Hukuk Dairesinin 20.04.2015 tarihli ve 2015/5842 Esas, 2015/8588 Karar sayılı kararı; “ Somut olayda, görülmekte olan maddi ve manevi tazminat davasında, davacı lehine hüküm kurulması halinde hükmün infazının akim kalmasını önlemek amacıyla ihitiyati haciz talep edilmiş; bu durumda geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yakın ispat koşulu gerçekleşmiş olup mahkemece ihtiyati haciz koşullarının bulunduğunun kabulü yerindedir. Ne var ki ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin ihtiyati haciz isteminin hangi taşınır veya taşınmazlara ilişkin olduğu açıklatılmadan, ihtiyati haciz talep edenin maddi ve manevi tazminat talebi ile orantısız biçimde borçlulara ait taşınır ve taşınmaz mallar ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine 500.000,00 TL alacağa tekabül eden miktarda ihtiyati haciz konulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Mahkemece, geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde, maddi tazminat yönünden yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmiş olup, ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğduğu kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğundan, maddi tazminat talepleri yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir hatalı olduğu anlaşılmakla, davacılar vekilinin istinaf başvurusu haklı bulunmuştur....
Bu sebeple davacının manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceği göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması, ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 sayılı HMK'nın 36/1- b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür. İhtiyati haciz talebi, davalıların, davacıların desteği Barış Koçak'ı kasten öldürdüğü, bu nedenle davacıların adı geçenin desteğinden yoksun kaldığı, manevi zarara uğradığı gerekçesiyle açılan tazminat davası dilekçesi ile birlikte yapılmıştır....
Manevi tazminat yönünden; Yukarıda açıklanan ihtiyati haciz koşullarının manevi tazminat istemi yönünde de gerçekleşmesi gerekmektedir bu kapsamda eldeki dosyaya baktığımızda; Bilindiği üzere manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerinde görülmüştür....
Mahkemece, ihtiyati hacze dayanak dava dosyasında davalı lehine verilen hükmün Yargıtay tarafından davacı lehine bozulduğu, yeniden yapılan yargılama sonucunda davacı ... hakkındaki davanın reddedildiği, bu nedenle de tüm haciz işlemlerinin haksız hale geldiği, davalının haksız fiili nedeniyle davacının uğradığı tüm zararları karşılamak zorunda olduğu gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. 2004 sayılı .. 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz kararı olan alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından geçerli olup, manevi tazminat yönünden .. 49'ncu maddesindeki koşulların oluşması gerekir....
Bu sebeple davacının manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceği göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması, ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 sayılı HMK'nın 36/1- b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür. Davaya konu ihtiyati haciz talebi, davalının, davacıların oğlu ve babası olan Mehmet İnanç Akcan'a karşı gerçekleştirmiş olduğu ateşli silahla öldürme eylemi nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığı iddiasıyla açılan tazminat davasında yapılmıştır....
Esas sayılı ara kararının KALDIRILMASINA, 2-Davacılar vekilinin ihtiyati haciz talebinin KISMEN KABULÜ İLE; a-)İtiraz eden davalılar vekilinin itirazının kısmen kabulü ile; İlk derece mahkemesinin 26/11/2021 günlü ara karar ile manevi tazminat yönünden konulan ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, b-)Maddi tazminat talebi yönünden itirazın reddi ile, maddi tazminat yönünden dava değeri olan 20.060,00 TL ile miktarla sınırlı olmak üzere ( davacıların adli yardım talebinin kabul edilmiş olması nedeni ile teminatsız olarak verilebilir ise de davacıların istinafı bulunmadığından) 10.000,00 TL teminatla davalı ... ... adına kayıtlı ... ve ......
İlk derece mahkemesince, ihtiyati haciz talebinin davalı T5 yönünden 30.000,00 TL maddi tazminat yönünden kabulüne, davalı T5 yönünden manevi tazminat talebine ilişkin olarak ve davalı T3 açısından tümden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Mahkemece, davacının maddi zararı ile ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunduğundan kusur dahi aranmaksızın davalının maddi zarardan sorumlu olacağı; davalının basiretli bir tacir gibi hareket etmeyerek ödenmiş bonolar hakkında ihtiyati haciz kararı alarak fiilen uygulatması şeklindeki eyleminde hukuka aykırılık ve kusur unsurunun da gerçekleştiği; davacı şirketin kişilik haklarına haksız saldırı niteliğinde bulunduğu; davacının müterafik kusurunun bulunmadığı şeklindeki gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. ... Kural olarak haksız haciz uygulaması nedeniyle aleyhine haciz uygulanan kişi manevi tazminat isteminde bulunabilir. Dosya kapsamından fiili haciz tarihinde borcun tamamının ödenmediği, davacının bakiye borcunun bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durum, haciz tutanağında tespit edildiği üzere davacının da kabulündedir....
Davacının, iş bu davada şimdilik maddi tazminat olarak talep ettiği 1.000,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalılar tarafından da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen maddi tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla somut olayda maddi tazminat talebi bakımından da ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır....