internet sitesinden yapılan işlemler nedeniyle işlemi yapan kart hamili bankaların ters ibraz hakkının doğmasına, davalı banka tarafından zamanında önleyici tedbirlerin alınmamasının neden olduğu, davacının işlemler nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığı ve davalının yurt dışı bankalara ters ibraz kapsamında ödediği miktarı davacıdan tahsil hakkı bulunmadığı, bu itibarla davacının takipten sonra blokesi konulan miktarı düştükten sonra bakiye kısım için açtığı itirazın iptali davasında bloke konulan toplam miktardan blokesi kaldırılan miktarın düşülmesi ile bakiye kısma yönelik itirazın haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, itirazın kabul edilen kısım yönünden iptaline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Bu kapsamda davacı şirketin el konulan banka hesabında bulunan paranın ne kadar olduğu, bu paranın el konulmanın kaldırılması sonrasında ne kadar iade edildiği, ayrıca söz konusu hesaba yönelik faiz işletilip işletilmediği hususu araştırılıp, bu şekilde davacının el koyma nedeniyle ne kadar zararının oluştuğu tespit edilerek, el konulan paraya faiz işletilmemiş ise; uygulanacak yasal faizin maddi tazminat kapsamından davacıyla ödenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur. V. KARAR Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden ... Bölge Adliye Mahkemesi 14....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ'nin 11/06/2019 tarih, 2017/478 Esas, 2019/541 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2.İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca davacı lehine vekalet taktirine yer olmadığına, B.Davanın Esası Yönünden; 1.DAVANIN KABULÜ İLE, 4.664,04 TL kesintinin, kesinti tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, Davacının maaş hesabına konulan BLOKENİN KALDIRILMASINA, 2.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 2.550,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3.Davalı banka harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 4.Davacı tarafından yapılan toplam 762,66 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5.Bakiye gider avansının karar kesinleşince yatıran tarafa iadesine, gereğinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, Dair, (blokenin kaldırılması yönünden...
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen alacaklı cari hesap ve çek taahhütnamesine istinaden davalı yanca keşide edilen ve dava dışı ciranta Omas AŞ tarafından Garanti Bankası aracılığıyla takasa konulan 2.970.000.000 TL’lik çekin davalı hesabında para olmadığı halde müvekkilince ödendiğini ancak ihtara rağmen bu meblağı davalının ödemediğini ve aleyhine girişilen takibe de itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ve %40 oranında icra inkar tazminatının, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuş ve karşı dava ile 2.970.000.000 TL ve ferilerinden dolayı müvekkilinin davacıya borçlu bulunmadığının tespitine, hesaba konulan blokenin kaldırılarak bloke konulan 750 YTL’nin en yüksek ticari faiziyle davacıdan tahsilini istemiştir....
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının maaşından icra müdürlüğünce yapılan kesinti ve bakiye maaş üzerine konulan bloke sonucu, davalı bankanın tahsilatının 32.636,92 TL'ye ulaştığı, oysa davalı bankanın ancak bu miktarın 1/4'ü olan 8.159,97 TL'yi tahsil edebileceği, bu durum karşısında davacının iadesini isteyebileceği kısmın 24.479,94 TL olması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, davalının kredi borcu nedeni ile maaşının tamamına konulan 24.479,94 TL blokenin kaldırılarak bu bedelin bloke konulma tarihinden itibaren bloke miktarları oranında yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir....
blokenin kaldırılması ve bu yolla tahsil edilen bedellerin iadesi için Bakırköy 40....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki davadan dolayı Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/05/2014 gün ve 2013/353-2014/236 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, davacının emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı .... vekilince temyiz edilmiştir. Ancak mahkemece davalı harçtan muaf olduğu gerekçesiyle temyiz harcı yatırılmaksızın dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiştir. Hüküm tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4603 sayılı Kanun'a tabi bankalarca yeniden yapılandırma sürecinde açılmış veya açılacak davalarda yargı harcından muafiyet getirilmiş olup, 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankalardan olan .......
Davalı vekili davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamında; davalı tarafından hakediş alacağına konulan blokenin sözleşmeye ve yasal mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şti. ile davalı banka arasında akdedilen 30.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle işbu kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için davacı kefilin mevduat hesabına 04.10.2018 tarihinde bloke koyduğu, bloke konulan miktarın 618.220,90- TL olduğu, dava açıldıktan sonra blokenin davalı tarafından kaldırıldığı ve hesapta bulunan bu paranın 22.06.2020 tarihinde davacıya iade edildiği, dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın konkordato sürecinde bulunan davacının mevduat hesabına konulan bloke konulmasının İcra İflas Kanunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır....
Şti. ile davalı banka arasında akdedilen 30.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle işbu kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için davacı kefilin mevduat hesabına 04.10.2018 tarihinde bloke koyduğu, bloke konulan miktarın 618.220,90-TL olduğu, dava açıldıktan sonra blokenin davalı tarafından kaldırıldığı ve hesapta bulunan bu paranın 22.06.2020 tarihinde davacıya iade edildiği, dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın konkordato sürecinde bulunan davacının mevduat hesabına konulan bloke konulmasının İcra İflas Kanunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır....