Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacının davalı bankadan çektiği ihtiyaç kredisi taksidi nedeniyle emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması, yapılan kesintilerin iadesi, ek rehin sözleşmesi, taahhütname ve virma-takas-mahsup talimatlarının iptali istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK,6502 sayılı TKHK 3. Değerlendirme Dava, davacının davalı bankadan çektiği ihtiyaç kredisi taksidi nedeniyle emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması, yapılan kesintilerin iadesi, ek rehin sözleşmesi, taahhütname ve virma-takas-mahsup talimatlarının iptali taleplerine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....
Dava, davacının maaş hesabı üzerine her ay bloke konulması nedeniyle konulan blokenin kaldırılarak, davalı banka tarafından davacının hesabından yapılan 651- TL kesintinin kesinti tarihi olan 15.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesi talebine ilişkindir. İstanbul Anadolu 3.Tüketici Mahkemesinin 13/02/2018 karar tarihli 2018/3 D.İş Esas ve 2018/3 Karar Sayılı kararının dosyasında davacı T1 İhtiyati Tedbir talebinin kabulüne karar verilerek, İcra iflas kanununa göre aleyhinde takibe geçilmeksizin, karşı tarafça maaşına konulan blokenin HMK 389.maddesi gereğince kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafından 31/12/2019 tarihindeki dilekçesi ile birlikte bordro dökümü ve Vakıfbank hesabına ilişkin hesap hareketlerinin dosyaya sunulmuş olduğu görülmüştür. Taraflar arasında kredi sözleşmesi olduğu konusunda bir uyuşmazlık olmayıp bu sözleşme gereğince davalının davacının hesabına bloke koyup koyamayacağı yönündedir....
Davacı bloke konulan hesaptaki paranın 3. Kişilere ait olduğunu ve hesabın Avukatlık Mesleğine ilişkin iş ve işlemler için kullanıldığını iddia etmiş ise de; bloke konulan hesabın havuz hesabı olduğu, sadece mesleğin lüzumu için gerekli şekilde kullanılmadığı, yukarıda değinilen içtihat uyarınca da borçlunun mesleği dışındaki işlemler için de hesabı kullandığı bu durumda haczedilmezlik/bloke konulması hakkından feragat ettiği, davalının kredi sözleşmesi kapsamında kefil sıfatıyla borçlu bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dava, emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece davacının bankadan tüketici kredisi kullandığı, sözleşmede bankanın takas, mahsup, virman yetkisinin bulunduğu, hesaptan düzenli ödeme yapıldığı gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiştir....
Sulh Hukuk ve Kütahya İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının emekli maaşı üzerine kredi kartı borcu nedeni davalı tarafından konulan blokenin kaldırılması istemine ilişkindir. Kütahya 1. Sulh Hukuk Mahkemesince, açılan davanın 506 sayılı Yasa'dan kaynaklandığını, bu uyuşmazlıklara görevinin iş mahkemesi görev alanında bulunduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir....
Mahkemece, mudilerin zararını ceza yargılaması aşamasında giderildiğinden haksız yere paranın üstüne konulan blokenin kaldırılması gerektiği gerekçesiyle istemin kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/191 - 2010/135 sayılı beraat kararının Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 20/12/2012 gün ve 2011/2803- 2013/66 sayılı ilamı ile sanığın kendi şifre parafıyla gerçekleştirdiği mudi ....'ya ait hesaba ilişkin 26/01/2007 tarih F00366 nolu 21 TL'lik para çekme fişi ve mudi ....'...
Kaldı ki davanın istirdat olarak kabulü halinde dahi dava 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu 11.03.2021 tarihinden 1 gün sonra 12.03.2021 tarihinde arabuluculuk başvurusunda bulunulduğundan hak düşürücü süre içinde de dava açılmamıştır. Tüm bunlara göre davacının sübut bulmayan davasının reddine" şeklinde karar vermiştir....
KARAR Davacı, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, kredi borcunu ödeyemediğini, emekli maaşını da aynı bankadan aldığını, davalı bankandın kendisinden bir temlikname alıp, emekli maaşına el koyduğunu, alınan temliknamenin geçersiz olduğunu ileri sürerek, emekli maaşına konulan blokenin kaldırılmasına, 1.1.2006 tarihinden itibaren el konulan maaşının iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK’nun 10.maddesinde, Tüketici Kredisi düzenlenmiş olup, aynı Yasanın 23/1 maddesi gereğince, bu konunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilâflara tüketici mahkemelerinde bakılacaktır, düzenlemesi mevcuttur....
Dava, davacının davalı bankadan kullanmış olduğu kredi nedeniyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve bloke edilen bedellerin iadesi istemine ilişkindir. Konu ile ilgili benzer mahiyette bulunan Yargıtay 3....
.- 2021/287 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankada bulunan hesabı üzerine 3. şahsın eylemi nedeni ile bloke konulduğunu, hesaplar üzerine bloke konulmasına yönelik müvekkilinin muvafakatinin özgür iradesine dayalı olmadığını, dava dışı 3. şahsın yaptığı iddia olunan eyleminden ötürü ileride doğacak ya da doğup doğmayacağı belirsiz bir zarara karşı süresiz ve nedensiz olarak davalı bankanın parayı blokede tutmasının haksız eylem olduğunu belirterek müvekkilinin hesaplarına konulan blokenin kaldırılmasına, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 50.000,00 TL'nin davalının hesaba bloke koyduğu tarihden itibaren işleyecek avans...