"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davada ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, destekten yoksun kalma ve maddi tazminat istemine ilişkindir. maddesi gereğince aile başkanının sorumluluğu hükümlerine göre açıldığı sabit olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. dava haksız eylem nedenine dayalı tazminat istemine ilişkin olup ...'ın, davada haksız eylem faili ...'ın babası olması sebebiyle ...'...
Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. O halde, faiz başlangıcının asıl ve ıslah edilen kısım yönünden kaza tarihi olarak kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davacı tarafından, 08.11.2004 tarihinde gerçekleşen kazada yaralanan ve malul kalan davacı için tazminat talebinde bulunulmuş, davalı tarafından ileri sürülen zamanaşımı defi nedeni ile davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiştir. Borçlar Kanunu'nun 41. maddesinde haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde de haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan maddi ve manevi zararın tazmini istemi ile açacağı davaların bağlı olduğu zamanaşımı süreleri özel olarak düzenlenmiştir. BK'nın 60. maddesinde üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüş olup bunlar, zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıllık sübjektif ve nispi nitelikteki kısa zamanaşımı süresi, herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık objektif ve mutlak nitelikte uzun zamanaşımı süresi ile olağan üstü nitelikteki ceza zamanaşımı süresidir (..., Borçlar Hukuku Genel Hükümler, B. 9, İstanbul 2006, s. 794)....
nın taraf tuttuğu, yargı görevini kötüye kullandığı iddiaları ile hukuka aykırı eylem ve ara kararları nedeni ile yargıya olan güven ve saygısını kaybettiği, yargıya karşı nefret duyguları ile dolduğu, Hakime karşı mücadele ederken eşi ve kızının da üzüntülerini üstlendiği ev huzurunun kaçtığı, sosyal hayatının bittiği, sağlığının bozulması sebebine dayalı duyduğu manevi üzüntüye karşılık olarak 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, tazminata esas dava dosyalarında davacının taraf bulunmadığı ve davacı hakkında verilen bir karar bulunmadığı için tazminat isteyecek kişilerden olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak, 1-Dava ve ıslah talebinin kısmen kabulüne, A) Maddi tazminat yönünden 144.172.00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 2.209,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 146.381,00 TL maddi tazminatın sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, B)Manevi tazminat yönünden 10.000,00 TL manevi tazminatın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı gerçek kişilerden müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
A.Ş adına ... aleyhine 08/04/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız eyleme dayalı maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24/06/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı ışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Buna göre; Yargıtay'ın haksız eylem nedeniyle tazminat davalarına bakmakla görevli 4. Hukuk dairesi içtihatları yol gösterici olacaktır. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 2019/1627 E. 2020/304 K. Sayılı ilamında; "Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.........Davacı, Tohma Çayı üzerine inşa edilmiş olan Güdül II HES'in davalı tarafından işletildiğini, barajın su tutması nedeniyle davaya konu 101 ada 160 parsel ve 176 parsel sayılı taşınmazlarının sular altında kaldığını belirterek 2015 yılına ilişkin ürün zararının tazminini talep etmiştir." denilmiş olup, eldeki uyuşmazlıkla aynı sebebe dayalı dava, haksız eylem nedeniyle tazminat davası olarak nitelendirilmiştir. Yine aynı dairenin 2016/14458 E. 2019/432 K. Sayılı ilamında; "Dava; ürün zararı nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Haksız eylem nedeniyle oluşan zararın tazminine karar verebilmek için, hukuka aykırı kusurlu eylem sonucu oluşan zarar ve hukuka aykırı kusurlu eylem ile zarar arasında uygun illiyet bağının mevcut olması gerekir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; mahkemece, davacının yaralanması sonucunda tarım ve ziraatle ilgilenemediği süre zarfında, kaybettiği arılarının bedelinin de maddi zarar kapsamına dahil edildiği anlaşılmaktadır. Ancak; davalının eylemi ile iddia olunan bu zarar arasında uygun illiyet bağının mevcudiyeti ispat edilememiştir. Mahkemece belirtilen husus gözetilmeden, arıların kaybedilmesine ilişkin olarak iddia edilen zarar yönünden maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup kararın bu nedenle bozulmasını gerektirmiştir....
./... sayılı dosyası; Asıl ve birleşen davada davacı ... vekili Avukat ... tarafından, asıl ve birleşen davada davalı ... aleyhine 21/11/2012 ve 18/03/2015 günlerinde verilen dilekçeler ile haksız eylem nedeniyle asıl davada maddi ve manevi tazminat birleşen davada haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davada davanın maddi ve manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne birleşen davada davanın kabulüne dair verilen 25/04/2019 günlü karara karşı asıl ve birleşen davada davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 15/05/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 08/05/2013 gününde verilen dilekçe ile hakssız eylem nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat isteminde ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından faiz başlangıcı yönünden temyiz edilmiştir....