Köyü 1429 parsel sayılı taşınmazın ise 31.07.1970 tarihinde kadastro tahdit ve tespitinin yapıldığı ve 1972 yılında kesinleştiği ve bu itibarla kadastro tahdit, tespit ve kesinleşme evraklarına göre ... Köyü 136 ada 1 parsel (eski 1154 parsel) sayılı taşınmazın tespitlerinin daha önce yapıldığı ve ... Köyü 1429 parselin ise tapu kaydının mükerrer olduğu anlaşıldığından; tapuda kayıtlı bulunan taşınmazın tescil yoluyla yeniden tapuya bağlanması hukuken mümkün olmadığı, mükerrer tapu oluşturulması halinde ikinci tapuya hiç bir şekilde dikkate alınmaması, mükerrer tapu üzerinden yapılan işlemlere geçerlik tanınmayacağı belirtilerek davanın kabulüne" karar verilmiş, davalılar vekili tarafından hüküm temyiz edilmiştir....
Yönetimi, dava dilekçesinde mükerrer kadastro iddiasında bulunduğundan dava dosyasının hükme esas alınan fen bilirkişisi ve orman bilirkişisine verilerek, ...köyünde ve ... köyünde ilân edilen orman kadastro haritaları ile 3402 sayılı Kanuna göre yapılan kadastro paftaları denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 10 ya da 11 orman tahdit sınır (OTS) noktası görülecek biçimde orijinal-renkli (renkli fotokopi) orman kadastro haritalarının ölçeğini kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de orman kadastro haritalarının ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli yerlerin konumunu çevre parsellerle birlikte orijinal renkli orman kadastro haritası üzerinde (orman kadastro haritası ve kadastro paftasının çakıştırılması) gösterecekleri ve çekişmeli taşınmazın...
mükerrer 139 ada 62 parsel sayılı taşınmazın iptali gerektiğinden işbu davayı açma zarureti doğduğunu belirterek Ankara İli, Elmadağ İlçesi, Kayadibi Mahallesi, Eskıkışla mevkii 139 ada 61 parsel sayılı taşınmaz üzerinde ikinci kadastro işlemi ile oluşturulan mükerrer 139 ada 62 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli 1937 yılı kadastrosuyla 1/2 payı davacı adına kayıtlı 73 ada 22, 23 ve 24 sayılı parseller, 74 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazla 1980 yılı tapulamasıyla mükerrer kayıtla 589, 590, 655 ve 656 sayılı parsel olarak Ziraat Bankası adına yapılan mükerrer kaydın iptali ile davacı adına tesciline şeklinde karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazların 1937 yılında yapılan kadastro sonucu oluşan tapular ile davacılar adına kayıtlı iken 1980 yılındaki tapulama faaliyetiyle 2. kez Ziraat Bankası adına mükerrer kayıt yapıldığı, davalı ...’nın bu parsellerle ilgisi olmadığı mükerrer kaydın iptali gerektiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mükerrer Kadastro İşleminin İptali Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davacı Hazine vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Kadastro sonucunda ... İlçesi ...Köyü çalışma alanında bulunan 367 parsel sayılı 9.080,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hükmen davacı Hazine adına; 1312 parsel sayılı 17.600,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise davalıların murisi ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, kendisine ait 367 parsel sayılı taşınmazın davalılara ait çekişmeli 1312 parsel sayılı taşınmazla mükerrer olduğu iddiasına dayanarak, mükerrer kadastro işleminin iptali istemiyle dava açmıştır....
Mah. 1385 parsel sayılı taşınmazın bir kısmı ile çakıştığını, davacılara ait dava konusu taşınmaz ile ilgili kadastro tespitlerine göre kadastro tespitinin mükerrerlik teşkil eden davalıya ait 1385 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinden çok önce yapıldığını, bu nedenle usulüne uygun olarak daha önce yapılan davacılara ait taşınmaz kadastro tespitlerine itibar edilerek davalıya ait 1385 parseldeki mükerrer kısmının iptaline karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur. III....
orman kadastrosu ve 2/B uygulamasının tamamlandığını ve 28/06/1994 yılında ilan edilerek kesinleştiğini, kadastro çalışmaları sırasında ... köyü ile müşterek sınırı olan ..., ... ve ... köylerinde kenarlaşma yapılırken çalışma alanı sınırlarına uyulmadığından mükerrer kadastro yapıldığından yapılan mükerrer kadastronun hükümsüz sayılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu kaydında düzeltimi K A R A R Davacılar dava dilekçelerinde paydaşı oldukları Kıbrıs köyü 171 sayılı parselin tapulamasının 30.09.1953 tarihinde, Bayındır köyü 845 ve 846 sayılı parsellerin tapulamasının ise 19.03.1952 tarihinde yapıldığını, 171 sayılı parselin tapulamasının daha sonra yapılması nedeniyle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22.maddesi uyarınca çifte kadastronun söz konusu olduğunu kısmen bindirme yapıldığını, terkin işleminin yapılması gerektiğini, bu nedenle 171 sayılı parselin mükerrer tescilinin terkin edilmesine izin verebileceklerini, açıklamışlar ve Kıbrıs köyü 171 sayılı taşınmazın paylarına düşen kısmı üzerinde ayrı ayrı adlarına tapuya kayıt ve tesciline, mükerrer kayıt mevcut ise iptaline karar verilmesini istemişlerdir....
Dava, 3402 sayılı Kanun'un 22/1. maddesi kapsamında düzenlenen ve niteliği itibariyle mülkiyet ihtilafından kaynaklanan, mükerrer kadastro nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, taşınmazların sınırında herhangi kayma ve sınır değişikliği olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan çakıştırmada mükerrer olan kısımların tespit edildiği belirtilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22/1. maddesinde; evvelce tespit, tescil veya sınırlandırma suretiyle kadastro veya tapulaması yapılmış olan yerlerin yeniden kadastrosunun yapılamayacağı, bu gibi yerlerin ikinci defa kadastroya tâbi tutulması halinde ikinci kadastronun bütün sonuçlarıyla hükümsüz sayılacağı ve Türk Medeni Kanunu'nun 1026. maddesine göre işlem yapılacağı, süresinde dava açılmadığı takdirde ikinci defa yapılan kadastronun tapu sicil müdürlüğünce re'sen iptal edileceği belirtilmiştir....
Kanun'un 22/1. maddesi anlamında 2. kadastro olarak kabul edilemez. 2011 yılında yapılan orman kadastrosu, 1934 yılında yapılan arazi kadastrosuna karşı ikinci (mükerrer) kadastro olmadığından, iddialar ve savunma çerçevesinde tüm deliller toplanmalı, 6 ada 2 parsel ... taşınmazın; 106 ada 1 parsel ... taşınmazla mükerrer olan bölümleri belirlenmeli, orman tahdit haritası, çalışmaları tutanakları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı uygulanmak suretiyle yöntemine uygun şekilde orman araştırması yapılmalı, sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir....