WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, 6502 sayılı yasadan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. HSK'nın 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, Dair; HMK'nın 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda 28/02/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

KARAR Davacılar, davalı .... ile 23.12.1995 tarihinde 100 yıllık devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını, satış yapan şirketin hile ile ortadan kalktığını, tatil hakkının Mayıs ayında 3 hafta ile sınırlandırıldığını, 2012 yılından itibaren aidatların fahiş olarak artırıldığını belirterek sözleşmenin 2012 yılı başından itibaren feshedilerek 2012-2095 yılları arası için 4.399 USD'nin yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 23.12.1995 tarihli sözleşmenin feshine, 4.399,00 USD alacağa dava tarihinden itibaren TC Merkez Bankasınca 1 yıllık vadeli USD ye uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanarak hesaplanacak faziyle birlikte davalılar .... ve Ahmet Bayer'den tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, devre tatil sözleşmesinin feshinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davalı ... devre tatil sözleşmesini .... şirketi adına şirketi temsilen imzalamıştır....

    İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, tüketici konut kredi sözleşmesinden kaynaklanan hayat sigortası kapsamında borçlu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....

    İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, ön ödemeli konut satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R- Davacı vekili, davalıların işleten/ sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacının idaresindeki motorsiklete çarpmasıyla oluşan kazada davacının ağır biçimde yaralandığını, 13 gün boyunca hastanede yattığını ve sonrasında da tedavi masrafı yapmak zorunda kaldığını, yaralanması nedeniyle çalışamayıp maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL. maddi ve 20.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş; 20.01.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 156.968,20...

      KARAR Davacı, davalı ile imzaladıkları 2.3.1987 tarihli devre tatil sözleşmesi gereğince, ......

        KARAR Davacı, davalı ile imzaladıkları 21.4.1987 tarihli devre tatil sözleşmesi gereğince,...İlçesi, .. mevkiinde bulunan 911 ve 1139 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ...Tatil Sitesinde A bölgesinde bulunan 10 kapı nolu evin 8. ve 16. devrelerini kapsayan devre tatil hakkına sahip olduğunu, davalı tarafından gönderilen 14.2.2005 tarihli yazı ile, yenileştirme ve iyileştirme kapsamında siteye 11.557.000 TL. tutarında harcama yapıldığını, bu miktarın yenileme katkı payı adı altında devre sahiplerinin hisselerine düşen tutarlarda ödemeleri gerektiğinin bildirildiğini, oysa ki sözleşmenin 10. maddesinin c fıkrası gereğince, devre sahipleri olarak ödemekle yükümlü oldukları miktarın, işletme servis bedellerinden ibaret olduğunu, davalının bu servis bedellerini de keyfi olarak fahiş belirlediğini, kapasite artırma ve ek gelir sağlamayı amaçlayan otel, havuz gibi harcamaların devre sahiplerinden talep edilemeyeceğini, bu talebin 4077 sayılı yasa ve yönetmelik hükümlerine ve hakkaniyet...

          KARAR Davacı, 2004 yılında ait devre tatil hakkının davalı tarafından kullandırılmadığını ileri sürerek, 3.202,18 YTL maddi, 10.000 YTL manevi tazminat ile muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın 2.170 YTL maddi tazminat üzerinden kabulüne, sözleşmenin ifasına ilişkin verilen kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce sair temyiz itirazları red edilmiş, ancak, red edilen 1.032,18 YTL üzerinden davalı yararına vekalet ücreti taktir edilmemesi isabetsiz bulunarak, hüküm bu yönden düzeltilerek onanmıştır. Bu defa davacı vekili hesaplanan vekalet ücretinde maddi hata yapıldığını belirterek, maddi hatanın düzeltilmesi isteminde bulunmuştur....

            DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Feshi ve Ödenen Bedelin İadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....

            Davacı kurumun esas faaliyetinin devre tatil pazarlaması işi olduğu ve bu işin esas ticari faaliyet olarak yürütüldüğü de dikkate alındığında, anılan işi " devre tatil hakkı satışı" olarak nitelendirmek yerinde olacaktır. Bu durumda, ticari kazançta esas olan tahakkuk esası da dikkate alındığında, sözleşmenin yapıldığı tarihte satış gelirinin tahakkuk ettiği sonucuna varılmaktadır. O halde, sözleşmenin yapıldığı tarih itibarıyla tahakkuk etmiş bulunan devre tatil hakkı satış gelirinin, kira geliri addedilerek, toplam gelirin yüzde birinin ilgili yıla gelir yazılması, kalanının ise gelecek yıllara ait gelirler olarak avans hesabında izlenmesi yerinde değildir. Yine bu bağlamda, devre tatil hakkı satış bedelleri için döviz cinsinden alınan alacak senetlerinin de yıl içinde tahsili veya yıl sonu değerlemesi sonucu ortaya çıkan kur farklarının da, doğdukları yılın geliri olarak kabulü zorunludur....

              UYAP Entegrasyonu