Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/421 Esas KARAR NO: 2022/290 DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 18/10/2019 KARAR TARİHİ: 19/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirketin davalı bankada mevduat hesabı bulunduğunu ve yıllardır davalı şirketin ----- hizmet aldığını, davalı şirket tarafından müvekkiline ------kapatılması için baskı yapıldığını, davalı bankanın müvekkilinin hesabına para girişi olduğunda kullanılmasına izin verilmediğini internet bankacılığının kapatıldığını, davalı bankanın hizmetlerinin ayıplı olduğunu beyanla müvekkilinin mevduat hesabında yapılan kısıtlamaların, ----- erişim engelinin kaldırılmasına karar verilmesini, zorla hesapları kapatılan kredi verme vaadiyle sigortalatılan müvekkilinin haksız rekabet ile karşı karşıya kalmasına...

    Mahkemece, konaklama bedeli 2.338,60 TL.nin dava tarihinden yasal faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, ayıplı hizmet nedeniyle ödenen konaklama bedeli ile ulaşım bedelinin tahsilini eldeki dava ile talep etmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4/A maddesi hükmü "sağlayıcı tarafından bildirilen reklam ve ilanlarından veya standardından veya teknik kuralından tespit edilen nitelik veya niteliğini etkileyen niceliğine aykırı olan yada yararlanma amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran medeni, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren hizmetler, ayıplı hizmet olarak kabul edilir" düzenlemesi bulunmaktadır....

      İlk Derece Mahkemesince davanın davacının maddi tazminat davasının reddine, davacının manevi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddine, 2.000,00 TL manevi tazminatın 09/06/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair manevi tazminat isteminin reddine, karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, ayıplı hizmet iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46....

      yanında, kamuya hizmet sunan kamu kurumu niteliğinde bir kuruluş olarak 2 (iki) gün boyunca hizmetlerini sunamamaktan dolayı kurumsal itibarı da zarar gördüğünü, Müvekkil T1' ndan kaynaklanmayan, tamamen hizmet sağlayıcısı Superonline (Turkcell T3' nde yaşanan arızadan kaynaklı olan ve hizmet sağlayıcısı Şirketçe geçici de olsa herhangi bir çözüm sağlanamayan söz konusu sanal veri merkezi hizmeti kesintisi nedeniyle, müvekkil Oda' ca bu hizmete bağlı olarak yürütülmekte olan asansör periyodik kontrol hizmetleri , bilirkişilik hizmetleri, periyodik kontrol hizmetleri, üye aidat tahsilatının durması ve bu sürede oluşan personel gideri nedeniyle müvekkil Oda ciddi ölçüde maddi zarara uğradığını, 4077 sayılı Tüketicinin Korunmasına Dair Kanunu, Türk Borçlar Kanunu ve ilgili diğer yasal mevzuat hükümleri kapsamında eksik ve ayıplı hizmet sözkonusu olduğunu, Müvekkil T1' nın 28.12.2021 tarihli ve 70/4601 sayılı yazısıyla hizmet sağlayıcısı davalı Superonline (Turkcell T3' den tahmini...

      4.8.2008 tarihli 7 gece 8 günlük Dalmaçya gezisine, davacıların birlikte katılması yönünde paket tur sözleşmesi yapıldığı, sözleşme gereğince yapılması gereken turun gecikmeli olarak başladığı, gemi kaptanı ile turu düzenleyen ve davalı şirketin de acentası olduğu...Turizm A.Ş arasındaki anlaşmazlıktan dolayı gemi kaptanının açık denizde demir attığı, gezinin 4.gününde sona erdirilip, yolcuların Split Limanından uçakla Türkiye’ye dönmelerinin sağlandığı, gezilmesi ve görülmesi gereken tüm yerlerin görülmediği, dolayısıyla paket tur sözleşmesinin davalı ve dava dışı...Turizm A.Ş tarafından ayıplı olarak yerine getirildiği anlaşılmakta olup, mahkemece ayıplı ifa nedeniyle ödenen tur bedelinin tümünün iadesine karar verilmişse de, davalı şirket tarafından sözleşme kapsamında ayıplı da olsa hizmetin bir bölümünün ifa edildiği, Dures ve Duprovnik Limanlarının davacı ve diğer yolcular tarafından gezilip görüldüğü, 7 gece 8 günlük gezinin 4.gününde sonlandırıldığı göz önüne alındığında, ödenen...

        DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dava ,6098 sayılı TBK'nun 217-231 maddelerinde düzenlenen davacının davalıdan aldığı ayıplı hizmet ve malın hukuken ayıplı çıkması nedeniyle bu kapsamda ödenen paranın iadesi istemine ilişkindir. Basit yargılama usulüne tabi işbu davada dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak gönderilen ve yapılan davetiyeler sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş ve tarafların sulh olmaması nedeniyle uyuşmazlık belirlenmiş ve tahkikata geçilmiştir. Bu aşamada mevcut ve toplanan deliler incelenip değerlendirilerek tahkikat tamamlanmış, duruşmaya katılan taraf vekillerinin son sözleri dinlenerek yargılama bitirilmiş ve aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır....

          Mahkeme, mütalaasına başvurulan bilirkişi raporuna da dayanarak, araçta 61.500 km de ortaya çıkan şanzıman arızasının kullanımdan kaynaklanmadığı, aracın imalatından kaynaklanan gizli ayıplı bir üretimden kaynaklanması nedeni ile şanziman onarım bedelinin 16.551,69 TL olduğunu belirtmesi karşısında davacının maddi tazminat taleplerinin bu miktar yönünden kabulüne karar verilmiş, manevi tazminat istediğine gelince, meydana gelen olayda davacının kişilik haklarının ihlale uğramadığı ve ayıplı üretim hususunun bilinerek ve isteyerek gerçekleştirilmediği gerekçesi ile reddine karar vermiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan, 6502 Sayılı Kanununun 12. maddesinin 3.fıkrasında; "Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz." denmektedir....

            Davalı vekili, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, cihazların ayıplı olmadığını, arızaların cihaz seçiminden ve hatalı montajdan kaynaklandığını, taraflar arasındaki alışverişin “TL” üzerinden yapılmış olduğundan “USD” talep edilmesinin yerinde olmadığını, manevi tazminat koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 24.12.2004 tarihinde satın aldığı ... aracın içinde iken 3.4.2005 tarihinde kaza yaptığını, hava yastıklarının açılmaması nedeniyle el ve kolunda uyuşma kaldığını, kendisinin davul sanatçısı olup mesleğini icra edemediğini, bunun aracın ayıplı olmasından kaynaklandığını ileri sürerek 500,00 YTL maddi , 500,00YTL tedavi masrafları ile 10.000 YTL manevi tazminatın kaza tarihinden avans faizi ile tahsili talebinde bulunmuştur. Davalılar, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğunu ve hava yastıklarının ancak belli bir açıdan ve belli bir ivmeyle çarptığında açıldığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir....

                Mahkemece 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (6502 sayılı TKHK) hükümleri gereği ayıplı hizmet nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası olduğu gerekçesiyle, esastan inceleme yapılarak davanın maddi tazminat yönünden reddine, manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne hükmedilmiştir. Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49. vd (818 sayılı BK'nın 41. vd) maddeleri uyarınca haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasında 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un aradığı anlamda bir tüketici işlemi bulunmadığından tüketici mahkemesinin görev alanına giren bir uyuşmazlıktan bahsedilemez. Uyuşmazlığın çözümünde genel mahkemeler görevlidir. Mahkemece, yukarıda belirtilen yönler gözetilerek asliye hukuk mahkemesi görevli olduğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek davanın kısmen kabulüne hükmedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu