Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin mükerrer olan kaydının iptali istenmiş, mahkemece davanamenin reddine karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Sungurlu Cumhuriyet Başsavcılığının 12.03.2009 gün, 2009/112-7 sayılı davanamesi ile ... Köyündeki Cilt:36, Hane 3, BSN:119 ve aynı köy Cilt:36, Hane: 3, BSN: 125' de nüfusa kayıtlı bulunan ...'nin .... Köyü Cilt: 36, Hane: 3, BSN:125' deki mükerrer kaydının iptalini istemiş, mahkemece davanamenin iadesine karar verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesine göre açılan kayıt iptali (mükerer kaydın iptali) davaları diğer bir kısım davalar gibi kamu düzenine ilişkin bulunmaktadır. Resmi sicildeki yanlışlıkların düzeltilmesi Devletin ve dolayısıyla mahkemelerin görevine giren bir husustur....

    Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 1964 doğum tarihli olarak 15.07.1981 tarihinde 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasına tabi ilk kez çalışmaya başladığı, anılan tarih te aile nüfus kayıt tablosunda ...ve ...oğlu ...’ın 01.01.1961 ve 05.03.1964 olmak üzere iki farklı doğum tarihli kaydı bulunduğu, Sarıkamış Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 25.10.1998 tarih 1997/21 E 1998/231 K sayılı kararı ile “...’ın 15.09.1966 tarihinde ilk okula kaydının yapılmış olduğu ve doğum ilmuhaberlerine göre resmi doğumlu olmadığı gerekçesi ile geçerli olan kaydın 01.01.1961 doğum tarihi olduğu kabul edilerek 05.03.1964 doğum tarihli ...’ın mükerrer kaydın iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasının 120/2.maddesi bazı kötü uygulamaları önlemek amacı ile özel bir düzenleme getirmiş ve belli sigorta kollarında, hangi doğum tarihinin esas alınacağını açıkça belirlemiştir....

      in mükerrer kaydı olduğunu bu nedenle bu kaydın iptal edilmesi istenmiş, mahkmece davanın kabulüne karar verilmiş, karar Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1- Mahkemenin gerekçeli kararının ve temyiz dilekçesinin davalı Nüfus Müdürlüğüne tebliğ edildiğine ilişkin dosyada herhangi bir kayda rastlanmamıştır. Bu nedenle mahkeme kararının Nüfus Müdürlüğüne tebliğ edilip edilmediğinin saptanması, edilmiş ise buna ilişkin tebligat parçalarının dosyaya konulmasından, tebligat yapılmadı ise, Tebligat Kanunu ve Tüzüğü hükümlerine göre yöntemince tebligat yapılarak temyiz süresi de beklendikten, 2- ..., ... (14.04.1996 doğumlu), ... (18.03.2000 doğumlu) ve ...'nin nüfus kütüğüne tescillerine esas doğum tutanaklarının varsa tüm dayanakları ile birlikte getirtilip dosyaya konulmasından, 3- ...'...

        Sulh Ceza Mahkemesinin 23/11/2006 tarihli kararı ile verilen ve infaz edilen adli para cezasına ilişkin arşiv kaydının silinmesi talebinde bulunduğu, ancak mahkemenin talebin kabulüne karar verdiği 09.05.2012 tarihi itibariyle, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun, 05/04/2012 tarih ve 6290 sayılı Kanun’la değiştirilen geçici 2/3. maddesi uyarınca, arşiv kaydının silinmesine ilişkin değerlendirmenin, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yerine getirileceği gözetilmeksizin, arşiv kaydının silinmesine karar verilmesi hukuka aykırıdır. IV- Sonuç ve Karar: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, 1- ... 1....

