Davalı, taşınmazın harici satışının geçersiz olduğunu ancak hapis hakkı tanınarak elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerektiğini ve başlangıçta muvafakatleri bulunduğundan ecrimisile hükmedilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil taleplerin reddine, tel çitin sökülmesi nedeniyle oluşan 431.000.000 TL. zararın tazminine ilişkin karar verilmiştir. Karar, taraflarca süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü: KARAR : Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve tazminat isteklerine ilişkindir. Mahkemece; tazminat talebinin kabulüne, diğer isteklerin reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 267 parsel sayılı taşınmazın davacının miras bırakanı Kazım adına kayıtlı olduğu ve taşınmazın elbirliği mülkiyetine tabi bulunduğu, bu yerin davalının işgal ve tasarrufu altında olduğu anlaşılmaktadır....
aleyhine ....11.2001 gününde verilen dilekçe ile Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, karşı davada müdahalenin meni ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 26.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı (k.davalı) vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 27.01.2009 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı (k.davalı) vekili Av.... ... ile karşı taraftan davalılar vekili Av.... ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. ... karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 07.08.2000 günlü biçimine uygun düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : 3.600 TL maddi ve 500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Mükerrer tazmine neden olmamak açısından davacı tarafından ödenen adli para cezası miktarının bir şekilde davacıya iade edilip edilmediğinin araştırılması gerektiği dikkate alınmadan, eksik inceleme ve araştırma ile davacı lehine maddi tazminata hükmolunması, 2- Tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında davacının gözaltında veya tutuklu kalmadığı...
Bu aylık ve gelirler eşitse, iş kazalarıyla meslek hastalıkları sigortasından bağlanan gelirin tümü, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından bağlanan aylığın da yarısı verilir." düzenlemesini içermektedir.Kurumun, hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirden fazlasını isteme hakkı bulunmadığı gibi; bağlanan gelirin kesildiği veya kesilmesi gereğinin, yargılama sürecinde ortaya çıktığı durumlarda, Kurumun ödemediği veya ödeyemeyecek olduğu gelir kesimini rücuan isteyemeyeceği yönü de, tazmine yönelik davada gözetilmesi gereken genel ilkeler arasında bulunmaktadır. -2-.... Mahkemece açıklanan maddi ve hukuki esaslar çerçevesinde Dairemizin önceki bozma ilamına uyularak hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Mağdurun 06.01.2007 ve 07.01.2007 tarihli kolluk ifadelerine göre suça konu otomobilden oto teybi ve sair herhangi bir eşyanın hırsızlanmadığının anlaşılmasına karşın iddianamede hırsızlandıktan bir gün sonra bulunan suça konu otomobil içerisinden oto teybinin alındığı yönündeki anlatımın maddi olaya uygunluk arz etmediğinin ve 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesi kapsamında tazmine konu olabilecek zararın suçun konusuna ilişkin doğrudan zararları kapsadığının; aracın yağ, yakıt, amortisman vb. giderlerine ilişkin dolaylı zararların anılan madde kapsamında değerlendirilemesine olanak bulunmadığının anlaşılması karşısında, tebliğnamede yer alan (2) numaralı bozma istemli düşünce benimsenmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi, kal, ecrimisil ve tazminat istemine ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davalının el attığı yerin tamamı ile ecrimisil bedel değerinin toplamına göre davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle saptanan değeri ile birlikte,dava dilekçesinde belirtilen maddi ve manevi değer toplamına göre uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi, kal, ecrimisil ve tazminat istemine ilişkin davada Sinanpaşa Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davalının el attığı yerin tamamı ile ecrimisil bedel değerinin toplamına göre davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle saptanan değeri ile birlikte,dava dilekçesinde belirtilen maddi ve manevi değer toplamına göre uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Devlet Hastanesinde tedavi gördüğünü, talep edilen maddi tazminatın, müvekkilinin iş göremezlik ve sakatlık dolayısı ile meslekte kazanma gücünü kaybetmesi, gelir kaybı maddi zararlarını tazmine yönelik olduğunu, kusur, maluliyet, tazminat ve tüm diğer haklarında fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 4.000.00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan sigorta poliçeleri, yönetmelik ve mevzuat sorumlulukları dahilinde olmak üzere tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Dairece maddi hata talebi incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu iptali ve tescil, ecrimisil isteğine ilişkin olup, Mahkemece, tapu iptali ve tescil talebinin reddine, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne, 1.824,00 TL ecrimisil tahsiline karar verilmiş, hükmün her iki taraf vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairenin 03.07.2015 tarihli ve 2014/7213 Esas, 2015/14474 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiştir. Daire ilamındaki, "…27,50 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1.796,50 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına…" şeklindeki yazımda maddi hata yapıldığı ileri sürülerek bu maddi hatanın düzeltilmesi isteğinde bulunulmuştur. Dairenin ilamı incelendiğinde, yazılı harç miktarındaki yanlışlığın maddi hataya dayalı olduğu görülmektedir. Maddi hatanın ... ilamında yer alması halinde, bu maddi hatanın HMK'nin 305. (HUMK'un 459) maddesi gereğince hükmün infazına kadar Dairesince düzeltilmesi mümkündür....
Mahkemece, imar uygulaması neticesinde davalıya ait yapıların davacının imar parseli içinde kaldığı gerekçesi ile elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine, usulünce açılmış bir dava ve ıslah bulunmadığı gerekçesiyle yıkım isteğinin de reddine karar verilmiştir. Dava sadece elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği ile açılmış olup yıkım istenmemiştir. Her ne kadar, Dairenin bozma kararında dava "elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil" davası olarak nitelendirilmiş ve "elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden harcın alınması" gerektiğinden bahisle bozulmuş ise de, bozma kararında yıkımdan sözedilmesi maddi hataya dayalıdır. Maddi hata "usuli kazanılmış hak ilkesinin" istisnasını oluşturur. Başka bir deyişle maddi hataya dayalı bozma kararına uyulmuş olması taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğurmaz. Bu nedenle yıkım isteğinin reddi doğrudur....