Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ayıbın gizli ayıp olduğu, ayıp ortaya çıktıktan hemen sonra ayıp ihbarının yapıldığı, davalı tarafa verilen 170.000,00 ve 100.000,00 TL bedelli çekler nedeniyle davacının davalıya toplamda 65.534,46 TL borçlu olduğu, reddedilen miktar üzerinden davalı lehine hükmedilebilecek tazminat yönünden verilen ihtiyati tedbirin çeklerin ödenmemesi şeklinde verildiği, bu şekildeki tedbirin 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 72 nci maddesi kapsamında bir tedbir olmaması nedeniyle davalı lehine tazminata hükmedilmeyeceği, kabul edilen miktar üzerinden davacı lehine hükmedilebilecek tazminat yönünden ise, davalının kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne, davacının toplam 270.000,00 TL'lik borcunun, 65.534,46 TL'yi aşan miktar yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, şartları...
Birleşen davada davacı vekili, davalıdan satın alınan ürünlerin % 20 oranında arızalı çıkması nedeniyle kardan yoksun kaldığını, tamir ve nakliye masrafları ödediğini, müşteri memnuniyetsizliği nedeniyle itibar kaybı yaşadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 134.689.-USD.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davalı vekili, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, bedeli ödememek için gerekçe oluşturmaya çalıştığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının orijinal muhafazasıyla satın aldığı bilgisayar ürünlerini ambalajını bozmadan müşterilerine satmak zorunda olması nedeniyle ayıbın ancak müşterilerinden gelen şikayetler neticesinde öğrenebileceği, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu ve defalarca davacıya bildirildiği, ayıp ihbarının süresinde olduğu, davalının 134.689.50.-USD.onarım alacağından davacının tespit edilen 111.655.50....
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1-Maddi tazminat davasının KABULÜ İLE; 145.000,00 TL ayıp giderim bedeli ve 5.000,00 TL zarardan doğan tazminat olmak üzere 150.000,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, 2-Manevi tazminat davasının REDDİNE, 3-Maddi tazminat davası yönünden; Alınması gereken 10.246,50 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 2.561,62 TL nispi harç indirildikten sonra bakiye 7.684,88 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, 4-Manevi tazminat davası yönünden; Alınması gereken 427,60 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 1.707,75 TL nispi harç indirildikten sonra artan 1.280,15 TL harcın davacıya iadesine, 5-Maddi tazminat davası yönünden; Davacının yatırmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı ile 2.561,62 TL nispi harç toplamı 2.620,92 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-Maddi ve manevi tazminat davası yönünden; Davacının yapmış olduğu 7.500,00 TL bilirkişi ücreti, 1.274,90 TL...
Davalılar, herhangi bir ayıp ve eksik ifanın söz konusu olmadığını, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, zamanaşımı süresinin geçtiğini, hiç bir ihtirazi kayıt olmaksızın taşınmazın teslim alındığını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, maddi tazminat talebinin ıslah gibi kabulü ile, 32.500TL eksik iş nedeniyle oluşan maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin yasal unsurları oluşmadığından reddine, karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, satış esnasında sunulan projede, sözleşmede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan veya eksik yapılan işler nedeni ile davacının satın aldığı dairede oluşan değer kaybının ödetilmesi istemine ilişkindir....
Tüketici Mahkemesi Mahkemesinin 07/06/2018 tarih, 2017/526 Esas, 2018/502 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Davacının ayıp nedeniyle bedel indirimi ve geç teslim nedeniyle tazminat davasının REDDİNE, İlk derece yargılaması nedeniyle davacı taraf tüketici olup harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, İlk derece yargılaması nedeniyle, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT tarifesine göre hesaplanan 2.040,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, İstinaf kanun yolu sebebiyle davacı tüketici olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle davalı tarafça yatırılan başvuru ve peşin harcın talebi halinde ilk derece mahkemesince kendisine iadesine, İstinaf kanun yolu sebebiyle davalı tarafından istinaf gider avansı yatırılmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına, İstinaf...
Mahkemece, maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 15.000,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin ve manevi tazminat isteminin reddine, davalı ... hakkında açılan maddi tazminat davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı ...’in temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava; davacının davalı ...’den satın aldığı dairenin imar projesine aykırı olduğu gerekçesi ile dairenin değerinde meydana gelen azalma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 198. maddesine (6098 Sayılı TBK.’nun 223. maddesi) göre; alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulur bulmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür....
Noterliğinin ... yevmiye numaralı...tarihli ihtarı ile davalı tarafa gizli ayıp ihtarında bulunduğunu, müvekkilinin araçta bulunan gizli ayıp nedeniyle zarara uğradığını, gizli ayıplar nedeniyle 150.332,00-TL masraf yapmak zorunda kaldığını, aracın gizli ayıplı olması nedeniyle yeniden çalışabilir hale gelmesi ve aracın çalışmadığı dönemde müvekkilinin yoksun kaldığı kazancın tazmini için daha sonra arttırılmak üzere şimdilik 40.000-TL' nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama harç ve giderlerinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Kumaşları teslim edildiği haliyle kabul eden iş sahibi şirketin süresinde yapmadığı ayıp ihbarına dayanarak tazminat isteminde bulunması mümkün olmadığından, iş sahibi şirket tarafından açılan karşı dava ve birleşen davanın reddine karar verilmesi yerine yazılı şekilde bu davaların kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. 2-Davacı yüklenici şirket icra inkâr tazminatı isteminde de bulunmuştur. Davacı yüklenici tarafından dokunan kumaşlar nedeniyle hak edilen iş bedeli icra takibine konu yapılmış, mahkemece bu istek aynen kabul edilmiştir....
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, talep edilen hususla ilgili “açık ayıp” ve “gizli ayıp” ayrımının ayrıntılı ve açık bir şekilde yapılmadan konutta oluşan değer kaybı ve ayıplı imalat bedeline ilişkin hesaplama yapılmış ve yazılı şekilde karar verilmiştir. Yine hükme esas alınan bilirkişi raporunda ve mahkemece bağımsız bölümün teslim tarihi de göz önünde bulundurularak yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı hususlarına yeterince yer verilmediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, öncelikle davacının ileri sürdüğü hususlara ilişkin “açık ayıp” ve “gizli ayıp” değerlendirilmesi yapılıp, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı hususu da araştırılarak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken bu konuda gerekli inceleme ve araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Dava, ayıp nedeniyle TBK'nın 475/1 maddesi ile taraflar arasında yapılan eser sözleşmesinden dönme ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir.Taraflar arasında 07/07/2014 tarihli teklif yazısı ile 180.000 TL+ KDV bedel karşılığında Tente Kolu Toplama Makinası yapılması ve en geç 2014 Eylül ayı sonunda teslimi konusunda eser sözleşmesi yapıldığı, söz konusu makinenin Temmuz 2015 tarihinde teslim edildiği, davacının bedele ilişkin olarak 105.000 TL ödediği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, sözleşme kapsamında davacı tarafa teslim edilen makinenin ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı, ayıp nedeniyle davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanıp kullanamayacağı ile ayıp nedeniyle davacının zararı olup olmadığı noktasında çıkmaktadır. Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, TBK'nın 474-478 maddeleri arasında düzenlenmiştir....