Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Davacı vekili, 19.02.2022 tarihinde, müvekkili------- tarihinde saat 17:30 sıralarında, ---istikametinde seyir halindeyken, davalı ---- adına tescilli ve sürücüsü ---------- plakalı aracın kendisine çarpmasıyla ağır yaralandığını, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talepleri olduğunu belirtmiş, mahkeme tensiben gönderme kararı vermiştir.Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında kesin yetki kuralı söz konusu değildir....

    Bu açıklamalar ışığında dosyanın incelenmesinde; maddi tazminat davası yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte, dosyada bulunan yaralanmaya ilişkin raporlar, İstanbul 60'ıncı Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/496 (E) sayılı kararı ve diğer belgelerin, manevi tazminat alacağının varlığına ve muaccel olduğuna ilişkin kanı oluşturacak nitelik taşıdığı ve bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun da bulunduğu gözetilerek; davacının, davalılar ... ve ...'e karşı açtığı manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257/1'inci maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir....

      nın davalılar ... ve ... aleyhine açtığı maddi ve manevi tazminat talebini içerir davasının kabulü ile 2.655,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Maluliyetin haksız fiil sorumlusunun fiili sonucu oluştuğunun, yani haksız fiil ile maluliyet arasında illiyet bağı bulunduğunun belirlenmesi sorumluluk açısından zorunludur. Somut olayda davalı taraf davacının bacağının trafik kazasından önce de kırık olduğunu savunmuş, bu konuda davalı ...’in eşi mahkemede tanık sıfatıyla dinlenmiştir. Mahkemece hükme esas alınan ... Üniversitesi Tıp Fakültesi ... Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda, 22.2.2010 tarihinde yapılan muayenede davacının 2002 yılında ağaçtan düşme nedeniyle ......

        Davalı ... vekili; davalı tarafından davacıya 14.415,00 TL ödeme yapıldığını ve fazlaya ilişkin istemin haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ..., davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili; 23/02/2017 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat yönünden davadan feragat ettiklerini, manevi tazminat talebi ile ilgili Adli Tıp Kurumu’ndan maluliyet raporu alınmasına gerek bulunmadığından, dosya kapsamındaki belgeler nazara alınarak manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiş; 29/03/2017 tarihli celsedeki beyanında da maddi tazminat yönünden davadan feragat ettiklerini, manevi tazminat yönünden ... ve ...'e karşı taleplerinin devam ettiğini bildirmiştir. Mahkemece, davacının maddi tazminat istemine ilişkin davasının feragat nedeniyle reddine; davacının, davalılar ... ve ...'...

          Bu açıklamalar ışığında dosyanın incelenmesinde; maddi tazminat davası yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte, dosyada bulunan yaralanmaya ilişkin raporlar, İstanbul 60'ıncı Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/496 (E) sayılı kararı ve diğer belgelerin, manevi tazminat alacağının varlığına ve muaccel olduğuna ilişkin kanı oluşturacak nitelik taşıdığı ve bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun da bulunduğu gözetilerek; davacının, davalılar T5 ve T3 karşı açtığı manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257/1'inci maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir....

          Eldeki davada istem, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminata (para alacağına) yönelik olup; geçici hukuki koruma istemi de ihtiyati haciz isteğine ilişkindir. 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için bir alacağın varlığı ve bu alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır. Somut olayda: Dava, iş kazasından kaynaklı müteveffa Davut Gökdemir'in hak sahipleri tarafından açılmış maddi ve manevi tazminat isteminden ibarettir. Manevi tazminat istemi zararın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince kısmi ve belirsiz alacak davası olarak açılmaya elverişli değildir....

          Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Dosyada bulunan bilgi ve belgeler de nazara alındığında haksız fiil (yaralanma) tarihi itibarıyla davacıların maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir. İhtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir talep edilen davanın ilk açıldığı aşamada zararın miktarının kesin olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmayacaktır. 2004 sayılı İcra İflas Kanununun (İİK) 257'nci maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünü içermektedir....

          Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; davacı tarafından, haksız fiil teşkil eden trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkin olarak ve araç sürücüsü olan davalı ile ZMMS sigortacısı olan sigorta şirketlerine karşı birlikte açılmıştır. Samsun Asliye Ticaret Mahkemesince davalı ...Ş'ye karşı açılan tazminat davası tefrik edildikten sonra görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır. Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında, genel hukuk mahkemesi olan asliye hukuk mahkemesi görevli bulunduğundan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesince değerlendirilip sonuçlandırılması gerekmektedir....

            ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik 1.000 TL maddi tazminat ile 40.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini," talep ve dava etmiştir....

            in destekten yoksun kaldığını ileri sürerek fazlaya dair hak ve talepleri saklı kalmak kaydı ile ... için şimdilik ....000,00 TL maddi ve ....000,00 TL manevi tazminat ile diğer davacılar için ....000 TL'şer manevi tazminat olmak üzere( ... şirketi açısından poliçe limiti ve maddi tazminatla sınırlı olmak üzere) toplam 50.000 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... ... ... A.Ş. vekili; sigortalı sürücünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduklarını ve tazminat miktarını kabul etmediklerini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar ... vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün değil vefat edenin kusurlu bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu