddi gerektiği yönündeki gerekçenin dosya içeriğine uygun olmadığı, manevi tazminat talebinin manevi tazminatı gerektirecek bir haksız fiilin varlığının ispat edilememesi nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği ancak sonuç itibari ile ilk derece mahkemesinin manevi tazminat isteminin reddine ilişkin kararında bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... vd. tarafından, davalı ... aleyhine 26/05/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil ve haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27/02/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava konusu olay ile ilgili....sulh Ceza Mahkemesinin 2011/260 Esas sayılı dosyasının eklenmesi için dosyanın yerel mahkemesine çevrilmesine 24/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            tarafından, davalı-birleşen dosya davacıları ... vd aleyhine 09/12/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet nedeni ile manevi tazminat istenmesi, davalı-birleşen dosya davacıları ... vd vekili Avukat ... tarafından davacı-birleşen dosya davalısı ... aleyhine 04/10/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; davaların reddine dair verilen 25/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı-birleşen dosya davalısı ve davalı-birleşen dosya davacıları vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Asıl dava ve birleşen dava haksız şikayetten kaynaklanan manevi tazminat istemine ilşkindir. Yerel mahkemece, asıl davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Asıl dosya da davacı ...'...

              Yerel mahkemece, davalının Asliye Ceza Mahkemesi'nin dosyasında tehdit ve hakaret suçundan beraat ettiği, kararın da kesinleştiği, davalının tehdit ve hakaret suçunu işlediğine dair delil bulunmadığı ve manevi tazminat davasının unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesinde; davalının kendisini haksız olarak şikayet etmesi ve akabinde de bu iddiaları ... Gazetesine götürerek hakkında karalayıcı yayın yaptırması iddiasıyla manevi tazminat istemiştir. Yerel mahkemece davacının bu iddiaları hiç değerlendirilmeksizin tehdit ve hakaret suçundan beraat ettiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Davacının iddiaları doğrultusunda haksız şikayet olgusu da değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu