Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda mükerrerlik iddiasına konu edilecek olan icra dosyası ilk takip dosyası olmayıp ikinci takip dosyasıdır. Davacının iddiası, ilk takibin mükerrerlik nedeniyle hükümsüz kaldığına ilişkin olup, mükerrerlik iddiası niteliği itibarıyla şikayet olduğundan çözüm yeri icra mahkemesidir. İcra müdürlüğünün borçlunun mükerrerlik şikayetini kabul etmesi mümkün değildir. Bu nedenle icra müdürlüğünün bu yöndeki kararı ve dolayısıyla ilk derece mahkemesinin bu yöndeki şikayetin reddine ilişkin kararı usul ve yasaya uygundur. İİK'nın 106- 110. maddesi kapsamında haczin kaldırılması istemi yönünden yapılan incelemede; İcra mahkemesi kararlarından hangilerine karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı İİK'nın 363/1. maddesinde açıklanmıştır. Borçlunun, İİK'nın 106- 110. maddeleri gereğince süresinde satış istenmemesi nedeni ile hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayeti hakkında ilk derece mahkemesince verilen karar kesin niteliktedir (Yargıtay 12....

Mükerrerlik şikayeti yönünden ise; mükerrerlik iddiası yönünden şikayetin süreye bağlı olmayıp İİK'nun 45. maddesinde rehin ile temin edilmiş bir alacağın borçlusunun iflasa tabii şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, kambiyo senetlerine özgü İİK'nun 167. madde hükmünün mahfuz olduğunun belirtildiği, bu kapsamda dava dilekçesinde belirtilen takip dosyaları incelendiğinde; Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Dairesi'nin 2020/71 Esas sayılı takip dosyası ile bahse konu Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi'nin 2020/965, 2020/1231 ve 2020/1240 Esas sayılı takip dosyalarında borçluların bir kısmının aynı olduğu, iptali talep edilen Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi'nin 2020/71 Esas sayılı takip dosyasının diğer takip dosyalarından daha önce açıldığı dikkate alındığında mükerrerlik şikayetinin bu dosyadan talep edilemeyeceği, yine davacılar vekilince ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibin şartlarının oluşmadığı belirtilmiş...

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mükerrer olduğu iddia edilen takibin genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi olduğu, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren icra dairesine itiraz edilmesi gerektiği, icra mahkemesine yapılan mükerrerlik şikayeti fuzuli olup hukuki bir sonuç doğurmayacağı belirtilerek şikayetin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Borçlu istinaf başvurusunda; somut olayda takibin mükerrerliği iddiasında hukuki yararı olduğunu, yerel mahkemece eksik inceleme ve değerlendirme ile karar verildiğini ileri sürmüştür. C....

    Davacı son takibin kesinleşmeden sonraki işlemiş ve işleyecek Anayasal faize ilişkin olduğunu tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip başlatıldığını belirterek davanın reddini savunmuş, mahkeme şikayeti esastan incelemeden süresinde yapılmadığından bahisle ret etmiştir. Ancak yerleşik yargıtay deneyimleriyle de sabit olduğu üzere bu talep bir ilama aykırılık şikayeti olup İİK 16/2.maddeye göre süresiz olmakla mahkemenin bu yöndeki gerekçesi yanlıştır. Tüm bu nedenlerle, davacının şikayetin süreye tabi olmadığı yönündeki hükme yönelik istinafı kabul edilmiş, karar ortadan kaldırılmış, davacının takibin mükerrer olduğu yönündeki şikayeti hakkında esastan inceleme yapılarak karar verilmesi için dosyanın mahalline iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Davacının istinaf talebinin HMK' nun 353 (1)-a/6 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul Anadolu 3....

    Şikayetçi borçlunun temyiz talebinde de belirttiği üzere, taraflar arasında görülen, yine tarafları aynı ve dava konusu mükerrerlik iddiası olan ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 30.06.2016 tarih ve 2016/400 Esas - 2016/604 Karar sayılı dosyasında davanın kabulü ile ... 7. İcra Müdürlüğünün 2014/6633 Esas sayılı icra takip dosyasının iptaline karar verildiği, kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 08/04/2019 tarih ve 2019/9731 Esas – 2019/12851 Karar sayılı kararı ile onandığı, karar düzeltme talebinin 17/09/2019 tarihinde reddedildiği mahkeme kararının kesinleştiği görülmektedir. Somut olayda, mahkemece hükmedilen zamanaşımı itirazının reddine ilişkin karar isabetli olup, mükerrerlik şikayetine ilişkin olarak daha önce karara bağlanan kesin hüküm teşkil eden ... 2....

      Sulh Hukuk Mahkemesince; Takibe konu asıl alacağın 33.878,51 Tl olduğu, mükerrerlik itirazının bulunması sebebiyle dava değeri itibari ile Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Samsun 2....

        Mükerrerlik iddiasının ilamsız takip doyasında ileri sürülmüş ve takibin iptaline karar verilmiş olması görülmekle iş bu dosyada yapılan mükerrerlik iddiasının yerinde olmadığı anlaşılmış olup, davanın reddine" dair karar verildiği görülmüştür....

        Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte İİK'nın 62. maddesi uyarınca mükerrerlik ve borca itirazlarını da bildirmiş ise de, Takibin ilamsız icra takibi olduğu gözetildiğinde borca itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekmekte olup, icra mahkemesinin bu itirazı değerlendirme yetkisi bulunmamaktadır. Bu sebeple davacının borca ilişkin itirazının reddine karar verilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. " şeklindeki gerekçelerle; 1- Şikayetçi borçlunun yapmış olduğu usulsüz tebliğ işlemi ve mükerrerlik iddialarına dayalı şikayetinin REDDİNE karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece hatalı hukuki değerlendirmelerle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olduğu, mahkemece dosya üzerinden karar verilmesinin de hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

        Köyü çalışma alanında bulunan 1429 parsel sayılı taşınmaz ile mükerrerlik oluşturduğunu ileri sürerek, 1429 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali istemiyle dava açmıştır. Bu tür davalarda mükerrer olduğu ileri sürülen her iki taşınmazı kapsayan kadastro paftalarının keşif sırasında uzman bilirkişi eliyle çakıştırılması suretiyle mükerrerlik bulunup bulunmadığının tespiti gerekirken, mahallinde yapılan keşif sonucu sunulan gerek fen bilirkişi raporunda gerekse harita mühendisi bilirkişi raporunda mükerrerlik bulunup bulunmadığına dair kesin ve net bir belirleme yapılmamış ve Mahkemece, kadastro müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen, keşifte görev almayan üç teknik idari personel tarafından imzalanmış, tarafların denetimine sunulmayan yazı cevabi esas alınarak hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ile karar verilemez. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, ......

          Davalılar vekili, bu davaya konu icra takibinde istenilen alacağın, itirazsız kesinleşen Hatay 3. icra Müdürlüğünün 2008/669 sayılı takibinde de bulunduğunu, mükerrerlik (derdestlik) itirazlarının olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre, davacının davalılara ait mükerrerlik itirazlarının kaldırılması için icra mahkemesine dava açması gerektiği ve borca itiraz edilmesi ön şartının yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Borçlular vekili, davaya konu icra takibinde mükerrerlik iddiasıyla derdestlik itirazında bulunmuş, gerek cevap dilekcesi gerekse duruşmadaki beyanlarında da itirazlarının sadece mükerrer takip nedeniyle derdestlik yönüne ilişkin olduğunu açıkça belirtmiştir. Yerel mahkemenin gerekçesinde de benimsendiği gibi, mükerrerlik (derdestlik) itirazının iptali için alacaklı İİK'nun 67. maddesine dayalı olarak itirazın iptali davası açamaz....

            UYAP Entegrasyonu