          nın: "aralarında husumet bulunmaması nedeniyle sanığın, muhtarlıktaki kaydın yanlışlıkla silinmesine neden olduğu şeklindeki savunmasının doğru olabileceğini" beyan etmesi karşışında topladığı delilleri karar tarihinde yürürlükte olan 5271 sayılı CMK.nun 217. maddesine uygun olarak duruşmada edindiği kanaate göre değerlendirip, sübutun bulunmadığını kabul eden mahkemenin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan Cumhuriyet savcısının, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 07.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar, dava dilekçesinde, ... adlı kızlarının nüfusa mükerrer yazılan kaydının iptalini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, nüfus kütüğündeki mükerrer kaydın iptali istemine ilişkindir. Davacılar dava dilekçesinde, 30.12.1978 doğumlu ... adlı kızlarının yanlışlıkla 01.03.1982 doğum tarihli olarak ikinci kez nüfusa kaydedildiğini ileri sürerek ikinci kaydın iptalini istemişler, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, mükerrer kaydın iptali istemiyle anne ... ve baba ... tarafından açılmıştır. Bu dava sonunda verilecek karar ...'...

              Kimlik nolu, Münür ve Seher oğlu, Kelkit 21.06.1981 doğumlu T1 mükerrer kayıt olan 21.06.1993 tarihli kaydının İPTALİNE” karar verildiği ve dosyanın 26/03/2008 tarihinde kesinleştiği, işbu dava ile tescili talep edilen kaydın mükerrer kayda konu olması nedeniyle iptaline karar verildiği ve verilen kararın kesinleşmiş olduğu, dolayısıyla davacı tarafından talep edilen hususun öncesinde kesin hükme bağlanmış olduğu, işbu hususun giderilmesi mümkün olmayan dava şartlarından olduğu..." şeklindeki gerekçe ile davanın usulden reddine karar verilmiş ise de, Kelkit Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/244 Esas sayılı kesinleşmiş dava dosyasında; davacı tarafın taraf olmadığı, bu nedenle kararın kendisi yönünden kesin hüküm teşkil ettiğinden söz edilmeyeceği ancak ilk verilen bu iptal kararının incelenmesinde, iptali istenen kayıt yönünden askerlik şubesi dahil ilgili kurumlara müzekkere yazıldığının ve sonucu uyarınca karar verildiğinin açık olduğu, dolayısıyla davacının, askerliğini iptal edilen kayıt...

              Mahkemece davanın kabulü ile davacının tarım Bağ Kur sigortalılığının tescil edildiği 1.10.1988 tarihi itibarıyla silinmesine ve tarım Bağ Kur sigortalısı olmadığının tespitine karar verilmiştir. 1479 sayılı Yasa’nın 22.2.2006 gün ve 5458 sayılı Yasa’nın 13.maddesi ile değişik 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren Ek 19.maddesinde bu Kanun ve 2926 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde, 5 yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların bu sürelere ilişkin prim borçlarının Kurumca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde ödenmemesi halinde daha önce prim ödemesi bulunan sigortalının ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödemesi bulunmayan sigortalının ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığının durdurulmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Nüfus (Mükerrer Kaydın İptali) KARAR : Torbalı 2....

                İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: "... 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu' nun 36/1- a maddesi gereği nüfus kaydının düzeltilmesi istemli davalarda kesin yetki kuralı bulunduğu, kesin yetki kuralının HMK 'nun 114/1- ç ve 115. maddeleri gereği dava şartı olup mahkemenin davanın her aşamasında kendiliğinden araştırması gerektiği, Cumhuriyet Savcısı tarafından açılan mükerrer kaydın iptali istemli davada, kaydı düzeltilmek istenen kişinin davalı Mehmet Harman olduğu, yapılan araştırmada davalı Mehmet Harman'ın yerleşim yeri adresinin Fevzi Çakmak Mahallesi Ali Vasfi Efendi Caddesi No: 12 İç Kapı No: 35 İzmit-Kocaeli adresi olduğu anlaşılmakla, Yargıtayın yerleşik içtihatları da göz önünde bulundurularak mahkememizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiş..." gerekçesi ile dava dilekçesinin HMK'nun 114/1- c ve 115/2. maddesi hükümleri uyarınca yetkisizlik nedeniyle USULDEN REDDİ İLE; Yetkili mahkemenin İzmit /Kocaeli Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu