Bu kapsamda, bahsi geçen yasal düzenleme ve basın özgürlüğü hakkında yukarıda yapılan açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu haber içeriğinde kullanılan söz ve ifadelerin kişilik haklarına saldırı teşkil edecek nitelikte olmaması ve basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekirken davaya konu haber içeriği bakımından kesinleşmiş mahkumiyet kararı nazara alınarak BK 74. Madde gereğince maddi vakıanın hukuk hakimini bağlayacağı da açıktır. Şu halde; mahkemece davaya konu haber içeriğinin basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilerek kişilik haklarına saldırı teşkil eden eylem olmadığı ve fakat ceza mahkemesince maddi vakıa tespiti ile hukuk hakiminin de bağlı olacağı dikkate alınarak olayın gerçekleşme biçimi, davalıların konumu ve yukarıdaki ilkeler göz önüne alındığında, hükmedilen manevi tazminat miktarı fazla olmuştur. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir....
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kişilik hakkına saldırı nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı tarafından, davalı nezdinde bulunan hesabına yapılan müdahale nedeni ile kişilik haklarının saldırıya uğradığı gerekçesi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. 6098 sayılı TBK'nun 58. maddesine göre, kişilik hakkı hukuka aykırı bir şekilde saldırıya uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık bir miktar para ödenmesini talep edebilir. Manevi tazminat istenebilmesi için kişilik haklarına saldırı olması, saldırının haksız olması, manevi zarara uğranılması, kusurlu olunması ve illiyet bağı bulunması gerekir. Ancak, her sözleşmeye aykırılık hali tek başına manevi tazminatı gerektirmeyip ayrıca bu aykırılığın aynı zamanda kişilik haklarına yönelik bir saldırı da oluşturması gerekir....
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 5000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren, 7190,00 TL maddi tazminatın ıslah tarihinden itibaren, 1500,00 TL manevi tazminatın ise dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve reddi gerekmiştir. 2- Gerek Türk Medeni Kanununun 25. maddesi, gerekse Borçlar Kanununun 49. maddesinde kişilik haklarına saldırılan kimselerin korunması başka bir ifadeyle kişisel varlıkla ilgili zararları gidermek amacıyla düzenleme yapılmıştır. Bu hükümler malvarlığına ilişkin zarar halini kapsamamaktadır. Davacının binasının ve eşyalarının zarar görmesi nedeniyle manevi bir üzüntü duyduğu düşünülebilir ise de bu durum davacının kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilemez....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı.....aleyhine 04/04/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat davasıdır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacı,..... Gazetesi'nin 03/04/2010 günlü sayısında davalının kaleme aldığı “Irkçılar Parmak Kaldırsın” başlıklı köşe yazısının kişilik haklarına saldırı oluştuğunu ileri sürerek, davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir....
kabul edildiği, diğer bir anlatımla tüzel kişiler de, nitelikçe gerçek kişilerin kişiliklerine özge olanların dışında kişilik haklarına sahip olup, bunlara saldırı durumunda manevi tazminat istemeleri olanaklı olduğu, ne var ki, davalı ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 17.05.2010 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair verilen 30.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, davalının 424 ada 22 parsel sayılı taşınmazda yaptığı inşaat faaliyeti sırasında yeterli ve gerekli güvenlik önlemlerini almaması nedeniyle 424 ada 23 parsel sayılı taşınmazdaki binanın yıkıldığını ileri sürerek, 48.272.00 TL maddi 20.000.00 TL manevi tazminat istemişlerdir....
Medya Yayıncılık A.Ş. ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... sitesi aleyhine 10/09/2014 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 08/03/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar vekili, davalılalara ait ... sitesinde 04/08/2014 tarihinde ... ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 11/03/2009 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 07/10/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava; yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece; davacının maddi tazminat davasının kabulü ile 19.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 3.000 TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin maneviz tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-) Borçlar Kanunu’nun 49.maddesi (TBK.nun 58. md.) hükmüne göre manevi tazminata karar verilebilmesi için 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 24.maddesi hükmünde genel olarak açıklanan kişilik haklarına bir saldırı bulunması, hukuka aykırı fiil sonucunda kişilik haklarının zarar görmüş olması zorunludur....
Kişilik hakkı hukuka aykırı bir şekilde zedelenen kişinin Aynı Kanunun 58. maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakkı bulunmaktadır. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan nesnel (objektif) eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (Türk Borçlar Kanunu 56) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (Türk Borçlar Kanunu 58). Bunlardan TMK.'nun 24. maddesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi daha kapsamlıdır....