Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, davalı ile aralarında eser sözleşmesi olduğunu, sözleşme nedeniyle davalıya 69.250 TL ödeme yapıldığını, davalı tarafından eserin ayıplı imal edildiğini, eserin ayıplı olması sebebiyle maddi ve manevi zarara uğradığını, davalının eseri ayıplı olarak imal etmesi sebebiyle sözleşmeden dönerek ayıp sebebiyle uğranılan maddi ve manevi zararların davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, eserin ayıplı olmadığını, davacının süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı ... Ltd. Şti yönünden kısmen kabulüne kısmen reddine, diğer davalı yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı ... Ltd. Şti avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılardan ...A.Ş’den satın aldığı, diğer davalı ...Ltd. Şti’nin imal ettiği sodayı aracının bagajına yerleştirirken şişenin elinde patladığını, bu olay nedeniyle ameliyat olduğunu, rapor kullandığını ileri sürerek, ayıplı ürün nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla .../ücret kaybından, çalışma yeteneğinin geçici ve/veya kalıcı kaybından, teşhis ve tedavi masraflarından dolayı 2.500-YTL maddi tazminat ile acı ve endişesi karşılığı 2.500-YTL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen ödetilmesine karar verilmesini istemiştir....

      Dava ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalı kooperatiften tarımsal faaliyetlerinde değerlendirilmek üzere kredi kullanmış, bu kredi bedeli ile diğer davalıdan satın alınan ve faturası da kooperatife kesilen fidanların ayıplı olduğu iddia edilmiştir. HMK.nun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edildiği yer mahkemesinin de yetkili olduğu, belirtilmiştir ki, bunlar da özel yetkiye ilişkin düzenlemelerdir. Davacı, davasını özel veya genel yetkili mahkemelerden herhangi birinde açabilir. Dava konusu olayda davacı, davalılardan satın aldığı fidanların ayıplı olması nedeniyle oluşan zararının tazmini istemiyle eldeki davayı açmıştır....

        Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır. Somut olayda, tarafların tacir olduğu anlaşıldığına ve davalı-karşı davacıda verilen hizmetin ayıplı olduğunu iddia ettiğine göre bu ayıbın süresinde ihbar edilip edilmediği dava konusu olayın sonuçlandırılması açısından önem arzetmektedir....

          Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır. Somut olayda, tarafların tacir olduğu anlaşıldığına ve davalı-karşı davacıda verilen hizmetin ayıplı olduğunu iddia ettiğine göre bu ayıbın süresinde ihbar edilip edilmediği dava konusu olayın sonuçlandırılması açısından önem arzetmektedir....

          Otomotivdeki ustanın daha önce araca takılan silindir kapak contası kaynaklı olduğunu ve bozuk takıldığını, aracın bu nedenle durmadan conta yaktığını söylediğini, ayıplı iş nedeni ile kendisinden takriben 16.000,00 TL aldıklarını, her tamire götürdüğünde 2 gün aracın tamirde kalması takriben 10 gün olması sebebi ile iş kaybının olduğunu, ayıplı hizmet nedeni ile 20.000,00 TL zararın davalılardan tahsili ile kendisine verilmesini, yargılama giderlerinin de karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. G E R E K Ç E / Dava, ayıplı hizmet nedeniyle tazminat davasıdır. Davanın ilk olarak .......

            ortada olduğunu, ayıplı verilen hizmet nedeniyle 171.000 Doların TL karşılığının maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı kooperatiften dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davacı ayıplı mal nedeniyle ödenen bedelin iadesi ile davalı servisten 1000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş,dava sırasında davalı Anadolu AŞ tarafından bedel iade edildiğinden konusuz kalan davanın reddine,manevi tazminat talebinin reddi nedeniyle kendisini vekille temsil ettiren Anadolu AŞ yararına ücreti vekalet verilmesine karar verilmiştir.Davacı manevi tazminatı davalı servisten talep etmiş bu davalı kendisini vekille temsil ettirmemiştir.Bu nedenle kendisinden manevi tazminat talep edilmeyen davalı yararına ücreti vekalete hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir....

              DAVANIN KONUSU : TAZMİNAT İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN : DAVACI VEKİLİ KARAR TARİHİ : 16/11/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/11/2021 Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı şirketin nikah salonu işlettiğini, dava dışı ...'in nikah merasimi ile ilgili 30/03/2013 tarihinde "Nikah, Kokteyl, Toplantı Sözleşmesi" imzalandığını, daha sonra davacının işyerini davalı şirkete devrettiğini, dava dışı ...'in nikah töreni ile ilgili davalı şirketin diğer davalı fotoğrafçı ...'ın ayıplı hizmet verdiğini, ancak dava dışı ...'in davacı aleyhine açtığı tazminat davası sonucunda Ankara 3. Tüketici Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne karar verildiğini belirterek, dava dışı kişiye ödenen tazminatın ayıplı hizmet veren davalılardan rücûan tahsilini talep etmiştir....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, ayıplı hizmet durumunda 6502 sayılı kanunun 16. Maddesinde "Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı hizmetten sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, hizmetin ifası tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir....

                UYAP Entegrasyonu