Şayet muhtesatlar muris ... tarafından yapılmış ve narenciye bahçesi de onun tarafından yetiştirilmiş ve ortada miras payına yapılan müdahalenin önlenmesi söz konusu ise, uyuşmazlığın ayni hakka ilişkin olduğu ve paya yapılan müdahalenin önlenmesi davası olarak kabul edilmesi gerektiği açıktır. İddiaya göre muhtesatlar muris dışında davacılar tarafından yapıldığı ve narenciye bahçesinin bunlar tarafından yetiştirildiği yönündedir. Davalı ise savunmasında; muhtesatların ortak miras bırakan ... tarafından yapılmadığını ileri sürmektedir. Her iki halde de ayni hak söz konusudur. Uyuşmazlık konusu 83 ada 3 ve 84 ada 3 sayılı parseller taraflar ve murisleri dışında üçüncü şahıslar adına tapuda paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı oldukları gelen tapulama tutanakları ve tapu kayıtlarıyla saptanmıştır....
Diğer bir anlatımla tahsis hakkına dayalı müdahalenin men'i ve ecri misil davalarında mülkiyet hakkı, kooperatife ait olduğundan ve tahsis hakkı, bu hak ile doğan bağlı bir hak olduğundan, kooperatif tarafından, kendisinde tahsis hakkı bulunduğu kabul edilmeyen kişi, haksız şagil olduğu iddiasındaki kişiye karşı dava açacaksa zorunlu olarak kooperatifi de davaya dahil etmelidir. Bu bilgiler ışığında somut olaya gelince; davalının, davacı aleyhine üyeliğin tespiti davası açtığı ve bu davanın aynı mahkemede derdest olduğu, davalının satış parası olarak verdiği 12.000 TL'nin kendisinde olduğunu davacının kabul ettiği dosya kapsamından anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ürgüp Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 21/10/2014 NUMARASI : 2013/334-2014/237 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve ecrimisil davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalılardan H.....
Davacı dava konusu şeyin maliki olduğunu ve mülkiyet hakkına davalı tarafından el atıldığını ispatla yükümlüdür. Davalı ise, davacının malik olmadığını ya da davacının mülkiyet hakkına el atmadığını, el atmanın sona erdiğini ispat edebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MÜDAHALENİN MEN'İ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; mülkiyet hakkına dayalı müdahalenin men'i istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 02/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-k.davalılar vekili tarafından, davalı-k.davacılar aleyhine 21.1.1998 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, karşı davada müdahalenin men’i ve kal ((... ) istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 11.4.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine, 19.6.2006 tarihli ıslah dilekçesindeki istem ise Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil, karşı dava ise mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi istemlerine ilişkindir....
Bu maddeye göre malik, aktif yetki kapsamında mülkiyet hakkına konu olan eşya üzerinde kanuni sınırları içinde dilediği gibi tasarrufta bulunma; hem de pasif yetki kapsamında mülkiyet hakkına konu olan eşyayı üçüncü kişilerce yapılacak saldırılara karşı koruma haklarına sahiptir. Müdahalenin men'ine ilişkin bu dava ayni bir dava olup, tecavüz devam ettiği sürece açılabilir. Davacı dava konusu şeyin maliki olduğunu ve mülkiyet hakkına davalı tarafından el atıldığını ispatla yükümlüdür. Davalı ise, davacının malik olmadığını ya da davacının mülkiyet hakkına el atmadığını, el atmanın sona erdiğini ispat edebilir....
Davalı, açılan davanın yerinde olmadığını, davacı tarafından tarlanın sınırlarına demir boru çakıldığını ve boruların halen çakıldıkları yerde olduğunu, davacının tarlasına bir tecavüzün söz konusu olmadığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. Mahkemece, davalının, davacının tarlasının 116,92 m²’lik kısmını sürme eyleminin komşuluk hukukunun öngördüğü hoşgörü sınırlarını aşan bir kullanım olmadığı, komşuluk hukukuna göre haksız bir davranış olmadığı kanaati ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. TMK'nin 683 maddesinde "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir....
Somut dava mülkiyet hakkına dayanan ve kaynağını TMK’nın 683. maddesinden alan bir dava türüdür. Müdahalenin men’i davasında amaç, mülkiyet hakkına olan saldırının veya müdahalenin ortadan kaldırılmasıdır. Böylelikle malına haksız olarak müdahalede bulunulan malik içinde bulunduğu durumdan kurtulmuş olur. Bahsi geçen müdahale maddi olabileceği gibi farklı şekillerde de ortaya çıkabilmektedir. Örneğin, bir fabrikada çalışan isçilerin fabrikanın makinelerine el koyması veya idarenin kamulaştırmasız olarak bir taşınmaz üzerinden enerji nakil ya da petrol boru hattı geçirmesi durumunda el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür. TMK m.718’de taşınmaz mülkiyetinin içeriği açıklanmıştır. Buna göre, arazi üzerinde bulunan mülkiyetin kullanılmasında yarar olduğu ölçüde üzerinde bulunan hava ve altında bulunan arz katmanları da taşınmaz mülkiyetinin kapsamı içindedir....
Dava mülkiyet hakkına dayalı men’i müdahale ve ecrimisil istemine ilişkin olup 06.02.2009 tarihinde sulh hukuk mahkemesinde açılmıştır. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesi gereğince; müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak harç alınır. Mahkemelerin görev konusunu düzenleyen HUMK’nun 1.maddesi gereğince de görev dava olunan şeyin değerine göre belirtilmiş ise görevli mahkemenin tespitinde davanın açıldığı gündeki değerin esas tutulması gerekir. Gerek harç gerekse görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu tartışmasızdır. Somut olayda; eldeki dava gayrimenkulün aynına ilişkin olduğundan dava değeri müdahale edilen kısmın değeri ve ecrimisil toplamından ibarettir....