Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş. vekili, müvekkilinin sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, temerrüde düşmediklerini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın maddi tazminat talebi açısından kabulüne, 10.745,02 TL maddi tazminatın, davalılar ... ve ... açısından kazanın meydana geldiği 17.02.2013 tarihinden, davalı ... ... A.Ş. açısından 20.03.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesine, davanın manevi tazminat talebi açısından kısmen kabulüne 20.000,00 TL manevi tazminatın, kazanın meydana geldiği 17.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'dan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

    ettiğini, bunun da manevi zararın oluşması için yeterli olduğunu, bu sebeplerle manevi tazminat talebinin bekletilmeden reddedilmesi hukuka aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin müdahalenin men’ine bağlı maddi ve manevi tazminat talebine yönelik ret kararının tetkik edilerek kaldırılmasını ve yargılama gideri ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir....

    Noterliği‘nin 25/08/2006 tarihli ibra ve feragatname belgesinin; davalı tarafından, muris Ahmet Şaşak'ın ölümü nedeni ile cenaze ve defi masraflarına ilişkin 3.000,00 TL maddi tazminat ve 1.000,00 er TL manevi tazminat verildiğine ilişkin davacı eş ... ve murisin babası Abdülcelil Şaşak tarafından imzalandığı anlaşılmıştır. Davalının, davacı eşin hakettiği manevi tazminat alacaklarına mahsuben davacıya 1.000,00 TL. ödediği ancak işbu ödemenin eşin uğradığı manevi tazminatın tamamını karşılamayacağı ve dolayısıyla imzalanan ibranamenin davacının manevi tazminat alacaklarının bir bölümünü karşılamayı amaçladığı avans mahiyetinde olduğu ve böylelikle manevi tazminatın bölünmezliği ilkesinin zedelenmediği anlaşılmaktadır. Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra yapılacak iş; davacı eş ... için makul bir manevi tazmınata hükmetmekten ibarettir. Bölge Adliye Mahkemesince bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın, karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

      Mahkemece, iddia,savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile; davacı ... için 12.282,97 TL, diğer davacı ... için 13.583,29 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi 13/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...Ş.'den alınarak davacı ... ve ...'e verilmesine, diğer davalılara karşı maddi tazminat talebi ile açılan davanın feragat nedeni ile reddine, davalı ...'ya karşı açılan manevi tazminat talebinin reddine, diğer davalılara karşı açılan manevi tazminat davasının ise feragat nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Davacılar vekili davacı ... için 5.000 TL maddi ve 4.000 TL manevi tazminat, davacılar ..., ... ve ...’in her biri için ayrı ayrı 2.000’er TL manevi tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece davacı ... için 1.200 TL maddi ve 2.000 TL manevi, davacılar ..., ... ve ...’in her biri için ayrı ayrı 1.000’er TL manevi tazminata hükmedilmiştir. 6100 sayılı HMK geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır. Temyize konu maddi ve manevi tazminat hükümleri anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden davalı ... bakımından ayrı ayrı kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ...’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....

          SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının birinci bendinde yazılı bulunan “ 9.973,45 YTL maddi tazminat ile 3.000,00 YTL manevi tazminatın olay tarihi olan 01.05.2003 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline davacıya verilmesine” sözcüklerinin silinerek yerine; “Maddi tazminat isteminin tamamen, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulü ile, 200,00-TL maddi ve 3.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihi olan 30.06 2004 tarihinden, 9.733,45-TL maddi tazminatın ise ıslah tarihi olan 21.06.2007 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 17.03.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

            İdare Mahkemesince, davanın reddine ve reddedilen maddi tazminat yönünden 5.013,70 TL ve manevi tazminat yönünden 750,00 TL olmak üzere toplam 5.763,70 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verildiği görülmektedir. Manevi tazminat talebiyle açılan davalarda, Tarifenin 10. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davanın tamamen reddi durumunda avukatlık ücretinin Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağı, 4. fıkrası uyarınca ise manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücretinin ayrı bir kalem olarak hükmedileceği düzenlemelerine yer verilmiştir....

              Somut olayda, Nakdi Tazminat Komisyonunun 25.03.2010 tarihli kararı ile davacı için 13.628,10 TL'nin nakdi tazminat olarak ödenmesine dair verilen karar uyarınca davacıya bu miktarda ödeme yapılmıştır. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacıya ödenen 13.628,10 TL'nin nakdi tazminatın 1/2’si oranındaki miktarı hesaplanan zarardan düşülmüş, indirimli bu tutardaki maddi tazminata karar verilmiştir. Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında 2330 sayılı Kanun'un 6. maddesi hükmüne göre bu kanun hükümleri uyarınca ödenecek maddi tazminat ile bağlanacak emekli aylığı; uğranılan maddi ve manevi zararların karşılığı olup, yargı mercilerinde maddi ve manevi zararların karşılığı olarak kurumların ödemekle yükümlü tutulacakları tazminatın hesabında bu kanun hükümlerine göre ödenen maddi tazminat ile bağlanmış bulunan aylıkların göz önünde tutulması gerekmektedir....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalının, müteveffa Halil Özkan’ı kasten öldürme eyleminin sabit olduğu, eylemin haksız tahrik altında işlenmiş olması nedeniyle maddi tazminat miktarlarından ½ oranında indirim yapıldığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, davacılardan T5 için 79.724,96TL maddi, 20.000TL manevi, davacılardan T8 için 11.620,50TL maddi, 20.000TL manevi, davacılardan T7 için 7.825,50TL maddi, 20.000TL manevi, davacılardan T3 yönünden maddi tazminat talebinin subut bulmamış olması sebebiyle reddine, manevi tazminat yönünden ise 5.000TL manevi tazminatın, davacılardan T9 yönünden maddi tazminat talebinin subut bulmamış olması sebebiyle reddine, manevi tazminat yönünden ise 5.000TL manevi tazminatın, diğer davacılar T2 T6, T2 ve T1 yönünden ise maddi tazminat talebinin subut bulmamış olması sebebiyle reddine, manevi tazminat yönünden ise binbeşyüzer TL manevi tazminatın 26.01.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile...

                Dolayısıyla somut olayda tek eylemden hem maddi zarar hem de manevi zarar doğmaktadır. b) Site yöteminin sorumlu olacağı ve müteselsilen güvenlik şirketinin de sorumlu olacağı konusunda uygulamada "ittifak" söz konusudur. c) Sorun davalıların sorumluluk alanında kalan maddi ve manevi tazminat taleplerinden sadece maddi tazminat kısmının kat mülkiyeti hukuku kapsamında kaldığı, dolayısıyla sulh hukuk mahkemelerinin sadece maddi tazminat taleplerini inceleyebileceği ve ancak manevi tazminat talebinin MK'nın 24, BK'nın 58. maddeleri kapsamında olmakla sadece ve doğrudan Asliye Hukuk Mahkemesinde incelenebileceği yönündeki bazı Yargıtay Daire uygulamaları ve çoğunluk görüşüdür. Kuşkusuz bu yaklaşım aşağıdaki nedenlerle tercih edilmemelidir. 1) Öncelikle 634 sayılı Kanunun Ek 1. maddesine göre, bu Kanundan doğan bütün uyuşmazlıklar tartışmasız biçimde ve talebin maddi/manevi tazminat olmasına bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerinde görülür....

                  UYAP Entegrasyonu